2024'te veda hazırlığı içerisindeki Silivri gelişmelerine bir göz atalım…
Geçtiğimiz günler Silivri Emniyeti'nin her yıl düzenlediği Huzur Toplantısı gerçekleştirildi. En yoğun katılımlı toplantılardan biri oldu hatırladığım kadarıyla. Azalan suç oranları için Silivri'de çok kısa ancak oldukça etkili bir şekilde görev yapan artık Kağıthane Emniyet Müdürü olan Kıvanç Taşçı'ya bir teşekkür iletmek farz kanımca.
Toplantı çıkışında vatandaşlarımızın sıkıntılarını özgürce ifade edebildiklerinin yanı sıra bir vatandaşın “Oğlum 1 buçuk senedir Ezgi Şirketine iş başvurusunda bulunuyor. Bizim CV'mizi CHP Silivri İlçe Başkanı alıyor. İstihdam ofisi ne işe yarıyor, İlçe Başkanı neden bu işlerle uğraşıyor?” okkalı sitemi akıllarda kaldı kuşkusuz.
Bu ve benzeri olaylar Silivri'de CHP yerel iktidarına özel değil ne yazık ki! AK Parti ve MHP yerel iktidarlarında da yaşananlar farklı değildi. Türkiye genelinde durumun da bu şekilde olması ayrı bir içler acısı hal ayrıca.
Bu mesele özelinde birkaç kelam etmek gerekirse CHP İlçe ve Belediye ayağının tepkilerin bu denli ayyuka çıkma durumunu kontrol edemediğini eleştirebiliriz. Ama insanların tepkilerini yüzlerine her ortamda rahatça haykırabilme özgürlüğünü tanımalarını da takdir etmemiz gerekir.
Başkan Bora Balcıoğlu'nun “Biz kişiye göre iş vermiyoruz, işe göre eleman alıyoruz” sözü çok yerinde bir hamleydi. İnşallah uygulamada riayet ettiği kıstas olduğunu görür ve yaşarız da.
Liyakata önem veren kazanır, vermeyen kendi sonunu hazırlar. Bu arada olan ülkeye, Silivri'ye olmasın diye bunları konuşuyor, yazıyor çiziyoruz. Yoksa bireysel bir kayıp zarar mevzusu olsa o ancak kişinin kendisini ilgilendirir.
İLÇE BAŞKANLARI
2024'e veda ve 2025'e merhaba konsepti içinde CHP İlçe Başkanı İbrahim Kömür ve ardından MHP İlçe Başkanı Hakan Bakmaz ile Silivri Haber Ajansı Yusuf Eker arkadaşımızla kısa birer söyleşi gerçekleştirdik. Kömür, yılların siyasetçisi… E, 2024 yılı ile ilgili siyasi skor açısından da tarihi sonuçları döneminin yanına yazdırdı. Nitelik, donanım ve yaklaşımı ile koltuğunu ziyadesiyle dolduran bir isim. 2024 seçimlerinde zafer kazandığı MHP'li Volkan Yılmaz'ın mağlubiyetini yorumlarken ‘insanlara dokunma' faktörünün eksikliğini vurguladı. Tarihi başarıda imzası bulunmasına karşın parti içi başkanlığına muhalefetin sebebini de bulur inşallah.
MHP'ye gelecek olursak, temkinli bir süreç izleyen Hakan Bakmaz, teşkilat ağırlığı ve anlayışı ile dikkat çekiyor. Kendini de, davasını da savunacak belagata sahip. Görev sorumluluğu ilçede perde arkasında eleştiri aldığı pek çok konuyu bertaraf edecek nitelikte gibi görünüyor. Daha fazlası için yaşayıp göreceğiz.
Her iki ilçe başkanının masasında çoğunluğunu parti yayınları da olsa kitaplar, dergiler ve siyasi materyaller dikkatimi çekti. Okuyan, kendini geliştirmeyi önemseyen siyasetçilerin farkı her ikisinde de zaten açıkta belli oluyor.
‘FIRST LADY'
Ufak bir ‘fırst lady' paragrafı da açayım… Aleniyete dökülenler de oldu, fısıltı şeklinde dilden dile dolaşanlar da eksik olmuyor. Silivri Belediye Başkanı Bora Balcıoğlu'nun eşi Sena Hayriye Balcıoğlu hakkında konuşulanlardan söz ediyorum. Silivri Kadın Girişimciler Derneği'nin geleneksel yılbaşı programına katılan Hayriye Hanım, ortama beyazlar içinde giriş yaptıktan sonra kendisine ayrılan yere geçip oturmak yerine herkesin takdirini kazanan bir harekete imza attı. Pek çok usta siyasetçinin akıl edemediği basit ancak etkili bir halka ilişkiler hareketini incelikle yerine getirdi. Salonu baştan sonuna kadar dolaşarak bütün katılımcılarla tek tek tokalaştıktan sonra geçti yerine.
Garip bir huyum var ara nüksediyor… ‘Herkesin eleştirdiğini savunmak, herkesin savunduğuna kuşkuyla yaklaşmak' gibi. Hakkında üretilen söylentilerin etkisinde, önyargılı bir şekilde hareket ederek de belki izlememe rağmen geride bıraktığımız süreçte Hayriye Hanım'a bakınca ben toplum içinde kocasının yanında durmaya çalışan bir kadından ötesini göremedim. Bora Balcıoğlu Silivri'nin Belediye Başkanıdır her davranışı, kararı, söylemi eleştirilebilir. Eşinin siyasi değerlendirme kılıfı içine sokulmaya çalışılarak konuşulması basit bir dedikodudan öteye geçmez. Bunu yapanların da konumu malum olur…
Asıl mesele ve aktörlere odaklanmak en iyisi.
