Sevginar Sali

Cemevi sancısı...

Hacı Bektaşi Veli Anadolu Kültür Vakfı Silivri Şube Başkanlığı ve Alevi Dernekleri Silivri Şube Başkanlığı… Dernek vardı bir de vakfın şubesi açıldı. Aynı amacı hizmet gerekçesiyle kurulan iki yapı… Gereksiz bir kurumsal ayrışma bana sorarsanız; soran yok tabi… Kafa karışıklığı ve güçlerini bölmekten başka bir mana bulamıyorum izlenen bu yaklaşıma. Türkiye genelinde ise durum daha da vahim… Bölüne bölüne toz zerreciğine dönüşme mevzusu.
Herkesin bildiği bir sırdı düne kadar Silivri'de dernek ile vakıf yöneticilerinin arasının ciddi şekilde bozuk olduğu… Biri Anya diye tutturup diğeri Konya derse olacaklar da bundan öteye gitmez zaten…
Birkaç haftadır kongre muhabbeti döndü… Gazeteciliğe yakışmayacak bir şey olduğunu kabul ediyorum açıkçası ilgilenmedim. Sonra haber esnasında tanıştığımız Rıza Sevimli'nin vakıf başkanlığını kaybetti haberi duyuldu. Bunu vakıf içi bir mesele olmaktan çıkartıp Özcan Işıklar'a, desteklediği başkan adayına kaybettirilerek ders verildiği şeklinde konuyu dillendirenler oldu. Silivri'de yüzlerce dernek ve onlarca vakıf var her birini dert etmeye ve belirlemeye kalksa Başkan Bey'i unutmamız en hayırlısı… Ama bu kongrede de bazılarında yaptığı gibi müdahil olmuştur. Çünkü Cemevi yapımı dolayısıyla Işıklar, Vakıf Başkanı Rıza Sevimli ile epey yakın bir mesaide bulundu. Rıza Bey'in samimiyetine inandığı, çabasını takdir ettiği ve tabi ki en başta Silivri'ye Cemevi yatırımını kazandırmak için ayrı bir duygusallık, ilgiyle sürece dahil olduğunu gözlemlerime dayanarak söyleyebilirim.
Rıza Bey'i tanıyanlar için kongrede seçimi kaybetmesi sürpriz olmamıştır. Çünkü inşaatı ve yatırımı tamamlamaktan başka gayesi olmayan, içine kapanık bir kişi olduğundan sonuç belliydi aslında. Vakfın yönetimi değişti ve desteklediği başkan seçilmedi de ne oldu? Bunun üzerine Silivri'deki Alevilerin Cemevlerinde ibadet hakkı olmadığını mı düşünecek Silivri Belediye Başkanı? Büyük ölçüde tamamlanan, döneminin en önemli yatırımlarından birinden vaz mı geçecek? Vakfın yönetimine geçilenler, Silivri Belediyesi adına, hakkında karar mı vermeye başlayacak!?
Bu konuda düşüncelerimi açıkça ifade etmekten hiç imtina etmiyorum… Küçükken Rahmetli babaannem “Yarın öbür gün büyüdüğünüzde annenizin Alevi olduğunu kimseye söylemeyin” diye tembih ettikçe, kim sorarsa sorsun önce annemin Alevi sonra babamın Sünni olduğunu inadına söyleme alışkanlığımı ısrarla sürdürüyorum : )) Toplumsal baskılara rağmen bugün gelinen noktada Alevilerin bunu suiistimal etmeye başladığını gözlemlemek beni bile rahatsız ediyor. Tabi ki yerel yöneticiler cami yaptıkları, yaptırdıkları gibi Cemevleri de kazandırmalı ama bunu bir dayatma ve zorlama, içtenlikten uzak şekilde yapmamalılar.
Dernek ve vakıfların siyasi baskı aracı olarak kullanılması ayrı bir sevimsizlik. Böyle bir çıkar beklentisiyle onlara yaklaşılması da keza aynı biçimde değersiz benim gözümde.
Silivri'deki son duruma bakacak olursak; sokma akılla yedi adım gidilir sonrasını düşünmek lazım hatırlatması farz görünüyor…
Silivri Belediye Başkanı için bir vaat eksik bir vaat fazla ne kadar şey fark eder tartışılır ama Silivri ve çevremizdeki Alevi vatandaşlarımız için zar zor bugünlere getirilen Cemevi pek çoğumuzun hesap edebildiğinden daha mühim değerler ifade ediyor orası kesin…
Bence en başta; kamu adına çalışan ve hizmet beklentisini sırtlayan insanlara kişisel hırs ve menfaatlerini bir çıkının içine sıkı sıkıya bağlayıp derin kuyulara atmak düşer…
Silivri'de Aleviler için ibadethanenin bir an önce açılmasını önemsedikleri iddiasındaki kişiler daha fazla sorumluluk bilinci ile hareket etmeli ve bunu hepimizin selameti için düşünmeli…
Abdullah Kaya'ya Hacı Bektaşi Veli Anadolu Kültür Vakfı Silivri Şube Başkanlığı hayırlı olsun… Yeni yönetim de artık bir zahmet ortaya çıkıp onlar dışında herkesin fikrini söylediği konu hakkında görüşlerini net bir şekilde ortaya koysun, niyetlerini merak edenler de öğrensin…
Yaptıkları iş yerine kendisini tartıştıran insanların konularında bir arpa boyu yol alamadığını tescillemeye ihtiyacımız yok; Cemevine VAR!

YORUM YAP