Adil Sirkecioğlu

Yanlış Anlaşılma Bodrumdan Döner


Son yazımda “Bu nasıl ilçe başkanı” başlığı altında, CHP İlçe Başkanı Değirmenci’nin meclis salonundaki davranışını değerlendirmiştim. Çoğu siyasinin gazetelere göz atma gereği duymadığı saatlerde işyerimin Değirmenci tarafından aranarak, dönmem için telefon numarası bırakıldığı bilgisi ulaştı. Çabukluğa hayran olsam da, tedirgin oldum. Satırlarımı şimşek hızıyla aklımdan geçirdiğimde; davranışının meclise ve başkana saygısızlık olduğunu ileri sürdüğüm biriyle ne konuşabilirdim?
Telefonda kapışacak bile olsak malzeme çıkar, ben de Değirmenci üzerinden CHP’yi eleştiririm rahatlığını yakaladığımda bırakılan numarayı aradım. İyi günler dilekleriyle birlikte, Bodrum’da olduğunu gazeteyi okuyamadığını, arkadaşları vasıtasıyla haberdar olduğu yanlış anlaşılmanın düzeltilmesi gayreti ve sakinliğine şaşırdım doğrusu. Sonradan da kendi şaşkınlığıma şaşırdım. Benim tanıdığım Değirmenci hep buydu. Buna rağmen hakkındaki farklı düşüncelerimden dolayı mahcubiyet duydum. Gazetemin köşe yazarlarından fazlaca etkilendiğimi kabul etmek zorundayım!  
Meclisteki konuşmalarla birlikte, katılanların hareket ve davranışlarını da çok dikkatli takip ettiğim kanaatindeyim. Yaşlandığımı kabul etmeyeceksem, daha iyi bir yer seçmem gerekiyor. Tepki olarak gördüğüm kalkış tarzı, ildeki bir toplantıya yetişmek için yazılı notun başkana ulaşması sonucunda sağlanan göz temasıyla gerçekleşen izin neticesinde olmuş. Çakır engellenemez hareketlerinden birini daha sergilemiş. Kızılayla ilgili konuda hiçbir farklı yaklaşım ve düşüncenin olmadığını Değirmenci’nin ağzından naklederek hatamı telafi edip, mahcubiyetimi biraz azaltmış olayım.
Bu görüşme neticesinde bir kere daha anladım. Değirmenci milletvekilliğini fazlasıyla hak ediyor. CHP’liler bırakın Silivri’yi, üçüncü bölgede Değirmenci’den daha faydalı olabilecek ikinci bir isim söyleyebilir misiniz? Silivri’ye zarar verebileceğini düşünen olamaz. Genel seçimlere kadar olan süreçte hakkındaki ön yargıları kırması gerekiyor. Milletvekilliği Değirmenci’ye hak ettiği değeri vereceği gibi, Silivri’yi ve Silivri siyasetini de çok rahatlatacak.   
Engebeli olmaktan çıkıp, kısmen düzenlenmiş yolda en büyük rakibi kendisi. Silivri’de başka bir siyasi düşünemiyorum ki; bu kadar sevildiği halde, bir onun kadar karşıtı olsun. Siyasi geçmişindeki hatalar böyle bir tabloyu ortaya çıkarmış. Bunu görüp, telafi edecek her türlü özelliğe sahip olduğuna inanıyorum. İşe Baykal’a kızıp, parti değiştirdiğinde kendisiyle birlikte hareket etmeyenlerden intikam alınacak duygusunu silmek ve tersyüz etmekle başlamalı. Ben ihtimal vermesem de intikamcı vekil saplantısı tüm olumlu puanları bir kalemde silip atıyor. Teferruata girmek istemiyordum, girdim. Özetle şahsıma gösterilen nezakete, bilgilendirme şekline teşekkür ediyor, önümüzdeki süreçte yolun açık olsun diyorum.  

