Ahmet Yücegök

Silivri'den...

Meclisin ilk oturumu…
Gündemin tamamlanması sonrasında Başkanın bilgi paylaşma amacıyla CHP'li gençlerin sahilde yaptıkları seçim çalışması üzerine bilgi paylaşımı meclisi gerdi...
Haber, kamuoyuna “İmamoğlu'nun Sloganı Meclis'i gerdi” şeklinde yansıtıldı…
Oysa…
Gündem dışı bir konuşmaydı…
Oysa uzatılacak bir sorun değildi…
***
Haziran ayı ikinci oturumu Cuma günü...
Oturum ayni saatte yapıldı…
Gündemdeki maddeler komisyonlardan geldiği şekli ile kabul edildi…

KENTİN HAFIZASI...
Olay, Çayırdere Mahallemizde geçiyor…
Bir sokağın ismi değişiyor… Daha doğrusu değişmesi için Silivri Belediye Meclisinde, İstanbul Büyük Şehir Belediyesi'ne öneride bulunma kararı alınıyor…
İlk olarak…
Adı geçen sokak isimsiz değil. Sokağın ismi var…
Ha, Kimler önerdi? Neden değiştirilmek istendi, bilemiyorum…
Ben… Bir sokağın, bir mahallenin, bir caddenin isminin değiştirilmesini doğru bulmam. Çünkü, o isim koyulduğu günden bu yana kullanılmış. İnsanlar o isme alışmış…
İkincisi…
Değiştirilirken yaşayanlara sorulmadığı, bir kişinin dilekçesiyle yapıldığından, bana orada saygısızlık var gibi geliyor…
Bir de…
Değişiklik sonrasında, başta Tapu Dairesinde olmak bir çok resmi kurumda da değişikliğin kayıtlara geçmesi gerekeceğinden para kaybı da oluyor…
Son olarak…
O yerin ismi, o yörede yaşayanlarca uzun yıllar kullanılmışsa siz değiştirseniz de vatandaş o ismi kullanıyor. Tıpkı, eski ismi Istranca, yeni ismi Binkılıç olduğu gibi... Bölgede kime sorarsanız sorun ilk ifadesinde “Istranca” adını söylecektir…
Demem; “var olanı değiştirmek” doğru değil.
***
Belediye Meclislerinde belki en önemsiz gibi görünen bu “isimsiz yerlere isim koymak” basit gibi görünse de önemli…
O kentin sokağına,caddesine bir isim ve-rilecekse, o kentte yaşamış, bilinen adıyla kente emeği geçmiş, uluslararası alanda kenti temsil etmiş, yarışmalar kazanmış, ressam, heykeltıraş, müzik insanı, iyi bir usta, iyi bir üretici ismi gibi isimlerin isimleri ve-rilmeli…
Ha…
İsimlerin değişikliği doğru değil ama illa da değiştirilmesi gerekiyorsa yine de o mahallede, o belde de, o köyde yaşamışlardan, o yerleşim yerine ilk yerleşenlerin soyadları veya lakapları, yakınlarının da görüşü alınarak verilebilir. Veya, köyün ilk öğretmeni, ilk cami imamı gibi, gibi isimler koyulabilir…
Evet … O kentin hafızaları bunlar…

ÇEVREDEN...
Ulusal bir gazetede gördüm…
“Taş Ocakları Açılıyor”
Haberin başlığı böyle…
Haberin altına baktım…
Olay… Istranca Ormanları eteklerinde bir köyün sınırları içinde geçiyor…
Köylüler, bu girişimi, yaşamlarına bir saldırı olarak görüyor ve itiraz ediyorlar…
Bir de…
Bölge de, yaşayan kuşlar var…
Pankartlarda yazılanlardan okudum…
Köylüler onların yaşamını da düşünmüşler…
Düşünebiliyor musunuz?
Ve… O güzelim yerlere ocak açmak isteyenler…
Onlar ne düşünmüştür?
Onların aklından geçenler!
Hemen söyleyeyim…
Cüzdanlarıdır…
Ve… Olay, Silivri Çevre Derneği'nin kapsam alanı içinde…

