Sevginar Sali

Silivri’nin sesi Ankara’ya ulaştı

Silivri'nin altını üstüne getiren bir Belediye Başkanı profilinden sonra, Ankara'da da çalmadık kapı bırakmayan özelliği ile gündemde Volkan Yılmaz… Boşnak Bahçe düzenlemesine gösterdiği yakın markajın ilk günlük heves olmadığı, her işe aynı konsantrasyonla yaklaştığına dair doneleri sunmaya devam ediyor.
Muhalefet “İlgiyle takip ediyoruz” diyor, bu sürecin iktidar hedeflerini kendilerinden nasıl uzaklaştırdığının farkındalar mı acaba?
Pazartesi günkü mecliste bir, yok ikinci yat limanı derken, ‘inanalım mı, inanmayalım mı'yı sorgularken, Başkan iki günde heybesinde sayamayacağım kadar hizmet ve yatırım girişimiyle aynı hafta içinde huzurda, zaman aşımına uğrayan konuların çözümü de cabası!
İnsan sevdiği işi yaparken yorulmaz sözü, Yılmaz'ın Silivri Belediye Başkanlığı sorumluluğuna yaklaşımını son derece net anlatıyor, belki o da ondan konuşmaya çok önem vermiyor…
9 yutkunup 10.sunda konuştuğunda zaten ortalık buz kesiyor : ) Boşuna demiyorlar ‘sabırlı insanları bu özellikleriyle sınamayın” diye…
Ankara temaslarının açıklanan kısmı bile Silivri için olağanüstü bir ilk! Dahası olduğunu bilmek, devamının geleceğini ümit etmeye, hele şu dönemde, çok ihtiyacımız var…
Yıllar yıllar sonra Silivri'nin sesi Ankara'ya ulaştı…
Emeğinize sağlık, gayretiniz daim olsun…

CHP KABUK MU DEĞİŞTİRİYOR?
Yıllardır CHP'nin toplantılarında hakim olan olgunluk gençlikle yer değiştirdi galiba… Partide düzenlenecek toplantılara bu kongre öncesinde her katıldığımda kapıda bizleri karşılayan gençlerin yaşı giderek düşüyor, inşallah bunun sebebi bizim ihtiyarlığımız değildir…
Mümün Koçoğlu'ndan sonra Berker Esen CHP İlçe Başkanlık iddiasını kamuoyuna ilan etti. Sıcak bir karşılama, zarif bir adaylık ilanı… CHP'de yıllardır eleştirdiğimiz sert bakışlı karşılamalar kongre sebebiyle kaybolmamıştır inşallah… Devamında da aynı yaklaşımı bekliyoruz.
‘Sevginar millet neyin derdinde senin olayın gülen yüz mü?' diyenleriniz olur… Bence önemli…
Suna Göçengil'in iki aday açıklamasında bulunduğu tercih mevcut yapının yaklaşımını ortaya koymaya başlı başına yetiyor da artıyor. Koçoğlu'nu sundu ve ayrıldı, Esen'in açıklamasının sonuna kadar yanında kaldı… Çok daha rahat ve sakindi… Yani görevini Koçoğlu'na bırakma durumunda hissedeceği gerginlikten Esen'in yanında eser yoktu…
Salonda Özcan Işıklar dışında onu andıran herkes ve her şey vardı : ) Sanki “Gittim ama bir süreliğine, geri geleceğim” diyordu bir yerlerden…
Siyasette ‘emanetçi'lik kavramına kim güvendiyse bugüne kadar bedelini büyük hayal kırıklıkları yaşayarak ödedi. Bundan sonra da durum pek değişmez…
Kaybetmek kazanmanın aksine insanı acayip hırslandırıyor… Aklın önüne geçen hırs ise insanı çoğu zaman çok zor durumlara sokuyor…
Şu ana kadar niyet beyan eden iki isme ‘Niye ilçe başkanlığına aday oldunuz?' babında yöneltilecek öyle ciddi bir itiraz yok da; destek aldıkları kesimler üzerinden, Silivri yerel seçim muhasebesi açısından kıyasıya bir kulis mücadelesi söz konusu.
İyi olan, hak eden kazansın!
CHP ve Silivri için hayırlısı olsun...

YORUM YAP