Cumhuriyet Halk Partisi Silivri İlçe Örgütü, ilçe kongresi sürecine girerken önümüzdeki dönemi şekillendirecek kırılgan bir virajda. Mevcut İlçe Başkanı İbrahim Kömür ile geçmiş dönem meclis üyesi Melih Yıldız arasında yaşanması beklenen yarış, sadece iki adayın değil, partideki çeşitli dinamiklerin, güç dengelerinin ve siyasi beklentilerin de testi olacak. Fakat bu sürecin en kritik halkası, belki de doğrudan aday olmayan ama tüm sürecin kaderini dolaylı olarak etkileyebilecek isim: Silivri Belediye Başkanı Bora Balcıoğlu.
Peki bu noktada Bora Balcıoğlu ne yapmalı?
TARAFSIZ KALIRSA NE OLUR?
Balcıoğlu'nun tarafsız kalması, kağıt üstünde “en doğru” tutum gibi görünse de pratikte bu pozisyonun getirisi kadar riski de var. Tarafsız kalan bir belediye başkanı, her iki tarafa da eşit mesafede durduğunu ifade eder; örgütün birleştirici figürü olmayı sürdürür. Fakat bu aynı zamanda, “liderlik boşluğu” algısı yaratabilir. Çünkü kongre süreçleri sadece sandık değil, yön belirleme anıdır. Tabanda aktif olan delegeler ve partililer, belediye başkanının işaretini ya da en azından fikirsel yönünü merak eder. Bu belirsizlik, zemin arayan grupları daha da bölünmeye açık hale getirebilir.
Tarafsızlık, yanlış anlaşılırsa kararsızlık gibi okunur. Dolayısıyla Bora Balcıoğlu “gölge etmeyeceğim” derken aslında sürece yön vermekten de uzak durursa, bu CHP Silivri'de iç motivasyonu dağınık bir kongreye neden olabilir.
KÖMÜR'DEN YANA TAVIR ALIRSA NE OLUR?
İbrahim Kömür, mevcut ilçe başkanı olarak “mevcut düzenin” temsilcisidir. Balcıoğlu ile adaylıkta, seçimde ve geçtiğimiz 1,5 yıl boyunca uyumlu bir ilişki yürüttükleri açık. Kömür'e verilecek açık destek, istikrar mesajı olarak algılanır ve belediye ile örgüt arasında kopukluk değil, devamlılık beklentisini pekiştirir. Ancak bu tavır, değişim isteyen, yerelde “daha güçlü örgüt” iddiasıyla hareket eden çevreler tarafından “statükonun dayatılması” gibi okunabilir. Parti içinde muhalif olarak konumlanan bazı kitleler bu durumdan rahatsızlık duyabilir. Bu da ileride belediyenin yürütme gücünü sahada yalnızlaştırabilir.
Balcıoğlu'nun ondan yana tavır almasına karşın Kömür'ün seçimi kaybetmesi Balcıoğlu için uzun vadede örgüt üzerinde hakimiyet kuramadığı ve ayriyeten yeni dönem İlçe Başkanı ile soğuk bir başlangıç yapmasına neden olur.
MELİH YILDIZ'DAN YANA TAVIR ALIRSA NE OLUR?
Melih Yıldız, CHP tabanında artık mücadeleci, dürüst ve gelecek vaat eden bir profil olarak bilinir. Balcıoğlu'nun Melih Yıldız'dan yana açık bir tavır alması, değişim rüzgarını arkasına alan bir dalgayı büyütebilir.
Ancak seçimi kazandığı takdirde 2029 yerel seçimlerinde örgüt içinde Balcıoğlu'na en yakın belediye başkan adayı rakibi olarak gösterilen Yıldız'ı kendi eliyle güçlendirmiş olur.
EN DOĞRU TAVIR NE OLMALI?
Bora Balcıoğlu için en doğru tutum, kamuoyuna açık bir tarafsızlık beyanı ile birlikte, içeride yönlendirici ama adil bir kolaylaştırıcı rol üstlenmek olur. Yani ne tamamen kenarda ne de açıkça taraf… “Ben belediye başkanıyım, tüm örgütle çalışmak zorundayım” çizgisi korunmalı.
Ancak perde arkasında hem Kömür hem Yıldız ile ayrı ayrı temaslarda bulunarak, seçim sürecinin yapıcı, kırıcı olmayan, birleştirici bir dilde geçmesi için mesai harcamalı. Süreç boyunca “benim ilçe başkanım bu olsun” değil, “CHP kazansın” duruşunu göstermeli.
Bu tavır, hem delegeler nezdinde ona duyulan güveni pekiştirir hem de olası sonuçlara karşı elini rahatlatır. Kazanan kim olursa olsun, Balcıoğlu partinin üst çatısında birleştirici lider rolünü korumuş olur.
SON SÖZ
CHP Silivri'de kongre, kişisel kazanımların değil, kurumsal birliğin önemsenmesi gereken bir süreçtir. Bora Balcıoğlu terazisine “güçlü ama baskıcı olmayan, etkili ama bölücü olmayan” liderliğini ortaya koyarsa, yalnız bugünü değil 2029'a giden yolunu da şekillendirmiş olur. Balcıoğlu şunu asla unutmamalı içinden çıktığı örgütün başkanını yüzde yüz belirleme şansı yok ama Belediye Başkanlığının başarısı tamamıyla kendi elinde.
İlçe kongresini kazanmak için Kömür'ün Balcıoğlu'nun desteğine ihtiyacı Yıldız'dan daha fazla. Kömür'ün aday olup kaybetmesi Yıldız'ın kuşkusuz ki doğru bir aday olması ile de açıklanabilir ancak Balcıoğlu iktidarına duyulan tepkinin de ilk kırılması açısından da muhakkak okunmalı.
Tarafgirliğin ya da kayıtsızlığın getireceği kırılmalar, ne bugün ne de yarın kimseye kazandırmaz. CHP'ye ne kaybettirdiğini 2004 ve 2019 yerel seçim sonuçları net bir şekilde ortaya koyuyor zaten.
