XXXXX

Balcı ve Işıklar mı, Yönet ve Karakaş mı?

Haberleri kurgularken sabah saatlerinde "Silivri kamuoyunun ilgisini ne çeker?” sorusundan yola çıktık. Mehmet Balcı ve Özcan Işıklar arasında imzalanan ve Silivri tarihinde üçüncü Kültür Merkezi protokol fiyaskosu olarak yerini alan süreç kimi ne kadar ilgilendirir? Balcı'yı Silivri'de kim tanır? Çok az kişi. Belediyede bulunan ile Balcı'nın "imzaladım” dediği protokol arasındaki farklılık işin yapılmaması halinde bağışçıya uygulanacak cezai yaptırım ve kültür merkezinin inşaat alanı büyüklüğü ile sınırlı. Bu da yeter zaten… Kim bir ‘bağışçıyı' nereye kadar zorlayabilir ki?! Anlaşma baştan yanlış ama zemini zaten daha fazlasına ne kadar müsait tartışılır. Balcı bir iş adamı her şeyden önce kişisel çıkarlarını korur. Bu Allah'ın emri. Özcan Işıklar da Silivri Belediye Başkanı, ilçemizin çıkarlarını korumakla yükümlü. Ne Işıklar, Balcı'nın çıkarlarına öncelik tanıyabilir ne de Balcı Silivri'ninkilere…
Düğün salonu ve cami yaptıran Balcı'nın, ilk etabın ardından büyüyen Kültür Merkezi inşaat alanına girişme konusunda kararsızlık yaşadığı ortada. Plan rantlarından söz ediliyor, açık konuşmak gerekirse çok iyi bildiğim şeyler değil ama, aldığının yanında lafı geçmeyecek şeyler olsa Balcı neden bu anlaşmadan caysın?
Neyse konunun bu boyutu fazla ilerlemeden bir noktada tıkanıyor. Balcı'nın, Kültür Merkezi'nin kaba inşaatını teslim etmesi gereken tarihe kadar beklemekle belediye hata etti. Özcan Işıklar eğer Silivri'ye kültür merkezini kazandıracaktıysa bu kadar zaman kaybetmemeliydi. Yargıya mı gidecek, protokolden doğan haklarını mı kullanacaktı muhalefetin kendisine konuyu önerge ile sormasını beklemeden işlerini, yaptığı anlaşmaları takip edip bir neticeye bağlamalıydı.
Silivri halkı kültür merkezi yatırımının gerçekleşmemesi üzerine nedenleri artık tamamen bahane olarak algılar duruma geldi. Neticeye bakarlar artık; Özcan Işıklar Belediye Başkanı olarak verdiği Kültür Merkezi projesi sözünü tuttu mu, tutmadı mı? Henüz tutamadı… Selami Değirmenci'nin ardından da Hüseyin Turan'dan sonra vedalaştığımız kültür merkezi hayalini aylarca tartıştık! Ne geçti elimize? Hiçbir şey! Işıklar şu konuya odaklanmalı; Seçimlere kadar olan süreçte bunun telafisi ne ve ne kadar olur. Mehmet Balcı'ya da yasal hakkı neyse, herkese ne veriliyorsa o kadarı yapılmak zorunda. Engel ve ambargo sözleri yakışıksız, yatırımcılara tehdit gibi, çok da yersiz. Silivri halkının Kültür Merkezi hayalini ertelemesine neden olan başlıkların hesabını halk başkalarından sormaz, seçtiğinde arar!

***
Gelelim; Yalçın Yönet-Metin Karakaş boyutuna… Kültür Merkezi fiyaskosundan Işıklar'ın sıyrılmak için iyi değerlendirdiği bir fırsat. Metin Karakaş'ın, "CHP'li Meclis üyeleri de Işıklar hakkında konuşuyor” tarzındaki misillemesi nafile bir yaklaşım. Işıklar'ın silahıyla ona karşı savunma kötü bir taklitten öteye geçmez. Karakaş, bu konuda prim sağlayabilirdi, Işıklar gibi ortaya çıkıp daha önce sorsaydı "Şu meclis üyeniz hakkınızda şunu söyledi, şurada ve şu kişiye. Ne diyorsunuz?”… Hakkında konuşan, en azından bu kadar aleni ve çekincesiz olarak, kişinin Yalçın Yönet olma ihtimali Karakaş'ın ilk etapta aklından hiç geçmedi anlaşılan. Kimlik ortaya çıkınca halen daha inanmamak ve ilk "ihraç” çıkışından dönüş yollarında bocaladığına göre Karakaş için Yönet'in boşboğazlığı büyük şok oldu. Nasıl olmasın ki?!
Bazen hepimiz sonucunu ve söylediklerimizin hesabını vermemiz gerekeceğini düşünmeden o kadar boş konuşabiliyoruz ki! Ama siyaset yapan insanların her sözü ve hareketi çok önemli. Ne zaman ne şekilde önlerine geleceğine dair sürprizler siyasi kariyerlerin dönüm noktalarını oluşturmakta.
Silivri, Balcı ve Işıklar'ın Kültür Merkezi kavgasını unuttu, Metin Karakaş'ın her zaman en yakınında tuttuğu meclis üyesi Yalçın Yönet'in sarf ettiği "Işıklar, 1 milyon 300 bin, Metin Karakaş da 600 bin TL almış. Biz üniversite yapılsın diye bekleyelim Mehmet Balcı konut yapacak” sözleri konuşuluyor.
Yönet, Işıklar hakkında konuşabilir karşı saflarda yer alan siyasetçiler. Neler söylenmedi ki karşılıklı cephelerden bugüne kadar? Bunu da onlardan sayıp geçiştirir vatandaş. Yönet'in, Metin Karakaş hakkındaki iddiası asıl yenir yutulur cinsten değil, "En yakınındaki bile bunu söylüyorsa bildiği bir şey var” diyenler ne olacak, nasıl ikna edilecek? Parti disiplin kurulunun harekete geçtiği haberleri de gelmeye başladı.
Ramazan Sakalıoğlu, belediye başkanı hakkında duyduğu iddiayı karşısına çıkıp doğrudan sormuş. Bu da takdir edilmeli. Bu kuşkuyu içinde tutup, büyütebilir güvenini kemirmesine de müsaade edebilirdi.
Yönet'in düştüğü durum herkese bir ders olmalı aslında. Işıklar'in meclis gündemine taşıdığı bu konu herkesin kendisine çeki düzen vermesine yol açacaktır eminim.

YORUM YAP