Ali Gülcü

Nasılsın veya...


Nezleyim, gözlerim kan çanağı gibi, cumartesi pazarı neredeyse yatarak geçirdim.
Şimdi aynaya bakıyordum da, kâğıt havlu ile sıkıp silmekten burnumun kenarları soyulmuş, dudaklarım da çatlak...
Sabah, güneş gözlükleri ile indim arabadan, gökyüzü gri, hava kapalı idi arkadaşlar, kahvehanenin sundurmasında sohbet ediyorlar…
Çaylar demli…
Takıldılar gözlüklere…
Hastayım falan dedim ama yok.
Çıkardım, bu defa "git yat” diye öğüt verdiler, berbat görünüyormuşum!
Pineklemekten sıkıldım oysa akşamdan beri iyiyim…
Sahi siz nasılsınız?

" İyiyiz” demek alışkanlık olmuş, arada hınzır cevaplar verenler de oluyor; " iç güveysinden hallice”, Seksenler dizisinin Trakyalı müdavimleri; " aynı beyaaa”, işlerden dolayı başını kaşıyamayanlar veya öyle görünmek isteyenler; " bildiğin gibi koşturuyoruz”, " mücadeleye devam”, " iyi olmaya çalışıyorum”
İyi olmaya çalışanlara takılıyorum!

Adam iyi değil, çok sorun var, sorumlulukları fazla, nefes bile alamıyor lakin hayata tutunmuş, iyi olmaya çalışıyor işte…(!) Kiraydı, kredi kartıydı, doğal gaz faturasıydı, çocukların okul masrafıydı…
Olduğu kadar.
Becerebildiği, elinden geldiği kadar…
Formaliteden, adet yerini bulsun diye, cümleye girmek için söylenen, sual olduğu unutulmuş, yanıtı cevap olmayan bir söz;
"Nasılsın?”
Aslında " nasılsın” diye soran da azaldı…
" Ne haber ağabey?”
" Keyfin nasıl usta?”
" Hayırdır?”

" Nabıyon beya?” Seksenleri izleyen Trakyalı…
" Tamamsın kendin?” Kıbrıs’ta baba parsı ile okumuş Trakyalı.
"Okey miyiz?” Şirketin bir dönem Amerika’ya gönderdiği Trakyalı...
"Wie geht’s?” Almanya’dan Noel iznine gelmiş Trakyalı.
"Kak pajivayete” Gezi amaçlı Soçi’ye gitmiş, paranın sağladığı yakın temaslar sayesinde plaj Rusçası ve duj almayı öğrenmiş Trakyalı…

Düşünsenize nasıl olduğunu sorduğunuz birinin; " ah be kardeşiiim sorma başıma neler geldi, oturalım şu çay bahçesine de anlatayım” dediğini!

Kimse kimsenin "nasıl” olduğu ile ilgilenmiyor ya…
Neyse…
Komşular alış verişte görsün…
Eeee, daha daha nasılsınız?



YORUM YAP