Her ne yapıyorsan bil ki, karşılığında aslında sana verilen zamanını veriyorsun.
Zaman, Allah'ın kudretini yazdığı görünmez bir kitap gibidir.
Her gün o kitapta yeni bir sayfa açılır.
Her sayfa, yeni bir tecellinin habercisidir.
Yıl yıl, mevsim mevsim, gün gün değişen bu kâinat manzaraları, Rabbimizin o anlık sanatıdır.
Günler dakikalar, saatler, aylar , yıllar hepsi ayrı sahne…
Her biri Allah'ın “Kün” emrine bir şerittir.
Zaman, yalnızca akan bir ölçü değil;
mülk ile melekût arasındaki görünmez bir perdedir.
İnsanın tekâmül yolculuğu, bu perdede yürür.
Esmaların buluştuğu, renk değiştirerek tecelli ettiği kutsal bir sahnedir zaman.
Peki ya sen?
Sen bu sahnede neredesin?
Zamanını neyle dolduruyorsun?
Önceliklerin neler?
Allah'ı bilmek vaktin kalırsa mı,
yoksa önce vakti verene mi vakit ayırıyorsun?
Kalbinle, ruhunla, aklınla mı yürüyorsun bu zamanın içinde?
Yoksa savruluyor musun hayatın içinde?
Unutma; Zamanı verene zaman ayırmazsan eğer, zamanı geldiğinde zaman dilenirsin zamanın Sahibinden.
“Allah'ım, biraz daha mühlet ver, bizi geri gönder…” diyor Secde Süresinde.
Ve Allah buyuruyor ki: Dünya'da Beni unutanı, Ahiret'te Ben de unuturum.
Bil ki, en kıymetli zaman;
Rabbini tanımaya ayırdığın andır.
En bereketli vakit; O'nunla geçirdiğin zamandır.
O'nu unutarak geçen her an, seni kendinden uzaklaştırır.
Zamanın yükleri artar, huzurun azalır, kalbin savrulur.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) buyurduğu üzere;
“Kişi sevdiğiyle beraberdir.”
Peki sen en çok kimi seviyorsun?
Zamanını en çok kime ayırıyorsun?
Zamanın içinden kimle yürüyorsun?
Zamanını en çok kime harcıyorsan Rabbinde odur.
Belki bu satırlar, zamana yetişemeyen bir yanına dokundu.
Belki de içindeki o yorgun “yetişemiyorum” feryadını duyurdu.
İşte tam da orası, dönüşün başladığı yerdir.
Şimdi kalbine dön ve sessizce sor:
“Zamanımı gerçekten Sahibine mi adıyorum?”
Çünkü zaman, sana verilmiş çok kıymetli bir sermayedir, emanettir.
O emaneti sahibine geri ver.
Vakit varken, vakti verenle kal.
Bu satırlar sana ayrılan süre bitmeden uyanmak için yazıldı.
Zira zaman, Allah'tan gelen en büyük hediyedir.
Ve her hediye, değerinin bilinmesini ister.
Vaktimin değerini bilmeye,
onu doğru yerde kullanmaya niyet ediyorum.