Silivri’ye haksızlık yapıyormuşuz gibi geliyor, içim burkuluyor.
Silivri’nin tarihi geçmişine merakıyla bilinen Belediye Başkanımız, keşke kurtuluşumuz için de bir etkinlik düzenlemeyi önemseseydi… Kardeş şehirlerimizin kurtuluşuna gösterdiğimiz özenden, kendi ilçemizi mahrum bırakmasaydık.
***
Aliçetinkaya Caddesi’nde başlayan çalışmalar ile birlikte tepkiler de her geçen gün artıyor. Sahil ve diğer sokakların düzenlenmesinden sonra konuyla ilgili Silivri belli bir tecrübe sahibi oldu ama yine de her yeni düzen gibi söz konusu süreç sancılarıyla birlikte yaşanıyor.
Yapılan son düzenlemede bir öncekilerden en etkili farkı artık bir de vatandaşa yol katılım payı olarak yansıması da tepkilerin içerisinde yerini aldı.
Çalışmalar bölge esnafı için ne kadar kısa sürerse sürsün, oluşan sıkıntılar sebebiyle çok uzun gelecek. Sonucu ne kadar güzel olursa olsun şu anda çekilen sıkıntının telafisi ancak bittikten sonra gerçekleşir. Ayrıca beklentilerin karşılıksız kalması da mümkün.
Ne kadar sorup, danışarak yaparsanız yapın herkesin istediği aynı ve karşılanması mümkün olmadığı için eleştirilerin önünü tamamen kesmek pek mümkün görünmüyor. Zar zor karar verip dönüşü pek mümkün olmayan bir yola girdiğinizde onun yanlış olabileceğini söyleyenlerin ifadeleri, niyeti ne olursa olsun, can sıkıcıdır.
Merkezi bir yerde gerçekleştirilen düzenleme sadece o bölgedekileri değil burayı kullananlara da olumsuz etkisini hissettirecektir.
Muhalefet de konuyla ilgili tepkisini dile getirdi dün; “Bayram üstü sırası mıydı?” dedi ve ağırlıklı olarak zamanlama üzerinden iktidarın çalışmalarını eleştirdi. Tabi eleştirdiği başka noktalar da var.
Yapılan çalışmaların parası vatandaşın cebinden çıkacak orası artık kesin. Umarım en kısa sürede, en iyi şekilde de tamamlanır. Silivri’yi güzelleştirmek adına dahi olsa yeni bir şey yapılırken, eleştirmek adetten olmuş adeta. Yapılanın doğruluğu veya yanlışlığını ancak iş bittikten sonra kesin olarak söyleyebiliriz. Çok doğru bir proje kötü bir işçilikle hayata geçirilirse de sıkıntı olur. Yanlış bir uygulama çok iyi bir işçilikle yarattığı zararı telafi edebilir.
Eskiden mimarlar ve mühendisler odalarımız bu tür konularda Silivri’de yapılan çalışmalar hakkında değerlendirmelerde bulunurdu. Teknik donanıma sahip kişiler siyasi beklentileri boşa çıkınca ilçemizin akıbetiyle ilgilenmeyi bıraktılar anlaşılan. Çarşı esnafı veya düzenlemelerin yapıldığı bölgelerdeki esnafın görüşü, halkın memnuniyeti tabi ki önemli ama kentlerle ilgili geleceğe yönelik yatırımlarda uzmanların, teknik bilgisi olan kişilerin değerlendirmeleri daha yararlı olur diye düşünüyorum.
Vatandaşın parası, devletinkinden çok daha kıymetlidir. Hiç bir şey yapmazsanız para harcamak zorunda kalmazsınız diyemiyorum, o durumun bile bir maliyeti var. Harcanan paranın geri kazandırılmasına yönelik düzenlemeler hepimiz için esas hedeflenen olmalı. Para harcamadan yatırım veya bir iş yapmanın imkanı yok.
Aliçetinkaya Caddesi’nde başlayan çalışmalar değerlendirilirken kıyaslama yapabileceğimiz birkaç örnek oldu. Halkın bakış açısında oluşan bu durum umarım belediye için de geçerlidir; özellikle sahilde yapılan hataların tekrar edilmemesi açısından. Yapılışının haftasında çöken yolları yapanlar unutsa, görmezden gelse bile halk unutturmaz, görür. Aynı eksikliklerin tekrar edilmemesi, yapılan hatalardan ders alındığını ortaya koyacak. Şayet alınmadıysa gelecek eleştiriler konusunda bunları yöneltenler yerine, ‘mimarları’ kabahati artık kendinde arasın.
Haberin devamı 01.11.2011 tarihli Hürhaber Gazetesi’nde…
