Üniversite meselesi...

Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar, "Üniversite getireceğim” dedikçe bir kesim sanki bunun gerçekleşmesini istemedikleri duygusunu uyandırarak, "Getiremezsin” tarzında bir inatlaşmayı gündemde tutma çabası içinde.
Işıklar, üniversitelerin açılması ile ilgili vaatte bulunurken/söz verirken dikkat edin bu durumlarda yanı başında mutlaka söz konusu kurumların da birer yetkilisi, hatta üst düzey görevlisi durmakta. Işıklar’ı açılış tarihleri konusunda yalancılıkla itham edenler belki bunu önemsemiyor ama vaziyet bu… Işıklar’ın ‘yalanlarına’ Silivri konunun gerçekleşmesini çok istediği için göz yumabilir varsayalım ki; o kurumun yetkilileri neden sessiz kalsın? Belli ki niyet açıklandığı yönde ancak gerçekleşmesi o kadar basit değil…
Devlet dairesinde bir işi olup da bunu halletme süresi tahmini tutan varsa çok şanslıdır. Ben iki evrak almam gerekeceği durumlarda bile günler öncesinde uykularım kaçmaya başlar. Bürokrasi denen illetten kurtuluşumuz yok çünkü biliyorum. Belediye de bir kamu kurumu sonuçta. Çektirdiklerinin fazlasını çektiğine inanıyorum…
Silivri’ye üniversite gelmesinin hiçbirimize zararı olmaz. En kısa sürede gelmesini de hepimizin hayrına kabul edelim. Özel üniversitelere şahsen karşıyım. İnsanların çocuklarını burada okutmasına da, Silivri’ye gelecek olan ile ilgili tercih meselesinde de seçimim devlet üniversitesi olur. Ama kısmetten ötesi de yalan. Türkiye’de bir tane devlet üniversite kuruluyorsa 30 tane özel eğitim öğretim hayatına başlıyor. Eee biz de aceleciyiz malum, devlet üniversitesi kısmetimizi bekleyebilecek gibi görünmüyoruz. Onun için özel üniversite ile ilgili şahsen ben katı tutumumu yumuşatmak zorunda hissediyorum kendimi.
Eskiden özel üniversiteye çocuğunu yollayanların sayısı çok azdı. Artık devlet üniversitesine kaydettirme şansını yakalayanlar azınlıkta.
Özcan Işıklar’ın‘yalanları’ veya ‘doğruları’ konusunda bir savunma ya da yargılama merci olarak görmüyorum kendimi, öyle de görülmek istemem. Ama bu adamın moral ve motivasyonunu yüksek tutmak zorunda olduğu bir şehir var. Düşünün ki insan kendi moralini bile kontrol etmekte ne kadar zorlanırken, bütün bir şehrin aynı düzeyde tutunma görevini yerine getirmesi ne denli güçtür. "Görevi bu” diyebilirsiniz. Yardım etmek zorunda da hissetmeyebilirsiniz ama mani olmak ve güçleştirmek de gerekmez, bunun için bu denli kasılmaya gerçekten ihtiyaç yok!
Uluslar arası ekonomistler Türkiye için kriz uyarısı yaparken, Cumhurbaşkanı çıkıp "Yok öyle bir şey. Gerekirse bu kurumlarla bağlarımızı gözden geçirir, sona erdiririz” diyor. Gerçekler mi, onları daha kolay ve zarar görmeden atlatmamız mı? Cumhurbaşkanımıza inanmayı ama söz konusu kurumların uyarısını da aklımızın bir köşesine koymayı tercih ediyoruz çoğunlukta. Erdoğan’ı bu çıkışı için suçlamak, yalancılıkla itham etmek ancak en sert muhaliflerinin aklına gelir.
Işıklar’a kalsa Silivri’ye gelme taahhüdü veren üniversiteleri değil bir yıl içinde, anında başlangıç yapmalarını ister. Ama öyle bir dünya yok.
Üniversite konusundaki eleştirilere bakıyorum da Işıklar’ın yerinde olsam pes etmemek için nasıl bir gerekçem olur diye düşünüyorum. Silivri halkı üniversite vaadi mi istemiyor? İyi vaat etmez, uğraşılmaz öylesine oturup koltuğunda başkanlık zamanının geçirir Işıklar… Eleştirmekten sekiz kat olanlar mutlu olur; kendi deyimleriyle ‘üniversite yalanı’ duymaktan kurtulmuş olurlar...
Yine söylüyorum Silivri’ye üniversite gelecek ama seneye ama öbürküne… Biz gelmesin desek de gelmek zorunda kalacakları vakit henüz değil…
Silivri’ye üniversite getirmeye çalışan bir başkanı hırpalamaktan vazgeçilmesi gerektiğini düşünüyorum. Bu çok saçma… Otopark, sıkışan trafik, bozuk yollar konusunda eleştirebilirsiniz istediğiniz kadar Işıklar’ı ama üniversiteler suçlanabileceği bir mesele değil. Bu konuda belki onun başkalarını suçlaması eleştirilebilir. Kurumlar kendi bağımsızlıklarını ve çıkarlarını savunabilecek kadar güçlü olmak zorunda çünkü.
Üniversiteden önce Silivri’de yapılacak daha çok şey var. Hedef ve niyet olarak üniversite mevzusu yerel yönetimin başarılı girişimleri arasında haklı gururuyla yerini almalı. Planlara üniversite yerlerinin işlenmiş olması bile başlı başına geride bıraktığımız dönem için önemli bir kazanım.
Dahası için zamana ihtiyaç var. Onu da ne ileri ne de geri alma şansımız yok. Mevcut durumumuzu kabullenmekten başka yapacak bir şey de yok!