XXXXX

Alamet İ Farika

Dün yazdım... Silivri Yoğurdu lezzetli, tarihi, meşhur tamam ama... "Ünlü" değil...
Ankara Ticaret Odası, oturdu Ankara Patent Bürosu ile bir çalışma yaptı. Türkiye'nin "lezzet haritası"nı çıkardı. Türk Patent Enstitüsü de, bu yöresel ürünleri, tatları, yemekleri, "yöresel işaret" olarak kaydetti.
Bu, şu demek... Antalya kalkıp da "bizim isotumuz meşhur" diyemeyecek, Urfa'nın "höşmerime" sahip çıkamayacağı gibi... Adana Kebabı, Tekirdağ Köftesi, Bursa'nın iskenderi... Hepsi artık birer marka...
Adana'da kebap için mesela, Adana Ticaret Odası seferber oldu. İçeriğinden yapılışına kadar, madde madde tescillediler. Adana dışında bu ürünü, daha doğrusu bu markayı kullanandan da "telif hakkı" istediler. O yüzden çoğu restoranda, Adana Kebabı yerine, zırh kebabı, kıyma kebabı falan yazıyor menülerde artık. Eskiden menülerde Adana ile Urfa kardeşti, acılısı Adana, acısızı Urfa derdik. "Ne münasebet, Urfa'nın kebabı meşhur değil." dediler, onu da kaldırdılar. Benzer bir patentin peşine, iskender kebabı icad eden adamın sülalesi, Bursalı İskenderoğlu Ailesi de düştü ve aldı.
Maalesef Silivri, yoğurduna bu anlamda hiç sahip çıkmadı, böyle bir çalışma yapmadı.
Dün verdiğim listede mesela, Kandıra, Kanlıca, Çaycuma ve Sakarya, kendi isimleriyle yoğurdu tescillemişler.
Allah'tan Silifke de bu işi ihmal etmiş de, ehvan-ı şer'e yatıyoruz.
(Oysa ne gariptir ki, Silivri isminin marka hakkı alınmış. Silivri'de faaliyet gösteren bir mimara ait. Oysa il ve ilçe isimleri, kaymakamın ve valinin izni olmadan tescillenemez. Mimar, Silivri'nin ismini Kaymakam Ali Dursun zamanında kilitledi, yazdım, ses çıkaran olmadı. A.Mesut Demirkol geldi, yazdım, ilgilenmedi. Şimdi Salih Keser Bey umarım bu yazıyı okur ve ilgilenir.)
Önerim, Adana örneğinde olduğu gibi, Esnaf Odası'nın ve Silivri Belediyesi'nin bu konuya el atması, harekete geçmesidir.

Haberin devamı 21.10.2011 tarihli Hürhaber Gazetesi’nde…


YORUM YAP