Emre Akıncıoğlu

Mete Gazoz nasıl efsane oldu?

Tüm ekranlarda, gazetelerde, sosyal medyada, hemen her yerde aynı görüntü...

Bir Türk genci, boynunda altın madalyası, kulaklarda İstiklal Marşı ve yüzünde o eşsiz mutluluk ifadesi...

Tarihte olimpiyatlarda okçuluk sporundaki ilk altın madalyamızı kazandı Mete Gazoz...

Nasıl bir mutluluktu o son atışları izlemek?..

Hele ki rakibinin son atışı öncesi yüzündeki gülümseme “Bugün altın benim.” diyordu zaten...

Bizler ve milyonlar ekran başında onun başarısını alkışlarken bir kişi var ki inanıyorum ilk günden bugüne geçen süreç bir film şeridi gibi gözünün önünden geçmiştir...

Babası...

Bu başarının gizli kahramanı...

“Bir anne-baba evladının hayatına nasıl dokunur.” tez hali bence bu hikaye...

Son dönemlerin moda tabiri var ya “Günümüz çocukları ebeveynlerin projeleri.” diye; işte Mete'de biraz bu şekilde...

 

Mete'nin babası milli okçu ve antrenörü...

2 yaşından beri ok atıyor...

Neredeyse gözünü açmış eline yay ve ok vermişler...

Baba Metin Gazoz, oğlunun doğru gelişimi için uzun uzun araştırma yapıyor...

Önce sırt kasları için yüzmeye, sonrasında  her iki elini de doğru kullanabilmesi için basketbola, devamında dikkat gelişimi için resme ve en sonunda da beyinde iki lobun koordineli çalışması için piyano eğitimine yönlendiriyor...

Son 10 yıldır günde 10 saat çalışıyor...

Ok atılan yer ile hedef 70 metre...

Git-gel 140 metre...

Günlük 6 oktan 100 set yani toplam 600 ok atıyor...

100 set için sadece hedefe gidip geri gelmek 14 km yol yapıyor...

Her açıdan projelendirilmiş bir hayatın içinde kendisinden istenen görevleri yerine getiriyor...

Ve sonunda Tokyo...

Hayallerine ulaşıyor Olimpiyat Madalyasını kazanıyor...

Bizler o kürsüde sevinen ve o meşhur kendine has yumruk hareketini görürken onu izleyen anne-babasının gözlerinden akan gözyaşlarının aslında yılların yorgunluğu olduğu onları tanıyan herkes tarafından biliniyor...

Sanıyor musunuz ki her şey her zaman güllük gülistanlıktı?

Hiç mi zor zamanlar olmadı sanıyorsunuz..

Herkes gibi onlarda hep yaz yaşamadı bu süreçte...

Belki kaç kere vazgeçmek istediler. Belki kaç kere olmayacak diye düşündüler. Belki kaç kere artık bu son diye konuştular ama bu işin peşini bırakmadılar...

Aile kararlı, aile planlı, çocukları uyumlu...

Bu süreç bir Olimpiyat Altınına ulaştırdı Gazoz ailesini...

Metin Gazoz, doğru bildiği bir yolda bir babanın evladına neler verebileceğini gösterdi bizlere...

Mete Gazoz'a yüz binlerce alkış ise Metin Gazoz'a milyonlarca alkış...

Bunu fazlası ile hak ettiler çünkü...

Bir de kimse merak etti mi bilmiyorum, okul eğitimide planladığı gibi gidiyor Mete'nin...

Özel bir üniversitede Spor Yöneticiliği okuyan başarılı sporcunun babası için ancak şunu söyleyebilirim: Bence ilgili bakanlıklara hemen danışman olarak almalıyız Metin Gazoz'u...

Her çocuk belki olimpiyat şampiyonu olamayabilir ama bilinçli anne-baba desteği ile çok güzel yerlere ulaşabilir...

Her şey önce ailede başlar...

 

Akılda kalan:

“Hayal edebilirseniz gerçekleştirebilirsiniz.” Alex de Souza

YORUM YAP