Sevginar Sali

Tam bir festival...



Bu yaz köşe yazılarım biraz festival güncesi gibi oldu… Ama Değirmenköy farkını hissettirdi… Bravo size yıktınız geçirdiniz ortalığı…
Tarım ve domates mevzusuna ilişkin uzman görüşlerini ilgili haberlerden okuyacaksınız. Lezzet beklentisi ile ihtiyaçlarımızın karşılanması için nitelikli üretim şart kuşkusuz. Bendeniz İrem Derici kısmına odaklandım ve bölge halkının etkinliğe katılımı.
Konser alanında bulunduğum süre içinde Değirmenköylülerin eğlenmeyi bildiğini kesin gözlemlediğimi söyleyebilirim. Güzel müziğin ve ortamın etkisi var kuşkusuz da kafalar da iyi olunca durmasın, dönsün dünya : ))
Öyle bir işledi ki içimize festivaller bunları sürdürmeyenin Silivri’de seçim kazanmasına imkan yok. Hiç kimse boşuna eleştirmesin. Işıklar’ın yaptığı en mantıklı şey eğlence dozunu arttırdı ama öyle balon gibi değil… Altını çok anlamlı, nitelikli bir şekilde doldurdu tarım ve doğal özelliklerimizin önemi ve de tanıtımıyla. Çok basit ama değerli ve kapsamı geniş bir etki alanı.
Değirmenköy festivalinde baş köşede Doruk Bulut’un olması beklenirken, yoktu… Işıklar ile aralarındaki sürtüşme henüz tatlıya bağlanmamış. Bir komşu ülke ziyareti olayı bitirirdi fırsat olmadı demek ki… Başkan bey’in yaptığı bir haftalık izin dönüşünde burnundan gelmiştir; başını kaşıyacak vakti olmadığını yüzüne bakan şıp diye anlar. Silivri işte, bir hafta için veriyoruz sonra canını iki günde çıkartacak program ve ziyaret maratonu. Silivri’de yaşamak çok güzel, bildiğiniz gibi değil yani. Silivri diyorum da Işıklar’ın kendine eziyet ettirme huyu tabi tüm bunların sebebi.
Esas meselemize dönecek olursa Bulut ile biricik başkanı arasındaki soğukluğu Zafer Bıyıklı ve Devrim Uzun ile telafi çabası dikkat çekti. Bıyıklı’nın başını biraz döndürmüş olsa da bu yoğunluk kazasız belasız atlatıldı.
Bir de tabi Gürcan Albayrak vardı. Özel bölüme girdikten sonra protokolü ayakta süzmesi işe yaradı sandalye geldi ama Işıklar’ın yöresine en uzaktan ve karşıdan (ne kaybettiğini ve kaybettiremediğini görmesi için muhtemelen) bakacağı noktaya kondu. Eee seçimin son mitinginde davul çaldırtarak protesto eyleminin faturası da acısı da öyle kolay kolay geçmez…
Değirmenköy’de gençler ve çocuklar doyasıya eğlendi…Yaşları daha fazla olanlar da onların coşkusunu seyre dalmakla mutlu oldu. Anlayacağınız kimi oynayarak, kimi içerek ama doyasıya etkinliğin tadını çıkardı Değirmenköylüler. Belli bir yaştan sonra içmeden oynamak da eğlenmek de zor kimileri için. (Kendimi düşünerek söylüyorum şimdi bundan da kimse alınmasın! Aman ya da alınsın : )) İçmeyen ve oynamayanlar Cumartesi akşamı Değirmenköy’de yazın bittiğine kanaat getirmişlerdir üşüyerek…
Ve İrem Derici… Değirmenköy farklı da bu hatun hepimizden değişik… Silivri diye diye, dedirte dedirte bir hal oldu. Yalın ayak, dizlerinin üzerine çöküp yerleri döverek bir şarkı söylemesi vardı Allah! Ses düzeni kötüydü ne oldu bilmiyorum ama o dağları deviren kadın sesini müzik gürültüsünden duyamadık neredeyse…
Bütün deli kadınlar gibi İrem Derici de Tarkan aşığı çıktı : )))
Sanıyorum gecenin en şanslısı da Ömer Çetin oldu, Derici’nin iltifatlarına mahzar olarak. Silivri İrem’e, İrem Çetin’e hayran : )))
Domates Festivali çok güzeldi, İrem de öyle çok üşümüş olmama rağmen : ))) Yaz bitiyor tedbirinizi alın…
Haaa bir de bu arada en güzel kızı üçüncü seçen Domates Festivali jürisine teessüfler… Ve tebrikler Handan Hazer şıp diye anladı birinci seçilecek kızı, olması gerektiğinden değil, toplumumuzu tanıyor. Seçim skorlarına ilişkin tahminleri bundan sonra nereden alacağımız anlaşıldı : )
Bana geçmiş olsun! İrem Derici sayesinde kemiklerimi ele geçiren soğuk hava canımı okuyor şu anda… İyi haftalar Silivri, soğukta kalsanız bile kalbinizin sıcaklığı yüzünüzdeki tebessümü hep canlı tutsun : )

GÜNÜN SÖZÜ
"Hayat kısa…
Kuralları yık, Kolay affet,
Yavaşça öp, Kalpten sev ve; yüzünü güldürmeyi başaran hiç bir şeye sırtını dönme." Hz. Mevlana


YORUM YAP