Adil Sirkecioğlu

Başbakan Şahane, Danışma Bahane


Karakaş’ın İlçe Başkanlığındaki Silivri Ak Parti ikinci danışmama toplantısını Selimpaşa’da yaptı. Adı danışma meclisi olan toplantının, danışmama şekline döneceğini basının davet edildiğini öğrendiğimde anlamıştım. Belki ön konuşmalardan sonra basından müsaade istenir, konu esastan ele alınıp görüşülür umuduyla katıldım. Ne de olsa seçimlerde Silivri’yi dikkate almayan, kaybettikten sonra adım atmak istemeyen koskoca il başkanının katılımıyla gerçekleşiyordu…
Karakaş işin kolayını buldu. Ağır konukların katılımıyla hem görevini yapmış, hem de hatalarının gündeme getirilmesini engellemiş oluyor. Nereye kadar? Hatalarıyla mutlu ve mesut bir şekilde ilçe başkanlığının keyfini sürmesine itirazım yok ama olan Ak Parti’ye oluyor. Hatalarının altında ezildikçe silikleşen Karakaş’ın partiye de kendine de faydası kalmadı.
Toplantı Selimpaşa’da yapılmasına rağmen; bizzat Karakaş tarafından davet edilen eski Selimpaşa belediye başkanının katılmadığını belirtmeliyim. Yağcıoğullarından kimse yoktu. Destekleyicilerinden de hiç kimse gözüme çarpmadı. Işıklar’la birlikte yurtdışı gezisinden yeni dönen Ahmet Yağcıoğlu yorgunluğu üzerinden atamamış veya Ak Parti İl Başkanıyla birlikte gözükmeyi sakıncalı görmüş olabilir. Nedenlerini birlikte geziye katılan Ak Parti Meclis üyeleriyle paylaşmıştır herhalde.
İl Başkanının konuşmasındaki en vurucu cümle “Yaptığımız hizmetlerle kaybetmeyi hak etmedik” sözüydü. Sadece hizmetle seçim kazanılmadığını bilecek tecrübeye sahip olduğunu zannediyordum. Program gündemindeki Mahalle Başkanının konuşmasını “Genç ama gelecek vaat ediyor” övgüsüyle gönülleri fethetti. Aynı övgüyü kendi konuşması için yapamayacağım. Konuşmanın tamamına baktığımda gelecek (Silivri’ye) vaat etmiyor. Başbakanın çalışmalarını anlatan, ondan övgüyle bahsetmeyi amaçlayan bir konuşma istense, eminim salonda bulunanlar il başkanının pabucunu ters çevirirdi. Başbakana hak ettiği değeri vermek kadar, ona layık olabilmek için çalışmakta gerekir. Oy kullandığı sandıkta görevli bulunduramayan il başkanı görüntüsünden kurtulmak için yeterli çabayı göremedim.
Olur da il başkanı partililerinden düşüncelerini öğrenmek ister ve ben de söz alabilirsem yapmayı tasarladığım konuşmayı aşağıda arz edeceğim. Size ulaştırıp, ulaştırmamak; il yönetim kurulu üyelerine, ilçe yöneticilerine, maaşlı elemanlarınıza kalmış. Çok sonraları haberim olmadı mazeretine sığınıp ta, o konuda da hesap sormak zorunda bırakmayın beni. Değerli hazirun: Benden korkulanı yapmayacağım ve eski defterleri karıştırmayacağım. Gündemdeki konuya damdan girip il başkanını bilgilendirmeyi, şayet bilgisi dâhilinde ise faydalarını bizimle paylaşmasını isteyeceğim. Yine de kısa bir özet yapmak zorundayım.
2004 yerel seçimleri bütün Ak Parti üyelerinin kazanacağına inandıkları, azmettikleri ve netice aldıkları bir seçim olarak tarihteki yerini aldı. 2009 seçimlerini ise nasıl olsa kazanacağımız garanti denilerek Silivri Ak Parti üyelerinin düşüncelerini bile sormaya gerek duymadan yaşadık ve kaybettik. Aday belirlerken sormadık. Meclis üyelerini sıralarken sormadık. Netice “Kaybetmenin %40 sorumluluğu bende” diyen Karakaş’ı ilçe başkanı yaptık. Yine sormadan. Bu uygulamayla bir sonraki seçimin  % 60 sorumluluğunu il başkanı şimdiden sırtlanmış oldu.
Bizlere sorulmadan meclis üyesi yapılanlar; sizlere sormadan, izin almadan Işıklar’ın peşine takılıp yurtdışı gezilerine katılabiliyorlar. Aynı geziye katılmakta sakınca görmeyen Silivri Kaymakamı’nın (Selimpaşa’ya nakledilen) ricasını kıramamış olabilirler mi? Gelişmeleri ilgili ve yetkililerden öğrenebilirsiniz.
Benim merak ettiklerim:
Selimpaşa eski Belediye Başkanımız halen partimiz üyesi midir? Bahsi geçen geziye partimizi temsilen mi katılmıştır?
Yalçın Yönet – Lütfi Vardar – Osman Umuç meclis üyelerimiz böyle bir geziye katıldıkları, fayda sağladıkları için gurur duymamız mı gerekir? Aksi düşünülüyorsa böylesi bir vurdumduymazlık nasıl karşılık bulacaktır?
Bu konuda tam bir şaşkınlık yaşadığını düşündüğüm İlçe Başkanı Metin Karakaş’ın sırtı sıvazlanmaya devam edilecek midir?
Bu geziye katılıp; diğer tarafta görevdeki belediye başkanını zafiyetle, kelepçeyle demokrasi dışı uygulamalarla suçlamak ne derece tutarlıdır?
Son olarak geziye katılan Silivri Kaymakamı hakkında, görevini yerine getirmiştir dememiz mi gerekiyor?
Seçim kazandıran olarak sorma hakkım olduğunu düşünüyorum. Seçim kaybettiren olarak cevaplama mecburiyetini hissetmenizi bekliyorum. Aksi halde % 60 ağır gelecek.
Silivri’yi duymak istediğinizi söyleyenlerden, maaşlı memurlarınızdan aldığınız bilgilerle makamınızdan yönetmeye son verin. Silivri’yi emeği ve hizmeti geçenlerden, başarılı günler görmeyi bekleyenlerden, parti üyelerinden öğrenmeye çalışın. Tabi iyi bir il başkanı olma iddianız var ise.
Selimpaşa’ya geliş ve gidişinizde; Silivri listesine sizin kontenjanınızdan giren meclis üyesinin birlikte resim çektirebilmek için attığı taklalar dikkatinizi çekmiştir. Lütfen bu görüntü kirliliğine son verin. Bir sonraki seçimi sırf bu nedenle kaybedebiliriz. Parmağınızı şıklatsanız esas duruşunu göstereceğine eminim. Ne demiştik; % 60 ağır sorumluluk…
Danışmasız kalmayın, il başkanı kalın.

YORUM YAP