Bugün, geçtiğimiz Cuma İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu’nun Silivri’ye gerçekleştirdiği ziyarete değinmek istiyorum. Silivri’nin sanayici ve iş adamlarıyla buluştuktan sonra Vali Mutlu, Roman vatandaşlar, huzurevi ve engellilerin programlarına katıldı ve dışarıdan bakılınca bile görülebilen hassasiyet, ilgi ve alakasını ortaya koydu. Sermaye sahiplerinin mi, kısıtlı, hatta yoksulluk sınırının altında yaşamlarını sürdürenlerin derdi mi daha büyük karar veremedim. Mutlu’nun toplumumuzun uçlarında seyreden kesimlerden hangisinin taleplerine daha samimi yaklaştığı konusunda da bir yargı belirtemiyorum. Devlet adamı kimliğini o denli özümsemiş ki zıt sosyal kutuplarda farklı bir muameleden iz dahi yok.
İlk duraktan sonra özellikle devlet babanın yardım eline ihtiyaç duyan durumları özel olarak tarif edilebilecek kesimlere yönelik ilgi yerel yöneticilerimizce de desteklenince ayrıca umut verici bir tabloyu netlikle karşımıza çıkardı.
Mutlu, Silivri’ye her ziyaretiyle siyasetin etkisinde kutuplaşan ilçemizde birliği devlet eliyle sağlıyor. Ne kadar kalıcı olduğu tartışılsa da. Tarafsızlığı ve samimiyeti, alçakgönüllülük ile birleşince Valinin ilçemiz ziyareti Silivri’de memnuniyetle karşılanıyor. Yine öyle oldu…
TEŞEKKÜR
Basından sansürün kaldırılması nedeniyle Basın Bayramı ilan edilen 24 Temmuz’da kutlamada bulunan herkese teşekkür ediyoruz. Sansür ve yasaklardan ziyade basın özgürlüğünün sınırları doğru tespit edilmeli. Basının temel amacı bilgi vermektir. Bunun yerine karalama ve şahsi çıkarlarınız doğrultusunda tehdit aracı olarak kullandığınızda unutulmamalı ki en büyük zararı kendinize verirsiniz. Yıllardır basın siyasetçileri, siyasetçiler basını suçlar. Hatalarımızın en büyük zararı da yine bu iki kesim çerçevesinde sınırlı, kimse merak etmesin!
Haberin devamı 26.07.2011 tarihli Hürhaber Gazetesi’nde…
