Geçen gün Demokrat Parti İlçe Başkanı Halide Avlu uğradı. Gündemde ne var ne yok, sohbet ettik. Halide Hanım konuşurken bir yandan güncel konular gözümün önünden geçti... Türkiye genelindeki Millet İttifakı'nın 6'lı halinin Silivri'de epey eksik olduğunu fark ettim. Deva Partisi'nin Silivri'de İlçe Başkanı yok ama CHP ile İYİ Parti arasında çok ender DP, SP ve Gelecek Partisi'ni görebiliyoruz. İBB'nin son amatör kulüplere malzeme dağıtımında İYİ Parti ve CHP İlçe Başkanı vardı. Keza buğday tohumu verim tespit hasadında da yalnızca Bek ve Esen ile ekipleri hazır bulundu. İmamoğlu'nun son Seymen Programında da söz konusu ilçe başkanları var, Halide Avlu, Ümit Beyatlı, Kadir Tokalı yine yoktu. ‘16 Milyonun Belediye Başkanı' iddiası için kendi siyasi seçmen tabanında eşitliği, adaleti sağlayamamak artı puan saymaz. Mecliste grubu olan / olmayan partiler tarzında ittifak içinde bir ayrım yapılıyorsa dışardan şık görünmediği, iyi hissettirmediği de bilinsin.
YANGIN RİSKİNE DİKKAT
Bütün dünya, yüksek dereceler altında kavrulurken Türkiye de oldukça sıcak bir hava dalgasının etkisine girmeye hazırlanıyor. İçişleri Bakanlığı AFAD Başkanlığı, valiliklere “Orman Yangınlarına Karşı Alınacak Tedbirler” konulu genelge gönderdi. Genelgede, artacak sıcaklıklar nedeniyle Ağustos ayının son gününe kadar ormanlara girişler yasaklandı.
Tarımda da hasat zamanı. Yangına sebep olan, sigara izmariti, cam, şişe tarzında maddeleri gelişi güzel atmamanın yanı sıra gördüğümüz yerde toplamak gibi de bir sorumluluğumuz var unutmayın. Avrupa'da, geçen yıl gibi şimdi Türkiye'de de yüzlerce canlının, evlerin, köylerin küle döndüğünü çaresizce izledik. Yangın tehlikesi hiç de o kadar uzak değil.
Her insanın yaşadığı dünyayı korumak zorunluluğu var. Bunu sadece yetkililer ya da yangın durumunda itfaiyelere bırakamayız; sakın aklınızdan çıkarmayın.
TRAFİK KAZALARI
Gün geçmiyor ki yeni bir trafik kazasında gencecik ya da arkasında gözü yaşla ailesini bırakan yaşını almış da olsa insanlarımızı toprağa keder içinde vermeyelim. Salgının etkisinde yaşamımızda ciddi bir yer alan sağlık sorunları ve en kötüsü yeni kayıpların altından kalkmamız giderek zorlaşıyor. Araçlarda hızın ne kadar büyük bir tehlike olduğunu, emniyet kemerinin önemini unutmayın, çocuğunuza, eşinize dostunuza hatırlatın, tekrar tekrar anlatın.
Malum gündelik hayatın etkisini arttıran zorlukları altında, sıcaklarda trafikte seyreden araçların sürücülerinde meydana gelen dikkat dağınıklığı, tahammül azalmasını da mutlaka yolda hesaba katın.
Konu trafikten açılmışken; her gördüğümde kendimi hayret etmekten alamadığım bir mevzuyu belirtmeden geçemeyeceğim. Allah aşkına sağlı, sollu 2,5 metrelik kaldırımlar yapmak suretiyle Belediye Başkanımız size imkanlar oluşturmuşken neden ısrarla düdük gibi kalan araçlar için ayrılan yolda yürümeyi tercih ediyor bazı vatandaşlarımız? Yüreğim ağzıma geliyor. Dursan arkadaki araç anlamaz, senin acelen olmasa onun olur, korna çalsan bir türlü, çalmasan başka türlü. Kaldırım olan, hem de yolun daracık kaldığı bölgelerde, araçların manevra kabiliyeti sınırlı alanlarda herkesin beden ve ruh sağlığı için sevgili yayalar, kaldırımları kullanmaya özen gösterin olmaz mı! Şimdi yok ama okullar açıkken kaldırım yerine yolda yürüyüp çocuğunu trafiğin akış yönünde elinden tutanlara ayrıca ayar oluyorum. Çocuğu niye ekstra tehlikeye atıyorsunuz kendinizi atın hiç olmazsa!
Aynı şekilde araçlar da, araba ya da motosikletler yollardan gitsin kaldırımlarda macera aramasın! Sinyal vermeyi kendine zül gören sürücü arkadaşlar bu konuda hiç umudum yok ama girdiğiniz sokağın yön tabelasını kontrol edin bir zahmet. Tek yön olan daracık sokaklarda verilen sinir harplerinde kazanan falan olmuyor çünkü.
Hayatta da öyle ama trafikte ayrıca “kurallar çiğnenmek içindir” kafasının ömrü uzun olmuyor haberiniz olsun.
