SOSYOLOG - Aleyna Çalış

Suçluluk duygusu ile başa çıkmak

  Suçluluk duygusu; çocukluktan başlayarak, sosyal gelişimimiz esnasında öğrendiğimiz, duygusal bir uyarı sistemidir. Amacı, yanlış bir şey yaptığımızda bize bildirmek, davranışlarımızın sonuçları hakkında fikir edinmemize yardımcı olmak ve bu sonuçların kendimizi veya başkalarını nasıl etkilediğini bize göstermektir. Başka bir deyişle suçluluk, aynı hatayı ikinci kez yapmamamız için davranışlarımızı yeniden gözden geçirmemizi sağlayan sağlıklı bir duygudur. Öte yandan, suçluluk duygusu bazı hallerde yararsız ve sağlıksızdır.

Sağlıksız Suçluluk Nedir?

   Sağlıksız suçluluk; bir eylem, olay, düşünce ile arkasından hissedilen suçluluk duygusunun, birbirine orantısız/bağlantısız olduğu hallerde şiddetli sıkıntıya neden olan pişmanlık duygusudur. Sağlıksız suçluluk, uykusuzluk, kas gerginliği, mide veya baş ağrısı gibi bazı fiziksel semptomlara sebep olabilirken, kendimizden şüphe etmemize, öz güvenimizin azalmasına veya utanç duygusuna da neden olabilir.

Suçluluk İle Baş Etmenin Yolları:

   Sağlıklı suçluluk duygusu, pozitife doğru değişim için bir motive edicidir. Suçluluk hissi ve getirdiği rahatsızlık, değişim ihtiyacının bir barometresi olarak, hayatlarımızda farklı bir yöne hareket etmemize yardımcı olur. Öte yandan, suçluluk duygusuyla baş etmek her zaman o kadar kolay olmayabilir. Bunun için aşağıdaki adımları uygulamanız önerilebilir:

  1. Suçluluk duygunuzu tanıyın ve amacını fark edin:

   Suçluluk duygusu, davranışlarımız başkalarına veya kendimize zarar verdiğinde, büyümemize ve olgunlaşmamıza yardımcı olmak için çalışır. Başka birine rahatsız edici bir şey söylediğimizde veya ailemizle yeterince zaman geçirmeyip sadece kariyerimize odaklandığımızda duyduğumuz suçluluk, aslında bir uyarı işaretidir. Suçluluk duygusunun asıl amacı; davranışsal pusulamızı yönlendirmeye yardımcı olmaktır. Suçluluk duygumuzu fark edip kendimize tanımladıktan sonra, davranışımızı değiştirmeyi ya da davranışa devam etmeyi seçebiliriz. Suçluluk duygumuzu görmezden gelmeyi seçip davranışa devam etsek bile, riski kendimiz göze alıp davranışı kendi sorumluluğumuzda devam ediyor oluruz. Yani, her iki durumda da, suçluluk duygusu amacına hizmet etmiş, kişiye ihtiyacı olan ikazı çekmiştir. Buradaki esas problem, eyleminizin aslında suçluluk ya da değişim gerektiren bir eylem olmadığı zaman ortaya çıkar. Örneğin; birçok anne, çocuklarının gelişiminde bir hasara neden olabileceğini düşünerek, iş hayatına geri dönme konusunda kendisini kötü hisseder. Aslında bu düşünce çoğu zaman doğru değildir. Çoğu çocuk, her iki ebeveyni de çalışırken normal ve sağlıklı bir gelişim göstermektedir. Bu örnekte olduğu gibi, kendinizi suçlu hissettirecek bir durumun gerçekte olmadığı hallerde hissedilen suçluluk, sağlıksızdır. Çünkü rasyonel bir amaca hizmet etmez.

2. Yeniden düzenleyin veya değişiklik yapın:

   Suçluluk duygunuzu tanımlayıp mantıklı bir amacı olduğuna karar verirseniz, sorunlu davranışı düzeltmek için harekete geçin. Bunun için davranışınızı değerlendirip yeniden düzenleyebilir ya da tamamen değiştirmeyi seçebilirisiniz.

3. Yanlış bir şey yaptığınızı kabul edin ve hayatınıza devam edin:

   Yanlış veya incitici bir şey yapmış olsak da, yaptığımızı geri alamayacağımızı ve geçmişi değiştiremeyeceğinizi kabul etmek zorundayız. Öte yandan, doğru zamanda, özür dileyerek ve/veya davranışımızı düzelterek bu durumu telafi edebiliriz.

4. Deneyimlerinizden öğrenin:

   Suçluluğun amacı, sadece kendinizi kötü hissettirmek değildir. Suçluluk duygusu, deneyimden bir şeyler öğrenebilmemiz için dikkatimizi çekmeye çalışır. Çünkü hatalarımızdan öğrendiklerimiz sayesinde, gelecekte aynı hatayı tekrar yapma ihtimalimiz daha düşük olacaktır.

5. Kimse mükemmel değildir:

   Hayatımızın herhangi bir yerinde mükemmellik için çabalamak, aslında başarısızlığa bir davetiyedir. Çünkü hepimiz hatalar yaparız ve birçoğumuz bu hatalar yüzünden suçluluk duyarız. ‘Bilmeliydim', ‘farklı davranmalıydım' ya da ‘ideal bir insan olmalıydım' diye düşünerek, günler, haftalar veya aylarca kendinizi suçlayıp özgüveninizi perişan etmeyin. Önemli olan hatanın kendisini fark etmek ve insan olduğumuzu kabul etmektir.

 

 

 

 

YORUM YAP