Hüseyin Kuru

Yeni imar yönetmeliği ve arazi bankacılığı...

Bu hafta içinde basında çıkan bir habere göre 1 Ekim'den itibaren yürürlüğe girecek yeni imar yönetmeliği inşaat sektörünün uzun zamandır dile getirdiği taleplerle yeniden düzenlendi.
• Yönetmelik gereğince 22 Mayıs 2014 tarihinden önce yapı ruhsatı almaya yönelik olarak işlemlere başlanılmış olan ve bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce veya sonra yapılan yapı ruhsatı başvuruları 1 Ekim 2017 tarihine kadar sonuçlandırılmak kaydıyla, başvuru sahibinin talebine bağlı olarak, ilgili işlem tarihinde yürürlükte olan yönetmeliğin 30 Mayıs 2013 tarihi ve sonrasında yürürlükte olan hükümlerine göre neticelendirilecek.
• Bu yönetmeliğe göre stüdyo daireler inşa edilemeyecek.
• 1+1 daireler ve 28 metrekarelik evler yapılacak.
• Yeni tip konut projelerinde her dairenin net en az 12 m2 oturma alanı, 3 m2 banyo, 3.30 m2 mutfak veya pişirme yeri, 1.20 m2 tuvalet ve 9 m2 yatak odası bulunması zorunlu olacak.
• Yeni Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği ile teraslar artık ortak kullanım alanı olarak kabul edilecek. Havuz, bahçe düzenlemeleri terasa yapılabilecek.
• Eski uygulamada her katta, daireye özel kat bahçesi yapılabilirken yeni yönetmelikle ancak 2 katta bir kat bahçesi yapılabilecek. Ayrıca bu kat bahçeleri ortak alana dahil edilmiş olacak.
• İlgili idareler, imar planlarında açıklanmamış ve bu yönetmelikte yer almamış hususlarda, yapıların estetiği, rengi, çatı ve cephe kaplamasına yönelik kurallar koymaya, yapıların inşasında yöresel malzeme kullanılmasına ve yöresel mimarinin dikkate alınmasına ilişkin zorunluluk getirmeye de yetkilendirilecek.
• Yönetmelikle, özellik arz eden yapılarda inşaat ruhsatı beklenmeden kazı izin belgesi verilebilecek. Ancak kazı sahasında kazık, palplanş, istinat duvarı ve benzeri uygulamaların olması durumunda, bu yapıların projelerinin onaylanması ve ruhsatlandırılması zorunlu hale gelecek.
• Ayrıca özel mülkiyete tabi arsa ve binalarda, fenni mesuliyeti üstlenilmek, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumundan güvenlik sertifikası alınmak kaydıyla, yer seçim belgesiyle, ayrıca ruhsat alınmasına gerek kalmadan elektronik haberleşme istasyonu kurulabilecek.
• Ayrıca belediyeler yapılar hakkında kendi karar verebilecek. Buna göre yapıların estetiği, rengi, çatı katı ve cephe kaplamasına yönelik de yetkilendirilecek.
• Değiştirilen düzenlemelerin başında müktesep hak ve kentsel dönüşümde 2/3 hakkının devam etmesi geliyor. Müktesep hak konusu gayrimenkul sektörünün en büyük sıkıntılarından biriydi.
• 1 Ekim'de yürürlüğe girecek yönetmelikle, mevzuata uygun alınan inşaat ruhsatı ile yapılan projelerin, imar planı iptalleriyle akamete uğramasının önüne geçildi. Önceden kazanılmış olan hak, plan iptalleri olsa bile korunmaya devam edecek.
• Yapılan bu düzenlemeyle gerek yerli ve yabancı yatırımcılar gerekse de tüketiciler koruma altına alındı.
• Özellikle yabancı yatırımcı daha önce inşaat devam ederken plan değişikliği nedeniyle inşaat ruhsatının iptal edilmesinden korkuyordu. Yeni imar yönetmeliğinde bu konunun çözülmesiyle yabancı yatırımların da ivme kazanması bekleniyor.
***
Bu haberden hareketle yapılan bu düzenleme ile sektör önünü görecektir çünkü bir proje de misal otopark girişi ölçüsü belli iken, inşa sırasında yapılan mevzuat değişikliği sizin yaptığınız otoparkı geçersiz kılıyordu vs.
En azından yatırımcılar buna benzer konularda bir sürprizle karşılaşmayacak!
Haberin devamında yılda 500 bin konutun inşası yolunda da ciddi bir engel aşıldı.
Bu değişiklik önemli bir adım, hayırlı olsun.
***
Diğer bir haber konusu da arazi bankacılığı ile atıl tarım arazilerinin üretime kazandırılması ki Tarım sektörüyle ilgili önemli düzenlemeleri içeren yeni Orta Vadeli Program'a (OVP) göre, üretimde teknolojiye dayalı kapasitenin artırılması için "arazi bankacılığı" gibi modellerle atıl tarım arazileri üretime kazandırılacak.
2018-2020 dönemini kapsayan OVP'den derlediği bilgilere göre, Türkiye'nin Ar-Ge ve yenilik kapasitesinin büyütülmesi ve ülkenin küresel değer zincirinin üst basamaklarına yükseltmesi amacıyla bilgi ve iletişim teknolojileri, imalat sanayi, madencilik ve tarım başta olmak üzere çeşitli sektörlerde teknolojiye dayalı kapasitenin artırılması hedefleniyor.
Bu kapsamda tarımsal desteklerle üretim hedefleri, verimlilik ve çiftçi gelir dengesi gözetilerek yeniden düzenlenecek.
Su kullanımının etkinleştirilmesi amacıyla Su Kanunu çıkarılacak.
Büyük ölçekli tarımsal işletme modeline geçiş desteklenecek.
Tarımsal kredi ve hibelere ilişkin bürokratik işlemler azaltılacak, üst limitler artırılacak, tahsis süreleri kısaltılacak ve teminat sorunları hafifletilecek.
"Arazi bankacılığı" gibi modellerle atıl tarım arazileri üretime kazandırılacak.
Fransa'da faaliyet gösteren Arazi Geliştirme ve Kırsal Yerleşim Birliği (SAFER), "arazi bankacılığı" na ilişkin önemli bir örnek olarak gösterilirken birliğin, üretici örgütleri, meslek kuruluşları ve tarımla ilgili diğer tüzel kişiliklerin katılımıyla bölgesel ölçekte kurulan, kamu yararı kapsamında kar amacı gütmeksizin faaliyet
gösteren tüzel kişiliğe haiz bir kuruluş olduğuna işaret edildi.
SAFER'lerin teşkilat yapısı ve mevzuatına yer verilen raporda, bu kuruluşun görevinin, "Sahibi tarafından satışa sunulan toprakları satın alarak, tarımsal yapıları ıslah etmek, uygun işletmelerin topraklarını genişletmek, gerektiğinde toprağı ıslah ederek tarımsal üretimde kullanımını ve tarımla uğraşan topraksız çiftçilerin topraklandırılmasını sağlamak" olduğu belirtildi.

İyi haftalar...

YORUM YAP