Sevginar Sali

Keşke Türkiye, Silivri gibi olsa…

Cumhuriyetimizin kurucusu, Osmanlının küllerinden bugün yaşadığımız ülkeyi inşa eden anlayışın en çok üzerinde durduğu konu; tam bağımsızlık! Bağımsızlığın en yalın anlatımı ‘bağımlı olmamak'tır. Bir şeye, kimseye bağımlı kalmak her olay ve kimseyi kendi olmaktan uzaklaştırır. Kendisi olamayan hiçbir şey olamaz.
Silivri Belediyesi'nin üreticilere desteği yeni bir hikâye değil. Sadece bu dönem gerçek oldu. Üreticilere dağıtılan destekleri ifade ederken Başkan Bey, ‘Balık dağıtmak değil tutmayı öğretmek istedik' dedi… Hani çocuk gelişiminde çok anlamlı bir tespit vardır; “çocuklar sizin söylediğinizi yapmaz, yaptığınızı örnekler” diye. Belediye Başkanı mahalle mahalle dolaşıp satın aldığı tohumlar ve destekleri dağıtsaydı (hemen hemen herkesin yaptığı gibi) üreticilere ne söylerse söylesin işe şimdiki kadar yaramazdı. Silivri Belediyesi kendi topraklarında ekip, yetiştirip, hasat ettiği ürünler ile bölgemizdeki üreticili desteklemeyi seçti. Ne kadar yerinde bir yol, yöntem tercihi olduğunu Halk Tv'den izler, Fox da dahi olmak üzere pek çok ulusal kanaldan dinliyoruz.
Gelelim esas anlatmak istediğim ve Silivri Belediyesi'nin son tarım hamlesine. “Silivri için üretiyor, Türkiye için geliştiriyoruz” sloganının ikinci kısmının gerçekleşme vaziyetine.
Tohum her şeyin başlangıcı. Toprakla buluşması hayatımızın yarısından çoğunu elinde tutuyor; gelişimi, eğitimi… “Ne yiyorsanız siz o'sunuz” diyor bunun adına pek çok alan uzmanı. Yabancıların geliştirdiği, ürettiği ve bize büyük ölçüde dayatma boyutuna varan düzeyde sattığı tohumlar ile ne bağımsız ne de kendimiz olma şansımız yok maalesef. Zaten bunun olmaması için de ciddi bir dünya kurgusu var zaten... Dün de söyledim, bugün de yineliyorum, dilerim yarın da bunu açık yüreklilikle bize söyletir ilçemizi yönetenler; keşke Türkiye, Silivri gibi olsa…

CHP'DE DEĞİŞİM RÜZGARLARI
Nisan ayı Belediye Meclisi, faaliyet raporu görüşmelerinin yanı sıra, Grup Sözcülerin değişim dönemi bir yandan da. MHP'de bir farklılaşma beklenmiyor, AK Parti'de yeni değişti… CHP'de ise Bora Balcıoğlu'nun bırakma kararını ilçe başkanına ifade ettiği öğrenildi. Süheyl Kırkıcı ile çıktıkları yola CHP, Melih Yıldız ve son olarak Bora Balcıoğu ile devam ediyordu ki yine değişim söz konusu. Kırkıcı'nın tecrübesi beklenen performansı ortaya koyarken, Melih Yıldız ile güzel bir heyecan yakaladı muhalefet, aynı şekilde iktidar da. Bora Balcıoğlu beklentilerin üstüne çıksa da buraya kadarmış demek.
Genel seçim arifesi ve yerel seçimlere çok da fazla zaman yokken ufuktan Melih Yıldız ile muhalefet safları yeniden heyecan dozunu yükseltecek gibi görünüyor.
Doruk Bulut'un milletvekili aday adaylığının tarafından da onaylanması üzerine meclis sıralamasına göre İYİ Partili Dündar Konuk'un meclis kadrosuna dahil olması giderek kesinlik kazanıyor.
2023 Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği genel seçimi 14 Mayıs Pazar günü yapılacak. Aday Adaylığı düşüncesi bulunan meclis üyelerinin seçime bir ay kala görevlerinden istifa etmesi gerekiyor.

AK PARTİ'DE GENEL SEÇİM HEYECANI
AK Parti'den Mutlu Bozoğlu'nun milletvekili aday adaylığı kararı sonrasında, Hakan Arslantaş açıkça niyetini ortaya koydu. Ve Hüseyin Turan'ın da önümüzdeki günlerde konuyla ilgili kararını kamuoyuyla paylaşması bekleniyor.
Genel seçim sürecinin etkisi dışında yerel seçimlerin yakın bir gelecekte gerçekleştirilecek olması milletvekili aday adaylığı konusunda daha epey hareket vaat ediyor.

GÜNÜN SÖZÜ
Yerel halk, seçim sürecinde kurduğu yüz yüze iletişim sonucunda olumlu bir izlenim edindiği, hizmet üretebileceğine inandığı adaylardan yana tercihini kullanmaktadır. Bu noktada, adayın partisi, siyasi ve ideolojik görüşü ikinci plandadır. Dolayısıyla yerel seçimlerde yerel koşullar ön plana çıkmaktadır. Örneğin belediye başkanlığı seçimlerinde belediye başkan adayının en önemli faktör olması bir partinin yerel düzeyde alacağı oyların doğrudan doğruya belediyenin gerçekleştirdiği icraatlara bağlı olduğunu göstermektedir.”
*Alıntı

YORUM YAP