AK PARTİ ZİYARETİ
Şahsıma yapılmış bir ziyaret değildi böyle algılamak doğru olmaz. Ak Parti Silivri İlçe Başkanı Metin Karakaş’ın Hürhaber ile ilgili övgü dolu sözlerini dinledikçe, kendilerinden olmayan bir saffı kazanma çabasını çok bariz hissettim. “Bize güvenin, inanın” diyor Karakaş, samimiyetini adres gösterirken. Karşımızda duranların doğruyu söylediğine inanmak istiyor insan tabi. Ama o kadar hayal kırıklığı, kötülük gördükten sonra zor oluyor. Aklınıza koyduğunuz şeyi başarma yolunda engeller çok incitici olabiliyor. En kötüsü de insanın aklında hep fenalıklar kalıcı yer ediniyor. Yardım edenler, iyilik yapanlar unutuluyor engel olan ve kötülük edenlerin açtığı yaralar her daim kalıyor en ufak hareketle kanamaya hazır aklınız, yüreğinizde nöbet bekliyor.
Köşe yazarı bir kişidir. İnsanın görüşleri pek tabi değişir. Gazete de canlı bir yapı. Koşullar ve etkenler çerçevesinde yayın politikasında farklılık arz edebilir.
Ak Parti kaybettiği güveni kazandığı ölçüde Silivri üzerinde yeniden söz sahibi olacak. Metin Karakaş da bunun farkında. Hem kaybettiği safları hem de yenilerini partisine kazandırmaya odaklanmış. Genelde iktidar olmanın avantajı ile yerelde toparlanmak burası Silivri de olsa mümkün.
CHP’de her geçen gün özellikle yerel seçimlere yönelik adaylar artarken, Ak Parti teşkilat yapısını güçlendirme gayretini sürekli öne çıkartıyor. Bu da birilerinin kulağına küpe olsun!
ESNAFIN SESİ
Yöneticileri dinlemekten yönetilenlerin sesine kulak vermeyi ihmal ettik galiba. Oysa en sağlıklı değerlendirme her zaman için halktan geliyor. Yöneticiler ne yaptıklarını sanırsa sansın vatandaşın hizmetlerine ilişkin karar ve görüşü her daim belirleyici oluyor.
İktidar ile muhalefetin atışmasında siyaset doğru ve yanlışları ters düz edebilecek boyutlara gelebilirken, vatandaşın, küçük esnafın seçtiklerinden beklentileri Allah’ın selamıyla başlıyor. Bu bile yapılmayınca, yıllardır devam eden ilişkiler güç ve yetkiyle birlikte yerini kaçıran bakışlara, görmezden gelmelere terk edince her şey anlamını yitiriyor adeta.
Esnafın, vatandaşın görüşlerine gazetemiz her zaman açık. Sesinizi, beklentilerinizi aktarmayı sürdüreceğiz. Baskılar yerine herkesin fikrini özgürce ifade etmesi, hiç kuşku yok ki Silivri için yararlı olacak.
TOPRAK’TAN SERGİ AÇILIŞI
Silivri’nin tanınmış resim ve fotoğraf sanatçısı Emine Toprak, 11 Şubat 2011 tarihinde saat 13.00’da Artemis Marin Prencess Hotel Kumburgaz’da Silivri Best Fotoğrafçılığın katkılarıyla 17 Şubat 2010’a kadar devam edecek sergi açıyor.
MUTLU SENELER
Silivri Belediyesi CHP’li Meclis Üyesi Şener Yüksel’in doğum günü bugün. Kendisine sağlık, mutluluk ve başarılar diliyorum.
GÜZEL BİR HİKAYE
Yavuz Sultan Selim Han bu şiiri Şah İsmail’e yazmıştır.
Hikayesi şöyledir: Yavuz Sultan Selim Han şiire, edebiyata ve satranç oynamaya meraklı biridir. Aynı şekilde Şah İsmail’de de bu özellikler vardır. Sarayında ünlü şairleri barındırır ve çok iyi satranç oynar. Bunu bilen Yavuz şahın bu özelliğinden yararlanmak ister. Tebdili kıyafetle (gezgin bir abdal kılığında) şahın ülkesine gider. Hanlarda, Kervansaraylarda satranç oynayarak önüne geleni yener. Haber şaha ulaşır. Şah der ki “Çağırın bi de benimle oynasın”. Yavuz, Şah’ı da yener. Şah sinirlenir ve Yavuz’a der ki: “Sen edep nedir bilmez misin? Hiç şahlar mat edilir mi?” Elinin tersiyle Yavuz’a bir tokat atar. Şah’ın kızdığını anlayan Yavuz onu yücelten şiirler okumaya başlar. İşte şahın huzurundan ayrılırken de bu şiiri okur. Ancak Şah İsmail hala onun Yavuz Sultan Selim olduğunu anlamamıştır.
Yavuz yediği tokadın acısını unutmaz. Birkaç sene sonra Çaldıran’da Şah İsmail’i yener ve ona bir mektup gönderir. Mektupta o günkü tokadın acısını aldığını söyler ve ilave eder: “Atacaksan tokadı böyle atacaksın.”
Sanma şahım herkesi sen sadıkane yar olur
Herkesi sen dost mu sandın belki ol ağyar olur
Sadıkane belki ol alemde bir dildar olur
Yar olur ağyar olur dildar olur serdar olur
Yavuz Sultan Selim Han
GÜNÜMÜZ TÜRKÇESİ
Şahım herkesi sana sadık dost sanma
Herkesi sadık mı sandın? Belki o düşmandır
Belki o tüm dünyada söz geçen biridir
dost olabilir, düşman olabilir, sözü geçen olabilir, hükümdar olabilir
