Sevginar Sali

Haksızlık daha büyüğüyle giderilmez

FETÖ/PYD mücadelesi asker, emniyet, yargı, milli eğitim, iş dünyasından sonra siyasette devam ediyor. Milli Eğitimdeki gözaltılar ve görevden el çektirme kıstasları arasında cemaatin bankası olarak bilenen Bank Asya'da hesabının bulunmasının yer aldığı belirtildi. Oysa iki yıl öncesine kadar sözleşmeli öğretmenlere maaşlarını yatırmak için bu bankada hesap açtırmalarını bizzat milli eğitim istemiş. İki yıl öncesine kadar cemaat ile yakınlık AK Parti saflarında ‘makbul' sayılma nedeniydi… Bugün cadı avı başladı; en taze örnek, (bir değişiğini bizim de yaşamamız çok olası) AK Parti İl Başkanı Selim Temurci'nin kardeşi örgüte maddi destek sağlamaktan gözaltına alındı. Temurci'den önceki il başkanının cemaat siciline dair rivayetler daha da parlak! Cemaate üye olan ve yıllardır ilişkilerini sürdüren kimse bugün gelinen noktayı kolay kolay tahmin edemezdi. Böyle bir delilik kimin aklına gelirdi ki!? İnanamadığımız için bağıra bağıra gelen darbe girişimi başladıktan sonra bile halen başka şeylere yorma çabası içerisindeydik. Cemaatçilerin sözcüsü sayılacak durumum yok ama bu yafta ile hayatı kararan ve daha da kararmaya devam edecek insanların durumunu iyi analiz etmemiz lazım geldiğini söylemek zorunda hissediyorum. Cemaate üye olan veya bir şekilde ilişkiye geçen herkese ezbere “darbeci” diyemeyiz. 15 Temmuz'da patlak veren bu volkanın içinden çıkanların yakıp yıktığı ve Allah'tan başarısız olan girişimden kurtulduğumuza sevinirken, daha büyük belalara başımızı sarmayalım. Çeşitli dönemlerde siyasi iktidarların oy hesapları ile cemaatin içine ittirdiği veya insanlara girmekte bir sakınca görmemesini düşündürdüğü süreçleri yok sayamayız. Şimdi siyaset cemaatin kucağına attığı, düşürdüğü veya ittiği 15 Temmuz'da şoka uğrayan tüm iyi niyetli vatandaşlarını geri kazanmak zorunda. Ama başını, kalbini, kolunu, kanadını ezip, kırarak olmaz. Cemaat ile meslek, iş veya siyasi ikbal arayışlarına insanları iten siyasi iktidarlar bütün suçu vatandaşlara yıkmakla kurtulamaz. Bu bizi doğru ve sağlıklı bir noktaya taşımaz. İnsanları yalana, riyaya itmeyin. Korku ve acımasızlıkla değiştirdiğiniz (i sandığınız) görüşlerin hiçbir sağlıklı tarafı olmaz. Darbe kalkışması şuursuzluğunu tertip eden birkaç kendini bilmez, vatan haininden hesap sormak varken binlerce insanın hayatını karartmanın bir anlamı yok. İçimizdeki ihanet ateşini yakan ya da sadece odun taşıyan düşmanlarımızı da unutmayalım tabi.
Siyasi gelişmeleri az çok izleyen herkes bilir AK Parti'nin de CHP'nin de MHP'nin de cemaat ile arasına, devletin silahlarını masum sivil halkına ülke yönetimini ele geçirme hedefiyle çevirmeden önce, kesin bir tavır koymaktan uzak kaldığını. Bedeli ağır olan bir ders almamızla birlikte; suçu başkalarında aramak yerine herkes önce bir kendi yaptıkları ve yapmadıklarına baksın. Vatana ihanet en ağır şekilde cezalandırılsın; cezalandırılsın ki bundan sonra kimse böyle bir ihanete kalkışmadığı gibi aklından bile kolay kolay geçiremesin. Canımız yandığı kadar, ülke itibarımız dışarda yerle bir oldu; ülkeler söz konusu olduğunda da en büyük jüri “El alem ne der!”
Haksızlıklara son verin, adalet adilce işletin ama asıl suçlular dururken daha az sorumluluğu olanlara en ağır faturayı keserek çözüm yerine başımıza daha büyük belalar açmayın!
***
Eskiden “Cemaat” denilince aklımdan geçenler; bana göre çok daha muhafazakar, kişisel iradelerini yapı içinde öne çıkan, yükselen kimselere teslim eden insanlar ile bir aradalıklarından (bence daha çok) maddi, sosyal statü artışı elde eden kimseler gelirdi. Sosyal statü dışında okul ve işe yerleştirme sınavlarında kolaylık, kariyer hedefi basamaklarını (iradelerini cemaate teslim ettikleri ölçüde) uçarak çıktıklarını bugünlerde gördük.
Artık anlayalım; Allah bize bir akıl vermiş, kullanalım başkasına teslim edelim diye değil. Haksızca elde ettiğimiz her şeyin bedelini öderiz ve eninde sonunda kaybederiz!!! Vatana ihanet mevzusuna hiç girmiyorum; bunu yapanlara Allah belasını veriyor zaten… (Ama ailelerine üzülüyorum yalan değil...)

ŞAHİP DİNÇEL İÇİN MEVLİT OKUTULACAK
1 Ağustos 2016, Pazartesi, bugün öğle namazına müteakip Piri Mehmet Paşa Camiinde Rahmetli Şahip Dinçel adına Mevlid-i Şerif okunacak. Tüm dost ve akrabaları davetlidir. Allah kabul etsin…

KAYA'NIN LİSTESİ ONAYLANDI
Yapılan açıklamaya göre Hacı Bektaşi Veli Anadolu Kültür Vakfı Silivri Şube Başkanlığına seçilen Abdullah Kaya'nın listesi onaylandı. Görev dağılımın ardından listenin kamuoyuyla paylaşılacağı belirtildi.

YORUM YAP