GÖRÜLMÜŞ ŞEY DEĞİL...
Bir haber…
Haberin kaynağı…
Cumhur İttifakı'nın AKP'li İstanbul Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım…
“Sinekli ve Kurfallı'ya İstasyon Müjdesi”
Çok iyi bildiğim yerler…
Uzun yıllardır “yenilenecek” diye “kapatılan” kapalı tutulan iki tren istasyonları buralar…
Yeniden açacaklarmış!
AKP Silivri İlçe Başkanı Mutlu Bozoğlu bu haberi “müjdeli” haber olarak kamuoyu ile paylaşıyor…
Sanki yeni bir işmiş gibi Silivri kamuoyuna sunuyor…
Sinekli ve Kurfallı Tren İstasyonları, yüz yıldan fazladır kullanılan iki istasyın…
AKP İktidarı…
Hatta… Şimdi…
Cumhur İttifakı'nın İBB adayı Binali Yıldırım'ın Bakanlığı döneminde “yenileyeceğiz” diye kapatılmış olan istasyonlar bunlar…
Lüleburgaz Faciası ile açılmış olduğu zannedilen bir hatta kurulu iki istasyon…
Ve…
Hala da doğru dürüst çalışmayan bir hat...
Evet …
Yüz yıldan fazla çalışmış bu hatta , ilk defa bu iktidar döneminde “tren kazası” oluyor…
Kaza denilen bu cinayetin failleri hala bulunmadı…
Ve… Ayni gün, ayni sayfalarda Demokrat Parti Silivri İlçe Başkanı Halide Avlu'nun bu “müjdeli” habere yönelik itirazı…
“Yok ettiniz şimdi açacaklarmış!”
Ve CHP Silivri İlçe Başkanı Suna Göçengil'in konuya ilişkin demeci!
“Bu zamana kadar elinizi tutan mı vardı?”
Çalışan bir İstasyonu “yenileyeceğiz” diye kapat, onlarca yıldır yenileyeme sonra “müjde açıyoruz” de…
***
Bütün bunlar nedir?
Hemen söyleyeyim!
Bir defa… Halk arasında bilinen en güvenli seyahat aracıdır Tren…
O nedenle AKP iktidarı “yeniliyorum” diye kapatana dek bölge insanı bu yolu daha çok kullanıyordu…
Çünkü…
Hem güvenli hem rahattı…
Bu demiryolunu iyi bilenlerdenim…
Edirne'den İstanbul'a kadar Trakya'nın en fazla kullanılan kara ulaşım aracıydı…
Ta ki… AKP iktidar olana kadar...
Görülmüş şey değil …

GENEL SİYASET...
İstanbul'un seçilmiş ama mazbatası elinden alınmış Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu “Karadeniz Gezisi” sırasında tacize uğruyor…
Yanında aile fertleri olduğu halde taciz ediliyor…
Olay herkesin gözü önünde havaalanında gerçekleşiyor...
Nedeni ne olursa olsun yapılan çok büyük haksızlıktı...
Oradan geçmeye hakkı olup olmaması önemli değil…
Yanında eşi var, annesi var…
Ailesi var…
Belli ki hedefte İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanlığı seçimi var…
İmamoğlu'nun kamuoyundaki görüntüsünü sarsmak… Algı yaratmak…
Çok çirkin bir çalışma!
İnsani ölçüleri olmayan bir çalışma!
Yaptıranlar belli…
Yapanlar da belli…
***
Ekrem İmamoğlu'na yeteri kadar haksızlık yapıldı…
Demek… Yetmemiş… Umarım son olur…

TAPU VE ECRİMİSİL MESELESİ...
Tapu ve ecrimisil meselesinde hala TIK yok…

İŞÇİ SINIFININ TARİHİNDEN...
“15-16 Haziran Direnişi “
Türkiye İşçi Sınıfı tarihinin en büyük işçi direnişi…
Bundan tam (49) yıl önceydi…
Bu gün, pek çok yönüyle ders alınması gereken bir direniş… Geçmiş olsa da selamlıyorum...

YORUM YAP