Adil Sirkecioğlu

Dik dur eğilme Silivri seninle


Muhtarlık için can veren bir milletin fertleri olarak, seçimleri kan dökülmeden tamamlamanın mutluluğunu yaşıyoruz. Bunca gerginlik katılımın yüksek olmasını sağlarken, sandık başındaki sakinliğimizle ne kadar öğünsek azdır. Bütün dünya ‘Gezi Olayları’yla birlikte bir iç savaş çıkmasını beklerken, 30 Mart’ta verdiğimiz demokrasi sınavıyla şoka girdi. Şapka çıkarıp, tebrik etmelerini beklemek saflık olur. Zorunlu verdikleri moladan sonra çok daha başka gerekçelerle başımıza çorap örmeye devam edecekler.
Bu seçimlerde Ak Parti, CHP, MHP, BDP ve diğerleri bildiğimiz kabul ettiğimiz gibi olduklarını gösterdiler hatta tekrarladılar. Cemaat diye adlandırdığımız sivil toplum kuruluşunun gerçek yüzünü ise ancak görmeye başladık. Eğitim işini iyi yapıyorlar, çocuklarımıza dini, imanı, vatan sevgisini öğretiyorlar. Bütün dünyada bize karşı sempati duyulmasına vesile oluyorlar, diye takdir ettiklerimizin hainlikleri fayda etmedi. Son bir çırpınışla Taksim çağrıları karşılık bulmadı. Önümüzdeki dönemde bütün kesimlerin ortak tavır koyacağına inanıyorum. Gökkubede hoş bir seda olarak kalacaklar inşaallah. Verilen görevi yerine getiremediği için Pensilvanya’dan da kovulmaları yakındır.
Ak Parti 2009 seçimlerindeki oy oranını artırarak güven tazeledi. Diktatörlük ve hırsızlık iddiaları beklenen etkiyi yapmadı. Rakipleri, muhalifleri mücadele tarzlarını gözden geçirip akıllı olmak zorundalar.
Benim merakım Kılıçdaroğlu ile Bahçeli’nin siyasete devam edip etmeyecekleri. Genel başkanlıkları süresince hiçbir başarı gösteremeyen iki lider haklı gerekçelerle vatanseverliklerine devam edecekler. Önümüzde Cumhurbaşkanlığı seçimleri var. Meydanı boş bırakmak olmaz. Sandıklar dolmasa da önemli değil, nasılsa meydanları dolduran kör kalabalıklar var. O kalabalıklara güvenerek bol keseden sallamak, tehit etmek, ip atmak kolay. Koltuk sevdası devam ettikçe, azalmadıkça gerisi teferruat oluyor.
Kılıçdaroğlu’ndan fazla oy alan Sarıgül, başbakanlığa uzanan dikenli yolda yürüyebilecek mi? Kapatmadığı partisine (hareketine) geri dönüp, Şişli Belediyesini perde arkasından yönetmeyi mi tercih edecek. Ne yaparsa yapsın Erdoğan’a hizmet etmeyi sürdürecek herhalde. Kendisine karşı çıkanlarla kavga edip CHP’yi bölmek hedefleri arasında olabilir mi merak ediyorum.
***
"Tahir Silivri’yi almadan gelme” emrini yerini getiremeyen Ak Parti başkan adayı seçim gecesini hüzünlü bir veda ile noktalamış. ‘Geçerken uğradığı’ Silivri’ye başkan olabilseydi fena olmayacaktı ama kısmet işte. Yüzsüzlük yapıp oyları artırdım deyip ikametgahını Silivri’ye taşıyabilirdi. Efendiliğini sonuna kadar muhafaza ettiği, centilmence yarıştığı için kutluyor, tebrik ediyorum. Şapka sallayarak seçim kazanan ekolden geldiği için, vitrini düzenleyen tezgahtarların kötü niyetini anlayamadı. Gözünü açmak, olumsuzlukları göstermek isteyenlere kırıldı, gönül koydu. Rapor yazma hakkı, yetkisi varsa ve de objektif olabilirse Silivri’ye iyilik yapmış olur. Aksi halde başkalarının yazacağı raporlar, Silivri’yi istenmez ilçe yapacak.
Bütün olumsuzluklara eskilerin gayretlerine, belden aşağı vurma niyetlerine ve saymaktan kendi adıma utanç duyduğum gelişmelere rağmen Işıklar’ın başarısını tarif edecek kelimeler bulmakta zorlanıyorum. ‘Eskiye rağbet olsa bitpazarına nur yağardı’ deyip, tüm eskileri kaleden aşağı attı. Parçalanmadan, boğulmadan kurtulup da belini doğrultabilecek çıkar mı zaman gösterecek. Belli bükülmüşler, felç geçirmişler destek olacak baston bulmakta çok zorlanacaklar. Son kozlarını oynadılar, hiç beklenmeyen insanları ihtiraslarına kurban ettiler. Bugün kurban olanlar, yarın kurban arayacaklar.
Işıklar’ın başarısını yazacakken, başarısızlığını isteyenlerin hikayesini yazmanın anlamı yok. Tüm kötülükler geride kaldı. İleriye bakmak lazım. Oy veren, vermeyen Silivri halkı Işıklar’ı kutluyor. Projelerinin çokluğuna rağmen fazla bir beklenti olmadığını belirtmeliyim. Hizmet yanında gönül almaya devam etsin yeter.
Gönüllerde taht kuracaktır. İddialı projelerin olmazlığı baştan satın alınmış durumda. Üniversite gelirse, yılan hikayesine dönen kültür merkezi yapılabilirse yeter de artar bile. Çok şey istedin diyenler kusura bakmasın, o kadar istek vatandaşlık beklentim.
Yerelde Işıklar, genelde Erdoğan mağdur duruma düşürüldüler. Dik durabildikleri için netice aldılar, kazandılar. Silivri halkı her ikisine de "Dik dur eğilme, Silivri seninle” mesajı verdi. Erdoğan’a iki saat içinde koşarak kucak açtı, Işıklar’ı başkan yaparak sahip çıktı.
Tüm sonuçlara saygı duyuyor, memleketimin geleceğinin esenlik olmasını diliyorum.

YORUM YAP