Sevginar Sali

Işıklar aday mı?

CHP'de delege seçimleri tamamlandı. Komplo senaryoları coştu. Kim kongreyi kazanacak delege sayısına ulaştı taraflara göre farklılık arz ediyor… Ama benim değinmek istediğim asıl konu garip bir beklenti, bana göre acayip bir sürpriz havası hakim CHP'de…
Delege seçimlerine ilişkin değerlendirmelerin ardından çoğunluğun dilinde ortak bir öngörü! Neymiş; “Özcan Işıklar İlçe Başkanlığına aday olacak”…
Delege seçimlerinden önce uzunca bir sohbet ettik böyle bir niyetinin neden katiyen olmadığını anlattı. Delegasyonu gördükten sonra fikri mi değişti? Hiç ihtimal vermememe karşın yine de kendi ağzından, kulaklarımla bir kez daha duyayım öyle yazayım dedim… Dosdoğru soruya girdim; ‘CHP İlçe Başkanlığına aday mısınız?'… “Beni en iyi tayın insanlardan birisin; bana bu soruyu sorman bile kabul edilebilir bir şey değil” dedi ve anlattı, daha doğrusu, tekrarladı neden olmayacağını… İnanmamak için pek çok sebep ve örnekler var siyasi gündemimizde ancak Işıklar'dan CHP'ye ilçe başkan adayı çıkarmaya onlar bile yetmez inanın; bulaşmamaya o kadar kararlı...
Şu aralar da ziyadesiyle kendini İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı danışmanlık görevi çerçevesinde yürüttüğü yeni projelere kaptırmış, heyecan içinde ayrıntılarını paylaştı.
Silivri'den kopması imkânsız kabul ediyorum ama bir süre ilçe düzeyinde siyasi ya da farklı bir angajmana girmeyecek kadar tecrübeye sahip olduğunu da siz hesap edin…
Net olarak ifade ediyorum, kendi teyidi ile birlikte Özcan Işıklar, önümüzdeki günlerde gerçekleşecek CHP İlçe Başkanlığına aday falan değil… Herhangi farklı bir dönemde de İlçe Başkanlığı gibi bir görev düşüncesi bulunmuyor.
Siyasi hedeflerine gelince o konuda kapı aralık : ), açık mı desek : )) Hakkında hayırlısı…

"KESKİN KILIÇ, YUMUŞAK İPEĞİ KESMEZ"
Sad-i Şirazi ne güzel söylemiş; "Keskin kılıç, yumuşak ipeği kesmez…"
Ama ipeği iki ucundan gererseniz, şak diye parçalara ayrılır! Siyasi emelleri uğruna ortalığı yıkıp, dökmeyi, kaşlarını çatıp, yeri gelince kötü söz söylemekte bir sakınca görmeyenlerin kendi sermayesinden yediğinin en net ispatı bu sözler.
Siyasetçi kendinden emin olacak, güven verecek ama düşünce ve hareketleriyle ‘kafamızı yarmak', ‘gözümüzü çıkarmak' yerine ‘kalbimize, aklımıza girmeyi' bilecek.
İkisi de temas, etki yaratmak bakarsanız ama sonuçlar 180 derece farklı…
Girilen yarışlarda, yeni süreçlerde yer yer sinirler epey gerilip, sonradan büyük ihtimalle pişmanlıklara sebep, ama geri dönüşü mümkün olmayan şeyler yaşanabiliyor. Kırılan bardak bir şekilde yapıştırılsa da izler ve kırılan yerler olduğu gibi göze çarpıp, ele geliyor…
Ne için mücadele ederseniz edin, kendi haklılığınızı savunduğunuz uğurda başkalarının haklarını yok sayarsanız, yok olmaya mahkum olur ve olursunuz…
Varlığınız sizin iddia ettiğiniz sınırların başkalarının sizi koyduğu yerin çıkarımı ve kazandığınız değer çarpımında belirlenir…
“Çok ince hesap sonucu hesap edemedik” diyenler için özet geçiyorum; “Ben oldum demekle olunmuyor”, olunsa dükkan sizin : )

YORUM YAP