Sevginar Sali

Bu AK Parti’yi sevdim : )

Uğradığını düşündüğü şey gerçekten haksızlık bile olsa nezaketi elden bırakmayan insanlara hayranlık duymaktan kendimi alıkoyamıyorum. Çünkü ben öyle durumlarda kolay olanı, çamura yatmayı tercih ediyorum. Her güçlü görünen karakterin güçlü zaafları olduğu gerçeğinden hareketle haftanın itirafı olarak kabul edin bunu da : ) Bizim meclis tartışmalarında büyük ölçüde belediye başkanımızın katkılarıyla olur bu iş ama defa Kutlu ortalığı karıştırdığını kabul etmeli, öyle bir laf kalabalığı içine giriliyor ki içinden çıkabilene aşk olsun. Zaten teknik konularda yetersiziz, akşamın beşinden sonra başlayan mecliste polemik uzayınca ipin ucu kaçıyor… Ya da biz kaçırıp, toparlayamadık; kabahatliyiz.
Kutlu'nun açıklamasından mevzunun ayrıntılarını okursunuz. Ben sadece eksikliğimizi düzeltme nezaketi karşısında mahcubiyetimi ifade etmek zorunda hissediyorum kendimi. Aynı şeyi istiyoruz, yer yer farklı savunduklarımız da var. Her birimizin konumu farklı, bir meseleye aynı açıdan bakmakta zorlanıyoruz. Bilgi donanımlarımız da farklı düzeylerde. Neden olduğumuz yanlış anlaşılma dolayısıyla özür diliyoruz.
Asansör denetimi konusunda verilen onay gibi Mimarlar ve Mühendisler Odası ile işbirliği hususunda da şahsen bir sakınca görmememle birlikte, AK Parti'nin tutumuna saygı duyuyorum. TMMO temsilcilerinin teknik hassasiyetleri ile sadece AK Partililerin canını sıkmadığı, yer yer CHP'li belediyeleri de zor duruma sürüklediklerini hatırlayın. Siyasi bir hamle midir? Evet olabilir. Ama siyaset eğer kamu çıkarları doğrultusunda hareket noktası çerçevesindeyse dışlanması değil sahip çıkılması gerekir. CHP'nin çevreci duyarlılığını hayata geçirmek için genel iktidar olmayı beklemek yerine yerelden bir dalga başlatma çabasına karşı çıkamıyorum.
Herkes her işi yapmasın. Bir işi bilenler ve hakkıyla yapsın!
Kutlu'nun nezaketi, evveliyatında Karakaş'ınkini de es geçemeyeceğim; bu çerçevede gelişen AK Parti'nin Silivri'deki siyasi hareketini daha çok sevdiğimi söyleyebilirim. Fikirlerin tartışıldığı, kamu çıkarlarının gözetildiği, düzeyli siyasetle Silivri'nin kazandıklarına paha biçmemiz imkansız.

ANLAR
Eğer, yeniden başlayabilseydim yaşamaya,
İkincisinde, daha çok hata yapardım.
Kusursuz olmaya çalışmaz, sırtüstü yatardım.
Neşeli olurdum, ilkinde olmadığım kadar,
Çok az şeyi ciddiyetle yapardım.
Temizlik sorun bile olmazdı asla.
Daha çok riske girerdim.
Seyahat ederdim daha fazla.
Daha çok güneş doğuşu izler,
Daha çok dağa tırmanır, daha çok nehirde yüzerdim.
Görmediğim birçok yere giderdim.
Dondurma yerdim doyasıya ve daha az bezelye.
Gerçek sorunlarım olurdu hayali olanların yerine.
Yaşamın her anını gerçek ve verimli kılan insanlardandım ben.
Yeniden başlayabilseydim eğer, yalnız mutlu anlarım olurdu.
Farkında mısınız bilmem. Yaşam budur zaten.
Anlar, sadece anlar. Siz de anı yaşayın.
Hiçbir yere yanında termometre, su, şemsiye ve paraşüt almadan,
Gitmeyen insanlardandım ben.
Yeniden başlayabilseydim eğer, hiçbir şey taşımazdım.
Eğer yeniden başlayabilseydim,
İlkbaharda pabuçlarımı fırlatır atardım.
Ve sonbahar bitene kadar yürürdüm çıplak ayaklarla.
Bilinmeyen yollar keşfeder, güneşin tadına varır,
Çocuklarla oynardım, bir şansım olsaydı eğer.
Ama işte 85′indeyim ve biliyorum…ÖLÜYORUM…                

Jorge Luis BORGES

YORUM YAP