XXXXX

Bağımsızlık özgürlüğün teminatıdır

Zafer Bayramı, 1922 yılında 26 Ağustos'ta başlayıp, 30 Ağustos'ta Dumlupınar'da Mustafa Kemal'in başkumandanlığında zaferle sonuçlanan Başkomutanlık Meydan Muharebesi'ni (Büyük Taarruz) anmak için kutlanan bayramdır, ülke topraklarımızın geri alındığı günü temsil eder.
Ulus devletlerin yok edilmesine yönelik yapılanlar ve oynanan oyunları görmemiz lazım. Görmekle de kalmayıp karşı koymamız şart. Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar'ın tarımı destekleme politikaları ve bu alanda üretimin ne kadar önemli olduğunu düşman işgalinden kurtuluşumuzu simgeleyen Zafer Bayramı'nda iyice düşünelim istedim.

 
TARIMIN DESTEKLENMESİ ŞART
Göçmen Hamamı – Ülkelerin, devletlerin yok edilmesi ve adım adım dünya hakimiyetine konulu kitabında bakın Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu, bu konuda neler yazıyor:
"Her ülke kendi tarımını destekliyor, çiftçisini koruyor. Aksi durumda tarımla uğraşan kesim serbest piyasa ile rekabet edemez ve yok olur. Tarımı desteklemek iki yönden faydalıdır. Birincisi, birkaç nesilden beri o topraklarda yaşayan o bölgeye bağlı insanlar birlikte bir yaşam geleneğini de nesiller boyunca taşır. Nüfus artmasıyla tarım üretiminin de artması gerektiğinden tarımla uğraşan kesim desteklenerek topraklarına bağlılıkları devam ettirilmelidir. İkincisi, kentlerde köyden kente göçün sebep olduğu çarpık kentleşme ve sorunları da engellemiş olur. İnsanların kendi topraklarında onurlu haysiyetli hayat sürmeleri sağlanmış olur. Tarımda etkinliğinin karşılığını alamayan çiftçiler bir süre sonra topraklarını ekmekten vazgeçiyorlar. Oysa nesiller oyuna öğrenilmiş olan geleneksel tarım yöntemlerinin unutulmaması gelecek için hayati önemdedir. İstediğimiz zaman şehirden gidip hadi tarım yapalım demek ile maalesef tarım mümkün olmuyor.
Tarım stratejik olarak önemlidir. Türkiye 2. Dünya Savaşı'nda Avrupa'yı besledi. Şimdi Türkiye'de buğday ve mısır ithalatı yapılır oldu. İMF dayatması ile buğday stoklarının düşürülmesi isteniyor. En ufak bir kıtlık veya savaş durumunda halkın hali nice olur.
Öncelikle tarım maliyetleri neden artıyor, o konuyu açmak doğru olur. Tarım yapacak topraklarımızın, suyunuz ve emeğiniz olduktan sonra tarımda en önemli iki unsur tohum ve petroldür. Gerçi artık tarımda kullanılacak su da ücretlendirileceğinden üretim maliyeti daha da artacaktır. Eskiden çiftçiler kendi tohumluklarını geleneksel yöntemleriyle elde ederlerdi. Dünyada dayatmalarla çiftçilere kısır tohumları kullanmaları neredeyse zorunlu hale geldi.
 
GIDA İTHALATINI
KÖRÜKLEMEK BÜYÜK HATA
Türkiye'deki tarım ve hayvancılık politikaları sanki tarım ve hayvancılığı kasıtlı olarak bitirmek için yapılıyor. Toprak satışlarının yabancılara serbest olmasıyla büyük tarım arazilerinin büyük şirketlerin satın (hatta bedavaya) aldığını duyuyorduk. Nevşehir'de çok büyük tarım arazileri sadece patates yetiştirmek için ekilebilir. Yabancı şirketin ne ekeceğine kimse karışamaz. Acı olan da ileride o toprakların sahibi olan köylülerin köle gibi karın tokluğuna çalışmak zorunda kalacağıdır.
Göz alabildiğine büyük tek ürün yetiştiriciliği tarlalara toprağa ve su kaynaklarına zarar veriyor. Yerli ahalinin kendi yiyeceğini yetiştireceği toprağa birle kalmıyor. Şeker kamışı tarlaları ardından sadece pirinç tarlaları Haiti'de toprağı ve halkı perişan etmiştir. Sadece muz yetiştiren muz cumhuriyetleri Guetemala, Nikaragua gibi ülkeler çok zarar görmüşlerdir. Kahve ve şeker Jamaika adasını bitirdi. Halkın ihtiyacı için buğday ve diğer ürünleri ekmesine izin verilmediği için Afrika'da kıtlık yaşanıyor.
İthalata gümrükte sıfır vergi uygulaması ile ithalat destekleniyor. İthal etmek yerli üretime darbedir. İthal olduğunda kendi yerli üreticimiz batar, işsizliği tetikler. Şehirler kalabalıklaşır, toplum yapısı bozulur, Kooperatiflerle küçük çiftçiler desteklenirse işsizlik engellenirken, gıda olarak dışa bağımlılığımız da azalır.”
***
İşte tüm bu gelişme ve tespitler ışığında Silivri Belediyesi'nin çok da üzerine vazife olmamasına rağmen tarımın geliştirilmesi için bölgemizde verdiği mücadele ayrıca takdire değer. Bilindiği gibi İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü de Seymen'de Tarım Meslek Lisesi açma gayreti içerisinde. Eğer pansiyon eksiği tamamlanır Bakanlık tarafından da kabul edilirse ilçemiz tarıma rehberlik edecek bir okula sahip olacak. Silivri Belediyesi'nin yaptığı iyi tarım uygulamaları, açılacak bu okul öğrencilerimiz tarafında da devam ettirilecek.
Ne kadar üretirsek o kadar dışa bağımlılığımız azalır. Ne kadar bağımsız olursak o kadar özgürüz demek!

YORUM YAP