Ali Gülcü

Messi sahadaydı


Geçtiğimiz hafta içerisinde arkadaşlar, Bursaspor-Galatasaray maçına gitmeye heves etmişler, beni de çağırınca, işi gücü bahane edip, salladım…

Bursa'ya gitti zannettiğim arkadaşlardan birine rastladım maç günü, gitmeme nedenlerini sordum, "biletler çok pahalıydı" dedi, sinirli sinirli köşe, bucak anlatacaktı belki ama yetişmem gereken bir görüşme vardı, "sonra laflarız" deyip ayrıldım.

Akşam iş dönüşü evin salonuna, üçlü koltuğa attım kendimi, küfür müfür edersem duyulmasın diye de kapıyı kapattım…

En güzel maç izleme şekli!

Kendinden başkası ile kavga etme ihtimali yok!

Kafaya çakmak, taş, şişe gelme, gazi olma olasılığı yok!

E maçtan sonra neden oluyorsa artık, bir an önce kapağı eve atayım telaşı yok!

Yenilirsen, dünyanın yolunu geldim, 'şu halime bak' pişmanlığı yok…

Bursaspor iki tane atınca umudu kestim tabi!

Yönetime kızdım, Mancini'nin kulaklarını çınlattım, futbolcuları ruhsuzlukla suçladım, içimden; Fatih Terim olacaktı bu takımın başında diye geçirdim.

Günün yorgunluğu ile gözlerim kapanmış, laf aramızda böyle zamanlarda hala araba kullandığımı sanıyorum…

Maçın uzatma dakikalarında Sneijder'in golüne uyandım, aklımda Fernando'nun attığı 2. gol var! Pehlivan gibi adam, ne vole vurdu öyle, top bir tarafa bizim Muslera diğer tarafa…

Maçın devre arasında biletlerin kaç para olabileceği geldi aklıma, arkadaşlar öyle üç beş lira yüzünden kafalarına koyduklarını yapamayacak çocuklar değil!

Bilgisayarı açtım,siteyi buldum; misafir tribününde biletler kaç paradan satılıyor kısmında dondum kaldım!

800 kayme!

On kişi maça gitseler, yol parası, yemesi içmesi; adam başı bin lira!

Site yanlış yazmış bir sıfır fazla eklemiştir diye düşündüm; maraton; 50, kapalı; 100lira çünkü.

Başka bir siteye girdim, orada da 800 lira yazıyor!

Daha başka bir sitede de aynı rakam…

Dumur olmak ile afallamak arasında en gazeteci kimliğim ile! Nedeni araştırmaya başladım, Bursaspor Başkanının yaptığı açıklamaya tesadüf ettim; " bu sezon aldığımız cezalar nedeni ile hasılattan çok yoksun kaldık, bunu çıkarmak adına böyle bir fiyat tarifesi uyguladık, bunun altında başka bir şey aranmaması gerek,sadece Galatasaray taraftarlarına özel bir uygulama değil, Bursaspor taraftarlarına da aynı fiyat uygulanıyor. Bundan başka bir açıklama yapmak istemiyorum!"

İster istemez patlattım kahkahayı, bir fıkra geldi aklıma;

Karadeniz'de bir cami hocası vaaz veriyormuş;

"Ey cemaat camimizin tadilatı için 100 liraya şuraya, 200 lira buraya toplam 500 liraya ihtiyaç vardır, köyde herkes gurbette olduğundan toplansa toplansa ancak 300 lira toplanır…Ey cemaat 200 lira açık vardır!"

Ne yapacağız, ne edeceğiz diye konuşurlarken cemaatten biri seslenir;

"Hocam zarar ediyorsak, kapatalım camiyi!"

Türkiye'de ödenen asgari ücret 846 lira, maaşı çektin bankadan, kalktın İstanbul'dan maça gittin! Cepte 46 lira kalıyor, eve ya dönersin ya dönemezsin!

İkinci yarı başladı…Bizim takım Messi'yi transfer etmiş haberim yok!

Messi soldan geldi, sağ ayağının dışı ile Burak'a pası verdi, skor 4-2 oldu…

Messi'nin bir şutu da direkten dönmesin mi?

Çalımlar, top çalmalar, topuk pasları…

Transfer sezonu geçti, hangi ara aldılar getirdiler bu adamı diye düşünürken, televizyona yaklaştım, yaş ilerledi, gözler eskisi gibi görmüyor tabi!

Messi zannettiğim adam bizim Sabri değil miymiş!

Helal olsun…

Maçın hatırımda kalan önemli anlarını da yazayım;

Yekta'nın kafayı çakmakla yardılar…

Burak ikinci sarıdan kırmızı kart gördü…

Bursaspor tribünleri başkanı kibar bir dille istifaya davet etti!

Tarafsız bir köşe yazarı olarak altını çizerek, kırmızı kalemle söylüyorum; İlker Hoca dört dörtlük maç yönetti!

Melo yine dilini çıkardı.

Mancini'nin reçetesini, atılan çakmağı izleyicinin gözüne sokan yayıncı kuruluş, tribünlerde gösterecek bir tane Galatasaray taraftarı bulamadı.

Şimdi alt yazı geçiyor, zararı pahalı bilet satarak kapatmaya çalışan Bursaspor Başkanı, istifa etmiş!


YORUM YAP