Ali Gülcü

Bot nöbeti

Akşam, giriş kapsının önüne serdiğim gazete sayfalarının üzerinde siyah spor ayakkabılarımı boyarken, Manisa Kırkağaç’ta 6. Bölüğün merdivenlerine oturup, girişi aydınlatan, neden bilmem kırmızıya boyanmış ampulün solgun ışığında, postallarımı parlattığım dönemler geldi aklıma...
Eski konuşulurken söylendiği gibi; ne günlerdi!

Onca sürünmenin, ördek yürüyüşünün, karınca dansının, silahlı ve silahsız hareketlerin üzerine her gece tuvalette itiş kakış sakal tıraşı olmak, postal boyamak ne zor gelirdi...
Küçük demlikler içinde alıp, plastik bardaklardan ( bardaklar cam mıydı yoksa) içilen çayın ve yapılan sohbetin keyfine doyum olmaz... ‘Kadro’ dediğimiz bizden eski askerler başımıza dikilip; " yatın artık torunlar!” diyene kadar da başımızı yastığa koymazdık...
Sabaha karşı üçte kaldırılıp gün aydınlanmadan mıntıka temizliği yapacağımızı bile bile direnirdik uykuya...

 

Haberin devamı 21.03.2012 tarihli Hürhaber Gazetesi’nde…

 


YORUM YAP