Sevginar Sali

Kendi silahıyla vurulmak!

Sosyal medya yeni yeni ortaya çıkmaya başladığı dönemlerde hayal meyal anımsıyorum; özellikle AK Parti medyada haklarında yer alan eleştirilere üzerine teşkilatlarını çalışmalarını ve paylaşımlarını bu mecra üzerinden yapmaya güçlü bir biçimde teşvik ediyordu. Her türlü yasal, etik ve mesleki kuralla bağlı olarak icra edilen, kat kat tecrübe ve gelişim aşamalarını geçen basın ile yayın yerine bu araçla kamuoyuna kendini anlatmayı tercih etti, insanları bu kanala yönlendirdi.
Kontrolsüz gücün güç olmadığı gerçeği bir yana yasal bir zemin ve adalet bağlantısından yoksun süreç geldi kendisini güçlendireni, cüretlendireni vurdu!
‘Silahın namlusu' başkasını işaret ederken sıfır sıkıntı ama size dönünce kıyametleri koparmak hiç adil değil.
Adil olamazsanız haklı çıkmanız da güç...
Neyse herkes payına düşen bedeli ödediğine göre, rayından çıkan ‘canavarı' zapturapt altına almanın yollarına bakın bir zahmet!
Size bir şey söyleyeyim; bir gazete veya tv kuruluşunda o hareketlerin binde biri yayınlansa kuruluşun ocağına incir ormanı dikilir! Ve bunu herkes bilir bu sorumluluk ve titizlikle haber, yorum yapar. Diğerleri malum zaten!
Hadi geçmiş olsun herkese!

SİNEK ŞİKAYETİ
Muhtemelen, ‘salgın ile mücadele yoğunluğu içerisinde, yumurtlama döneminde ilaçlama işlemi gerektiği gibi yapılamadı' yanıtı gelecek yine ama vatandaştan çok yoğun iletilen sinek şikayetlerini biz de bir kez ifade etmiş olalım.
Geçen sene de seçim tekrarı nedeniyle benzer bir sorun oluşmuştu.
İBB yetkisindeki konuyla ilgili yapılabileceklerin sınırı zorlanmalı yine de hatırlatmış olalım.

ATEŞİN DEĞİL, BİLİM, KÜLTÜR VE SANATIN IŞIĞINDA AYDINLANALIM
Yıkmak, yakmak, yok etmek! Sivas'ta 27 yıl önce bir zerre aydınlanmamız için yananlar son, ruhları şad olsun! Biz artık ateşle değil bilim, kültür, sanat ve sporun ışığında aydınlanalım.

GÜNÜN SÖZÜ
Padişah, baş vezire sormuş:
“Eğitim mi önemli, karakter mi?”
Vezir hemen cevap vermiş:
“Karakter önemlidir sultanım”
Padişah, memleketin her yanına tellallar göndermiş:
“Duyduk duymadık demeyin... En iyi hayvan eğiticisine 100 altın ödül verilecek.”
Bir eğitici huzura çıkmış. Padişah sormuş:
“Bir kediye tepsiyle servis yapmayı ne kadar zamanda öğretirsin?”
“Altı ayda öğretirim padişahım”
Altı ay dolmuş. Eğitici huzura alınmış. Padişah sormuş:
“Öğrettin mi?”
“Öğrettim padişahım.”
Saray erkânı toplanmış. Hünerli kedi elinde tepsiyle servis yapmaya başlamış. Tam baş vezirin önüne geldiği zaman padişah sormuş:
“Ey vezir! Söyle bakalım, eğitim mi önemlidir, karakter mi?”
Vezir, padişahın sorusuna cevap vermeden önce, kaftanının altında hazır tuttuğu bir fareyi yere bırakmış.
Kedi, fareyi görünce tepsiyi attığı gibi farenin peşinden koşmaya başlamış. Altı aylık eğitim de boşa gitmiş.
Vezir, padişahın sorusuna cevap vermiş:
“Karakter önemlidir padişahım. Önünde bir fare gördüğünde her şeyi unutan bu kedi gibi, eline bir fırsat geçtiğinde çıkarının peşinde koşan, vatanını bile satan eğitimli fakat karakteri bozuk insanlardan da Rabbim ülkemizi korusun!”

YORUM YAP