XXXXX

Chp Silivrinin Roman Açılımı


Ülke gündeminde kısa bir süre öncesine kadar AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’ın Roman açılımı vardı. CHP Silivri, Hıdrellez’de Roman Mahallesi’nde gerçekleşen özel bir program hazırladı. CHP’liler evsahiplerinin yaşam tarzlarından alıntılarla, bu alana hitap ederek, düzenlenen etkinlikte ortaklık duygusunu azamiye çıkarttı.
Yapılan Silivri siyaset tahinde görülmemiş bir çalışmaydı orası gerçek. Roman vatandaşlar için bugüne kadar en fazla, sevdikleri sanatçıyı getirdi siyasetçi veya yerel yöneticiler. Ama bu onlarla empati duygusunu geliştirmek, yaşadıklarına ortaklık olma durumundan uzak kaldı. Toplum olarak ötekileştirme eğilimi taşıdığımız Romanları, olduğu gibi kabul etmek, hatta onlar gibi olabildiğimizi, hissettiğimizi göstermek ayrı bir şey. Herkesin de yapamadığı, hatta yapmaya kalkışmadığı çalışma.
CHP İlçe Örgütü hem kendi adına, hem de Belediye Başkanını Silivri’nin Roman Mahallesi kesimiyle kaynaştırma konusunda güzel, renkli ve coşkulu bir adım attı. Alıştığımız siyasi etkinliklerden son derece farklı bir çerçevede seçmen ile seçilen aynı kareye girdi. Halk ile yönetim, siyasi irade arasında samimi bir kıvılcım yakıldı.

Ayrıca CHP’liler epey sıkı bir şekilde kurtlarını dökmüş. İhtiyaçları da varmış hani, umarım siyasetin stresinden de böylece biraz da olsa arınmış olarak çalışmalarına devam ederler.

CHP’de hareketlilik hafta sonu da sürüyor. Cumartesi günü Anneler Günü’ne özel gerçekleştirilecek program kapsamında Kadın Kolları, huzurevleri, şehit aileleri ve mahallelerde bulunan en yaşlı anneleri ziyaret etme hazırlığında. Ayrıca Pazar günü Hıdrellez Pikniği, Büyükçavuşlu piknik alanında saat 11.00’da Silivri’den hareket sağlanarak düzenlenecek. Bilgi ve ayrıntılar için 727 21 20 nolu telefonu arayabilirsiniz.

Konu CHP’den açılmışken; örgüt etkinliklerine ısrarla katılmayan bazı meclis üyeleri ile ilgili sıkıntı giderek büyüyor aldığım duyumlara göre. Konu Selami Değirmenci’nin kabullenilmemesi mi, CHP örgütü ile bağ kurulamaması mı yoksa her ikisi mi? Sebep her hangisi olursa olsun, meclis üyeliğini ayda iki kez meclis sıralarında oturmak sanan, örgütsel bağlantıyı göz ardı edenlerin durumu ciddi bir soruna işaret olarak kendini hissettiriyor.

Bu arada; hafta başından bu yana neredeyse CHP manşetiyle çıkıyoruz. AKP’de yeni yönetim değişikliğinin ardından yaşanan hareketlik yerini her geçen gün daha da derin bir sessizliğe bırakıyor. Karakaş’ın ilçe başkanlığı ile başlayan süreçte parti dışa dönük açılıma başlarken, ani bir içe kapanıklık yaşandı. AKP’de iç muhasebe yeni yönetimi ya çok yordu, ya da dışa dönemeyecek kadar ciddi sorunlar var gündemde.

FENER MERASI’NA
ALTIN BAYRAK
Silivri’de tarımsal üretimi destekleyen çalışmaların yanı sıra, doğal zenginliklerinin korunmasına yönelik çalışmalar gündemde yer aldıkça geleceğe dair umudumuz tazeleniyor. İstanbul Tarım İl Müdürlüğü ile Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsü tarafından hazırlanan Fener Köyü Mera Islah ve Amenajman Projesi, 2004 yılında onaylanarak uygulamaya kondu. Fener’de 9 parçadan oluşan 1908 dekar mera alanı, 104 çiftçi ailesi ve 483 büyük baş hayvan varlığı mevcut. Mera Gelir ve İl Özel İdaresi’nden ayrılan 150 Bin TL ödenekle söz konusu proje hayata geçti. Uzun lafın kısası Fener meralarını kurtardı. Islah sürecin uzunluğuna bakılırsa doğal zenginliklerimizi koruma konusunda ne kadar özenli olmamız gerektiği daha iyi anlaşılıyor.

YOLUMUZDAKİ ENGELLER
Eski zamanlarda bir kral, saraya gelen yolun üzerine kocaman bir kaya koydurmuş, kendisi de pencereye oturmuştu. Bakalım neler olacaktı?
Ülkenin en zengin tüccarları, en güçlü kervancıları, saray görevlileri birer birer geldiler, sabahtan öğlene kadar. Hepsi kayanın etrafından dolaşıp saraya girdiler. Pek çoğu kralı yüksek sesle eleştirdi. Halkından bu kadar vergi alıyor, ama yolları temiz tutamıyordu.
Sonunda bir koylu çıkageldi. Saraya meyve ve sebze getiriyordu. Sırtındaki küfeyi yere indirdi, iki eli ile kayaya sarıldı ve ıkına sıkına itmeye başladı. Sonunda kan ter içinde kaldı ama kayayı da yolun kenarına çekti. Tam küfesini yeniden sırtına almak üzereydi ki, kayanın eski yerinde bir kesenin durduğunu gördü. Açtı. Kese altın doluydu. Bir de kralın notu vardı içinde. "Bu altınlar kayayı yoldan çeken kişiye aittir" diyordu kral. Koylu, bugün dahi pek çoğumuzun farkında olmadığı bir ders almıştı.
‘Her engel, yasam koşullarınızı daha iyileştirecek bir fırsattır.’

YORUM YAP