Ferhan Tezcan

Daum Kadıköy'e gelir mi?

1992 yılıydı. Stuttgart takımının başına dört yıl Köln ile Alman ligi Bundesliga'da başarı kazanmış genç hoca Daum getirilmişti. Daum 1953 yılında Doğu Almanya'nın Zwickau şehrinde dünyaya gelmiş ve futbol hayatını ise Batı Almanya'da geçirmişti.

 

Hocalıkta bayağı iyi gidiyordu. Stuttgart ile Avrupa kupalarında Leeds United ile oynayacaklardı. Stuttgart kendi sahasında 3-0 kazandı. İngiltere'deki rövanş ise 4-1 Leeds'in galibiyeti ile bitti.  Stuttgart bu sonuçla rakip sahada bir gol attığı için tur atlamıştı. Ancak maçın 82. dakikasında Daum sahaya dördüncü yabancı Smınac'ı sokmuş ve 3 yabancı sınırını delmişti.  3-0 Stuttgart hükmen yenik sayıldı. Bu kez tarafsız sahada bir maç daha yapılması kararlaştırıldı.

 

Barcelona'da oynanan maçı 2-1 Leeds kazanıp tur atladı. Bu Daum'da büyük hayal kırıklığı yarattı. Artık Stuttgart'tan ayrılmak istiyordu. Kapısını Gordon Milne ile yolları ayıran Beşiktaş çaldı. Beşiktaş ile çalışmaya başladıktan sonra Siyah Beyazlılara büyük heyecanlar yaşattı ve 1995 yılında Türkiye ligi şampiyonluğunu kazandı.

 

O zaman Şansal Büyüka ile birlikte Kanal D'ye transfer olmuştuk.  Sporda iddialı bir ekip vardı. Hele hele Beşiktaş'a bakan arkadaşımız Akın Sel bütün programların altını-üstüne getiriyordu. Beşiktaş takımını İstanbul'da oynadığı son lig maçından sonra tuttuğu gibi stüdyoya getirmişti.

 

Daum ile yardımcısı Koch'da yanlarındaydı. Nefis bir program olmuş ve bütün Beşiktaşlılar çok keyiflenmişlerdi. Gökhan'lar, Recep'ler, Rıza'lar kaleci Aumann'lar, Sverisson'lar, Ali'ler hepsi kadrodaydı.

 

1996'da Daum Türkiye defterini kapadı ve Bayer Leverkusen'in başına geçti. Bayer Leverkusen tarihinin en büyük başarılarına Daum ile ulaştı.  Daum'un bu yükselişi Almanya'da başını Franz Beckenbauer'in çektiği ve Uli Hoeness, Rummenigge gibi isimlerin yer aldığı Bayern Münih  ''Klan'' ına takılacaktı. 2000 Avrupa futbol şampiyonası sonrası Erıch Rıbbeck'in istifasından sonra Alman milli takımı için Christoph Daum masaya oturmuştu. İşte o Bayern'liler Daum'u   ''Kokain'' davasıyla masadan kaldırdılar.

 

FENERBAHÇE İLE BULUŞMASI

Daum'un Beşiktaş ile buluşması 2001 yılında oldu. Ancak Almanya'da açılan mahkemelere gitmek zorunda kalıyor ve kendini işine veremiyordu. Amerika'dan temiz raporu da almıştı. Ancak o sezon sonu Beşiktaş'tan ayrıldı.  Futbola küskünlüğü bir süre devam etti. Fenerbahçe başkanı Aziz Yıldırım futbola ve Fenerbahçe'ye çok düşkündü.  İlk kez Daum'u Fenerbahçe'nin başına getirdi.  Ve Daum ile tam üç yıl çalıştı. Sarı Lacivertli takımda birçok ilki gerçekleştirip ülkesine döndü.

 

Daum Türkiye'ye, Türkiye'de Daum'a alışmıştı. Fenerbahçe'nin İspanyol Milli takımı hocalığı da yapan Luis Aragones ile yıldızı bir türlü barışmamıştı. Azız Yıldırım takımın başına yine Daum'u getirmek istiyordu. 2009 -2010 sezonunda Aragones Türkiye'ye veda edince Daum'a bir kez daha Türkiye yolu gözüktü.

 

Daum geldikten sonra Fenerbahçe'de ''fantastik''  işlerde olmaya başladı. Ümit Özat hayatında ilk kez sol bek oynuyor, Aurelio ön libero görevi alıyordu. Tuncay Şanlı solaçık mevkiine geçmiş, de Souza Lugano 'nun yerleri de değişmişti.

Daum 'un hayatında Roland Koch gibi bir yardımcısı da vardı. Koch çok iyi bir kondisyoner ve scout uzmanıydı. Eğlenceliydi de. Özellikle Almanca bilenler iyi hatırlar. Daum ile Koch akşam saatlerinde yapılan dostluk sohbetlerinde ortalığı kırıp - geçirilirlerdi.

 

Daum 'un bir de oğlu vardı. Marcel Daum. Babası nasıl Türkiye benim ikinci vatanım diyorsa, oğlu da bir Türk kızı olan Filiz Kulak ile evlenmişti. O da Türkiye ye karşı büyük sempati besliyordu.

 

YİNE TÜRKİYE'YE DÖNÜŞ OLUR MU?

Daum Fenerbahçe'den sonra Almanya'ya döndü.  Sonra Romen milli takımın başına geçti.  Onu da sonlandırıp yine Almanya'da Köln'deki evine gitti. En son olarak 29 Ekim'de bütün Türkiye'nin Avrupa büyükelçiliklerinde yapılan kutlamalarda eşi ile birlikte Köln'deki konsoloslukta idi.  Daum gerçekten Türkleri çok seviyordu. Çünkü ona Almanlar gibi davranmayan bir Türk toplumu vardı. Çünkü Türkler Almanlar gibi ''Arrogant'' kendini beğenmiş değillerdi.

 

Daum bir yandan futbolla ilgisini sürdürüyor, bir yandan da Türkiye'ye yeniden dönmek için kalbini ortaya koyuyor. Aklında Fenerbahçe'nin olduğu kesin. Mesut Özil'le ilgili konuşmalarından da ortaya çıkan bu.

 

Fenerbahçe'de Erol Bulut sezonu tamamlar mı? Pek tahmin etmiyorum.  Emre Belözoğlu'da bu işi nereye kadar götürür onu da bilmiyorum.  Bildiğim tek şey Fenerbahçe'nin sakinliğe ve huzura olan ihtiyacı.

 

Bu Daum ile mi olur Daum'suz mu olur. Onu da gelecek günler bize gösterecek

 

NOT; Geçtiğimiz haftaki yazımda Hataylı iş adamlarından söz ederken Ahmet Kuseyrioğlu demiştim. O Mehmet Ali Kuseyrioğlu olacaktı.  Hem kendisinden hem de Hataylılardan özür dilerim. Özellikle de değerli dostum Prof. Dr. Ahmet Halefoğlu'ndan.

YORUM YAP