Sevginar Sali

Silivrili olma zamanı…

Geçtiğimiz hafta sonuna sürpriz bir haber ile giriş yaptık.

Kavaklı Mahallesi 3310 parselde bulunan 172 dönüm arazinin Resmi Gazetede yayınlanan karar, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzası ile Ethem Sancak'ın yeğeni Murat Sancak'ın sahibi olduğu Maxicells İlaç Sanayi Anonim Şirketine tahsisi gerçekleştirildi.

Murat Sancak 2017 yılında; SGK, Sağlık Bakanlığı ve Kızılay'la ‘plazmadan yerli ilaç üretme tesisi kurmak' için protokol imzaladığı; söz konusu ihale kapsamında Türkiye'de beş kan toplama merkezi kurulması gerekirken de üç yıllık süre zarfında hiçbir mesafe kat edilemediği de ortaya çıktı.

Silivri'den konuya ilişkin itirazlar CHP'den yükseldi…

Tahsis sürecine ilişkin “Peşkeş diyoruz çünkü; Kavaklı Mahalle'mizde arsa rayiç değerleri ortada iken mevcut yerin tahmini fiyatı yaklaşık 350 Milyon Türk Lirası olarak hesaplanmaktadır. Firmanın bir gecede çıkarılan kararname ile bu arazinin tahsisi için devletimize ödeyeceği para ise sadece sabit yatırım bedelinin binde biri kadardır. O da 4 Milyon 700 Bin Türk Lirası'na karşılık gelmektedir. Yani 345 Milyon 300 Bin Türk Lirası Sancak Grubuna “peşkeş” çekilmiştir” diyerek tepkilerini ileri süren CHP'liler, yerin 1/5000'lik planlarda ‘üniversite' ve ‘spor' alanı olarak yer almasının da sanayi yatırımı önünde engel teşkil etmesi gerektiği görüşünü kamuoyuyla paylaştı… Devamında maddi değerinden ziyade fonksiyonlarının dikkate alınması ve yatırım için farklı bir yerin seçilmesi gerektiği üzerinden görüşlerini paylaşmayı sürdürdüler.

Kararı yerel yönetici ve aktörlerin Resmi Gazeteden sıradan vatandaşlar gibi öğrenmesi meselenin diğer noksan tarafı.

‘Plazmadan yerli ilaç üretme tesisi kurmak' ülkemizin sağlık alanındaki yatırım ve çalışmaları açısından bir ‘devrim' olabilir, (hatta buna şu anda ne kadar çok ihtiyacımız olduğunu idrak ettiğimiz son derece hassas bir dönemden geçiyor olmamıza da kimsenin itirazı olma) ama bunu gerçekleştirecek firma ile yatırımcısının öncelikle kamuoyunda kendi algısını iyileştirmesi gerektiği de aşikar. Kızılay bu işi kendi yapacak olsa kaç kişi itiraz ederdi? Muhtemelen kimseden ses çıkmazdı hele böyle bir dönemde…

Ülke olarak söz konusu sağlık yatırımına ihtiyacımız var mı? Kesinlikle evet…

Maliyetinin 5 Milyar TL'yi bulacağı ifade ediliyor bizim ilçe olarak böyle bir yatırımla sağlanacak istihdama hayır demek gibi bir lüksümüz var mı? Yok tabi…

Konuyla ilgili paylaşımların altına yapılan yorumların önemli bir bölümü bundan duyulan memnuniyet ile alakalı. ‘Topraklarımız iktidar yanlılarına satıldı' da ikincisi ne yazık ki! Her ne kadar bir ‘satış' değil de ‘tahsis' söz konusu olsa da… İnsan ürkmesi hayvan ürkmesine benzemiyor…

Silivri'de çok daha uygun sanayi yatırım alanları varken Kavaklı'nın göbeğinde üniversite ve spor alanı için ayrılan yerlerde, (“Master planlar kesin değil bir niyet mektubudur” savunması ‘eğitim yatırımı umudu'nun yerine geçmekte pek işe yaramaz…) ısrar etmenin gereği var mı? Bence yok… Ama ‘var' diyenlerin kamuoyunu ikna çalışması yapması gerektiği ortada.

CHP'nin ileri sürdüğü mantıklı itiraz gerekçelerini siyaset çekişmesi için değil, Silivri ve tabi ki ülke çıkarlarımızın savunulması için değerlendirme sırası AK Parti ve MHP, İYİ Parti, Demokrat Parti ve diğer hepsinde hatta vatandaş olarak hepimizin omuzlarında.

Her zamankinden çok ortak akılla, dayanışma içinde gideceğimiz yolu inşa etme zorunluluğu içindeyiz.

Silivri'nin önünde önemli bir süreç var bu olay ışığında… Verilen kararın ‘yanlışlığından' ziyade ‘daha doğru' olanın alınmasına yol açabilir miyiz? Bunun sınavı duruyor önümüzde.

Kavga ve karşılıklı suçlamalar ile kaybedecek zamanımız yok, böyle ancak Silivri kaybeder. Silivri kaybederken hiç birimizin kazanacağı bir şey yok!

Silivri için ‘ortak bir masada', mantık çerçevesinde gündemdeki konuları değerlendirip herkesin elinden geleni yapma vaktidir. Şu veya bu partili, o veya bu meslekten, genç ya da çocuk, kadın ya da erkek değil sadece Silivrili olma zamanındaki gibi düşünüp, herkesi de böyle görün bir süre olur mu? Kavaklı olayı değil sadece önümüzdeki sıkıntılı günleri en az hasarla atlatabilmek için özellikle buna gayret edelim. Sonra mı? Bunu başardıktan sonra başka türlüsünün ne kadar gereksiz olduğuna herkesi ikna etmiş ve olmuş olacağız zaten : )

Sağlıkla kalın…

 

YORUM YAP