Salat-Ül Cenaız

Görevli bulunduğu Kongo'da hayatını kaybeden Silivrili diplomat Osman Tuncel'in cenazesi önceki gün doğup büyüdüğü Alipaşa'da toprağa verildi. Tuncel'in ölümü, yaygın basına intihar olarak yansıdı. Iddialara göre, ikinci katip olarak görev yaptığı Kongo Cumhuriyeti'ndeki elçilik binasında kafasına sıktığı tek kurşunla hayatını kaybetmişti Tuncel. Ancak ailesinin iddiaları çok farklı.
Aile, Tuncel'in intihar etmediği, öldürüldüğü yönünde şüpheler besliyor. Ancak bu konuda, ailesinin ve yakınlarının da kafası çok karışık. Vefat haberi ilk geldiğinde “oğlumuz zehirlendi, kanında zehir bulundu” diyen aile, daha sonra iddialarını “kafasında iki kurşun çıkışı var, intihar eden birisi kendisine iki kurşun sıkabilir mi?” şeklinde sürdürdü.
Osman Tuncel'in babası Ziver Tuncel, TSK'da görev yapmış ve Yarbay rütbesiyle emekli olmuş bir pilot. Şehit Cengiz Topel ile birlikte Kıbrıs Harekatı'nda görev yaptığını söyleyen baba Ziver Tuncel, “Bizden Kıbrıs'ın intikamını aldılar.” diyerek ortaya yeni bir iddia atıyor.
Ailenin akrabası, Silivri'nin yakından tanıdığı, daimi aday “ulusalcı” Ercan Çakır'ın lafına bakarsak, ortada taa “Balyoz Davası” na kadar uzanan bir “operasyon” var.
Ölen kişilerin arkasından, siyaset de, prim de yapılmasını doğru bulmuyorum. Ancak ailenin iddiaları yabana atılmamalı ve kamuoyuna inandırıcı bir açıklama yapılmalı. Bu konuda, Dışişleri Bakanlığı'nın gerekli soruşturmayı yürüttüğü bilgisini aldım, ayrıca Adli Tıp'tan kesin otopsi sonucu bekleniyormuş.
Her şeyden önce, gencecik yaşında (Osman Tuncel benden sadece bir yaş büyüktü. Her ölüm erken ölümdür ama böylesi daha da erken...) ülkesi için görev yapan bir kişinin, mistik biçimde kendi canına bile kıymış olsa, bunun sebeplerinin bilinmesi ve ailenin ikna edilmesi gerekir diye düşünüyorum. Devamı 22 Şubat 2011 tarihli Hürhaber Gazetesi'nde