Sevginar Sali

Kar bu kez ısıttı!

Mart meclisini iktidar ve muhalefet dayanışması açısından öyle bir havada kapattık ki ‘hep kar yağsın' dedirtti. Sonra bir önceki kar fırtınasında yaşadıklarımızı anımsadım ve ortama hakim olan ruhun ‘meclis saati değişikliğine mi yorsak?' acaba diye düşündüm.
Şaka bir yana nasıl oldu bilmiyorum ama dışarısını saran beyaz örtü her yeri dondururken, bizde iktidar ile muhalefet sınırlarını ve çekişmelerini ortadan kaldıracak bir sıcaklık yarattı. Teşekkürler ve destek mesajları havada uçuşurken Cuma öğlenden sonrası rehavetine teslimiyete direnen kimse olmadı.
Muhalefetin teşekkürlerine “Aksaklık ve problem olmadı mı illa ki oldu” özeleştirisiyle Başkan Yılmaz'ın yanıtını duyduktan sonra ‘Ben herhalde meclisi takip etmek yerine, aklımı çelen şeytana uydum da evde koltuğumda sarındığım battaniyenin altında tatlı bir rüya görüyorum' diye düşündüm. Özeleştiride bulunan Volkan Yılmaz; gerçek olmayacak kadar güzel bir gelişme! Ama aynen söyledi valla. Allah'tan “Evet Başkan birkaç konuda eksik kaldınız” falan deyen çıkmadı da ancak tatlı rüya olabilecek gerçekten mahrum bırakmadı bizi. Ya kar ya lav; arada tatlı meltem esintisi olsun ama ya…
Başkanımızın basit soruları eleştiri gibi algılama kapasitesini kanıksamamıza rağmen yine de şaşırıyor insan! Güzel de oluyor hani…
CHP Grup Sözcüsü Melih Yıldız'ın, futbol spikeri edasıyla akıcı bir dille ifade ettiği üzere, “Kurumlar arasında istişare ve koordinasyonun meyvelerini vatandaş yiyor…” Tespit yerinde ve çok doğru. O dediği şey olmayınca da ceremesini yine vatandaşın çektiğini belirtmeme gerek var mı peki? Yaşıyoruz! Yönetim için savaşanlar açısından vurgulamak lazım ama… Biz meyve yemek istiyoruz, cereme çekmek değil!
Son kar performansı için tüm yetkililere teşekkürler, emeklerine sağlık. En büyük teşekkürü faydasını bizzat gördüğümden Silivri Belediyesi'ne edeceğim kimse kusura bakmasın; kışın son virajında kış lastiği almak zorunda kalmadan (zincir tedbirimi aldım kullanmaya gerek kalmasa da) işe alıştığım gibi gelip gidebildiğim için. Kışı atlattıktan sonra pek çokları gibi benim de önümüzdeki süreçten beklentim ekonomik şartların iyileşmesi ve tüm fiyatların makul seviyeye gerilemesi. Meclisin iyimser havasından sebep hayatın diğer alanlarına dair kapıldığım bu beklentilerden sonra acı gerçekler duvarına fazla sert toslamam inşallah.
***
Dışarıda buz tutan ortam, mecliste esen sıcak yeller derken Başkan Bey, “Silivri'de başka, İBB'de başka” ya da “Silivri'de yaptıklarını, İBB'de yıkıyor” tespitlerinden de sakınarak karla mücadele çalışmaları çerçevesinde dolaştığı köylerde vatandaşlardan kısa bir süre sonra hizmete açmayı hedeflediği Hayvan Satış Yeri ile ilgili gelen değerlendirmelere yaklaşımını ortaya koydu. Hayvan satış yerinin mezbaha ve kesim yeri olmaksızın tam olarak faydalı olamayacağı tespiti aklına yatmış olacak ki, İBB'de konuyu bu ayki meclis toplantısında gündeme getireceğinin sinyalini verdi. Mezbaha ve kesim yeri yetkisinin İBB'de olduğunu hatırlattı, işletme sürecinin zorluğundan ama buna Silivri Belediyesi olarak göğüs germeye hazır olduğunu da belirtti. Başkanımızın ‘göğsü geniş' bu yatırıma illa ki kaynak da hayata geçirecek güç de bulur.
Yetki devri defans potansiyelini Silivri'den kesmekle işe başladığına göre bu işi de önümüzdeki günlerde gündeme getirecek gibi duruyor. İBB ya kendi yapsın; ki zor görünüyor ya da yetkiyi versin rahat etsin!
Çünkü bizim Başkanın elinden kurtulan iş yok, esasen bu yaklaşım dışında başka şansı da! İşte böyle birilerinin şansızlıkları Silivri'nin şansı oluyor!

Bir insanın en güçlü yönünün zayıf noktasından nasıl doğduğunu Silivrililer bu dönem yaşıyor. En güçlü taraflarımızın zafiyetimize nasıl dönüştüğünü de yakın geçmişte gördüğümüz gibi.

YORUM YAP