Sevginar Sali

Makama güç verenler, makamdan güç alanlar!

Seçim mevzularını çok severiz… Adaylık konularının ise onlardan ne ayrı ne daha aşağı kalır yanı var. Bence biraz olmalı ama fazlaca etkisinde önemli bir dava birlikteliğine imza atan Nuray Koçer ve Ercan Çalışkan arasında esen sıcak rüzgârlar yerini daha soğuk bir havaya tek etmek zorunda kaldı seçim ve adaylık iddiaları ekseninde örneğin. Ercan Çalışkan'ın Esnaf Odası Başkanlığına Aday olmayı düşünmediğini biliyorum. Ona bunu düşündüren gelişmelerin etrafından eksik olmadığını tahmin etmek de zor değil.
Çalışkan, şöyle bir açıklamada bulundu: “Bazı sosyal medyada yer alan Esnaf Odasına Başkan Adayı olacağım ya da bir oluşumun içinde yer alacağımla ilgili haberler asılsız ve gerçek dışıdır. Aynı sofrayı paylaştığım, arkadaşlık ve dostluk yaptığım bir arkadaşıma karşı aday olmayı asla ve asla düşünmediğim gibi herhangi bir oluşumun içinde de yer almayı düşünmediğimi esnaflarımıza ve kamuoyuna saygılarımla bildiririm.”
Ercan Çalışkan odanın bir üyesi olarak Başkanlığına aday olabilir mi?
Küçük Sanayi Sitesi Kooperatif Başkanlığı konusunda beklentilerin üstünde bir performans sergiledi mi?
İş ile aşk gibi hizmet ile arkadaşlık da birbirine karıştırmamalı mı?
Üstte sıraladığım üç soruya cevabınız evet ise…
Ercan Çalışkan esnaf odasına aday olabilir pek ala… Birincisi durumu risk almaya değer. İkincisi Ercan Çalışkan, Nuray Koçer kadar o görevi yapabileceği için...
Ama bence Çalışkan, Esnaf Odasına aday olmamalı, olmayacak da… Mantıklıdan ziyade, duygusal sebeplerle bunu söylüyorum ve onun konuya benden daha duygusal yaklaştığını biliyorum. Herkes hayatı ile ilgili kararları kendi verir… Ben ve diğer dışarıdan konuşanların ifade ettikleri yorum hakkı.
Bazı insanlar vardır görevleri onların toplumdaki yer ve itibarını bir veya daha çok tık yukarı taşır. Ve bazı insanlar vardır onlar geldikleri görevlere toplum nazarında itibar kazandırma özelliğine sahiptir. Ercan Çalışkan, Sanayi Sitesi Kooperatif Başkanı da kalsa Esnaf Odası Başkanı da olsa insanların kendisine yönelik bakış açısında ancak milimetrik değişiklikler olur. Toplumsal sorumluluk ve hizmet açısından oda başkanlığı daha geniş imkan sunar, yönetene de yönetilecek olanlara da, kabul. Ama o başkaca talipliler ve koşulları Çalışkan'a nazaran daha iyi olan isimler varken kendisini ateşe atmasını çok anlamlı ve gerekli bulmuyorum açıkçası.
Saydığımız artı ve eksilerin tümünden daha önemlisi Küçük Sanayi Sitesi İşletme Kooperatifi üyelerine Çalışkan'ın verdiği sözler ve sorumluluk bilinci nedeniyle bulunduğu görevde kalacağı kanısındayım.
1.5 yıl sonra yapılacağı söylenen Esnaf ve Sanatkârlar Odası Başkanlığı seçimleri ile ilgili en emin olduğum konu; Nuray Koçer'in karşısına ne kadar fazla aday çıkarsa koltuğunu koruma ihtimali o denli artar. Bunun farkında olarak strateji yürüten ve iyi bir ekip kuran kazanır, aksi takdirde kazandırır!
Esnaflar tartışmıyor medyanın konuştuğu kadar kendilerini yönetecek oda başkanlığı seçim sürecini bu da diğer enteresan bir bulgu mevzuya ilişkin.
Yeni bir ticari ortaklığa imza attıkları için birbirlerinden ayrı ayrı değerlendirilemeyecek gibi görünüyorlar. Ercan Çalışkan zamanı gelince “Meclis üyeliğine aday oluyorum” dese şansını denemek hakkıdır diye itiraz edemem. Burhan Soyaslan, Esnaf ve Sanatkarlar Odasına aday olmayı düşünüyorum dese “Olma” demek için şu andaki vaziyette önemli engel göremiyorum… Birilerinin aldığı kararlar hoşunuza gitmezse veya işinize gelmezse empati yapın… Onların doğal haklarını kullanması sizin kararlarınızı ve hedeflerinizi etkiliyorsa boşluklarınızı tespit edip, doldurun… Yoksa sizin yerinizdeki boşluğu doldururlar…
Hayatta kendimize belirlediğimiz hedeflere erişmek veya erişmemek tamamen bize bağlıdır. Kendi eksiklik ve yetersizliklerinizin sebebini başkalarında aramayın, onlara fatura etmeye kalkmayın, sorumluluklarınızdan kaçmayın. Yanlış yaparsınız...

YORUM YAP