Her insanın doğruları hatta ahlak ve etik değerleri, buna ilişkin ölçüleri kendi koşullarında değerlendirilmeli muhakkak… Sadece kendi açımızdan ve şartlarını göz önünde bulunarak bakınca karşımızdakini anlama şansımız çok zayıf. Onun yerine kendimizi koyarak düşündüğümüzde bir adım öncesinde yadırgadığımız davranış veya söylemler hakkında ‘acabalar' aklımızda uçuşmaya başlar…
İnsanların kızgınlık anları çok tehlikelidir… Kimisi der ki; ‘Kişinin gerçek yüzü ortaya çıkar'… Canı yanan, can yakmaktan başka ne düşünsün ki? Siz ne düşünürsünüz? Yanlış olduğunu, birkaç dakika sonra pişmanlıkla kıvranacağınızı bile bile, ateş edercesine ağzınızdan kötü sözler karşınızdakini hedef almaz mı? Hatta o an için bu duygudan haz bile alırız! Yedi kat yabancı da olsa karşınızdaki, canınız ciğerinizde kızgınlık ateşi eriştiği her yeri tutuşturur, yakar, kül eder…
Kim derse ki “Ben yapmam, bende olmaz” aferin… Ben hala yapıyorum… Yapanları da, anlıyorum işin garip tarafı…
Ne söyletiyor şimdi bunları bana?
Yaşadığımız her şey aslında… Çünkü çevremizdeki tüm olayların merkezinde insanlar var… Onların istekleri, zafiyetleri, doğruları ve yanlışlarının çatışmasından doğan vukuatlar yaşamımızı inşaat malzemeleri…
En günahsızın ilk taşı atmasını beklemeden, eteğimizdekileri öyle bir ortalığa saçıyoruz ki! Sonra da toparla ya da temizle ortalığı yapabilirsen…
Bir yerde okumuştum; iyilik yapmak istediğinizde bunun için sevginin yeterli olduğunu savunuyordu yazar… İhtiyacımız olandan daha fazla gücü ise ancak kötülük yapmak isteyenlerin elde etmek için çabaladığını gerekçe göstererek!
Yapmak isteyip de yapamadığım şeyleri düşünüyorum da şu an; hiç aklımda öyle ciddi, kallavi biçimde bir şeyin yer etmediğine kanaat getirmekten mutlu ve acayip huzurluyum…
Almak isteyip de alamadığım ne var? O konuda da parlak bir fikir gelmiyor aklıma… Ya alabileceklerimi istedim ya da beni mutsuz etmesin diye sahip olamadıklarımı unutmayı tercih ettim : )
İnsan ister; hatta önünü ardını bilmeden, çoğu zaman düşünmeden ister! Ama Allah herkese hak ettiğini, hayat sınavında kâğıdı kalemi eline verir… Yaşamın eşsiz bir dengesi var…

*Tüm eğitimcilerimizin Öğretmenler Gününü kutluyorum; iyilik ve güzellikler içinde bir yaşam ve çalışma ortamı diliyorum… İlk, orta ve lisede, hatta üniversitede de değil de Türkçe Öğretme Merkezinde Tülin diye bir öğretmenim vardı; bu özel günde hep onu hatırlarım, kulakları çınlasın…
*İhsan Tevfik Hocam, Yunus Nadi Şiir Ödülün kutlu olsun, canı gönülden tebrik ediyorum…
*Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar, bir kez daha CHP İlçe Kongresinde Suna Göçengil'i destekleyeceğini kamuoyuna deklare etti. Adaylık düşünenleri kararından caydırmak için kibarca elinden geleni yapıyor : )
Herkese iyi hafta sonları diliyorum...

YORUM YAP