YAŞ’IN ÖĞRETTİKLERİ
Her yılın Ağustos ayının ilk haftasında yapılan YAŞ toplantılarından birini daha gerçekleştirdik. Daha öncekiler 3–4 günde tamamlanırken, bu seneki toplantılarla neticelenemedi. Toplantılardan sonra sonuç alındı. Her yıl komuta kademesinin görev değişikliği ve disiplinsiz askerlerin ihracı, cezalandırılması olarak gördüğümüz YAŞ, bu yıl tüm gerçekliğiyle ortaya çıktı. Öğretici, bilgilendirici ve düşündürücü oldu.
Şimdiye kadar askerler teklif eder, siviller kabul eder; etmezse sadece muhalefet şerhi koyabilir gibi algılanan YAŞ toplantıları meğer hiçte öyle değilmiş. Yasal olarak sivillerin kabulü, Başkomutanın onayı gerekiyormuş. Askerlerin muhalefet şerhi koyma hak ve yetkileri bile yokmuş.
Siyaseti şekillendirme, Cumhurbaşkanını seçme hatta kendilerini Cumhurbaşkanı adayı yapma yasaların arkasından dolanma durumuymuş. Bu konularla mesai harcayan askerin, aslı görevini tam olarak yerine getirip getiremediğinin görüşüldüğü yer YAŞ mış.
Milletimizin gözbebeği, peygamber ocağı övgüleriyle sarıp sarmaladığımız; TSK mizin içinden şımaranların, niyeti bozukların çıkabileceği gerçeğini göz ardı etmememiz gerektiğini de anladık. Bugün iktidarı ve muhalefeti ortak şekilde 27 Nisan muhtırasına karşı tavır alabiliyorsa, aynı muhtırayı Genelkurmay sitesinde tutanların tekliflerinin dikkate alınmamasını da normal karşılamaları gerekir. Sırf bu muhtıra nedeniyle son iki Genelkurmay Başkanının yargılanmaları gerekmez mi?  
Sivil yargının yavaş işlediğinden sızlanırken, askeri yargının hiç işlemediğini gördük. Kendi içindeki çürük elmalara sivilden önce askeri yargının gereken cezayı vermesi gerekmez mi? Tutuklayacak olanın bir üst rütbe olması teamül değil, garabettir. Suçlananın orduevlerinde saklanması saçmalığına neden olur. Gözden geçirilmesi gerekir.
Hür iradeyle seçilmiş Cumhurbaşkanına aynı zamanda Başkomutana, sırf eşinin giyim tarzı nedeniyle gösterilen saygısızlık askeri kurallara da, devlet terbiyesine de uymaz. Asker seçilmişlerin itibarını korursa, itibar görecektir. Aksi halde TSK’nın itibarını zedeleyen komutanlar olarak tarihte ki yerlerini alacaklardır.  
Bu yılki YAŞ toplantıları; kurunun yanında yaşında yandığı toplantılar oldu. 2011 yılı YAŞ’ına kadar pürüzler ve tereddütler giderildiğinde daha anlamlı ve yararlı olacak. Yukarıdaki düzen ve istikrar, tabanda barışı ve mutluluğu getirecek. Üstteki tepişme, alttakilerin ezilmesine neden oluyor. Hiç kimsenin ezilmeyeceği hakça ve halkça bir düzen için yol açıldı diye düşünüyorum. Beni benim seçtiklerim yönetecek, sırtındaki üniformadan güç alanlar değil. Onlar aslı görevleri, vatan savunmasına marş marş. Bütün sıkıntılara, krizlere rağmen; darbe yapılacak, muhtıra verilecek gibi bir his var mı içinizde? Kavgalara karşın temiz hava, demokrasi havasını teneffüs edebilmek çok güzel bir duyguymuş. Ciğerlerinize bol bol çekin. Bu günlere kolay gelmedik. Kıymetini bilelim.  
Muhtırasız, darbesiz kalın; demokrasisiz, vekilsiz kalmayın.     

YORUM YAP