Sevginar Sali

Farkında olmak...

Havanın da etkisiyle sabrımızın azaldığı, algımızın yorgun düştüğü dönemlerde size de iyi geleceğini düşündüğüm bir yazı, keyifle okumanız dileğiyle...
Bakalım ne kadar kendinizi, bizi ve ya ötekileştirdiklerinizi bulacaksınız içende : ))

***

“Buda bir köyden geçiyordu ve insanlar gelip onu aşağılayarak en söylenmeyecek şeyleri söylediler. Buda durdu, sessizce, dikkatle dinledi ve “Bana geldiğiniz için teşekkür ederim, ama acelem var bir sonraki köye gitmem gerekiyor, bugün size zaman ayıramayacağım yarın daha fazla zamanım olacak. Söylemek isteyip de sö...yleyemediğiniz bir şeyler kaldıysa Sizi yarın dinleyebilirim. Beni bugün için mazur görün” dedi.
İnsanlar inanamamışlardı. Bu adam tüm söyledikleri ağza alınmayacak şeylere bir tepki vermeden, sadece dinlemiş, cevap bile vermemişti.
"Bizi duymadın mı? Senin bunlara verecek cevabın yok mu?" diye sordular.
Buda dedi ki: “Bir yanıt istediysen geç kalmış durumdasın. On yıl önce gelseydin seni yanıtlayabilirdim. Ama on yıldır başkaları tarafından yönlendirilmeye son verdim. Artık köle değil, kendimin efendisiyim, kendime göre davranıyorum, başkasına göre değil kendi içsel ihtiyaçlarıma göre davranıyorum.
Beni bir şey yapmağa zorlayamazsın. Sen yapmak istediğini yaptın, kendini tatmin olmuş hissedebilirsin ama benim açımdan baktığında ben bunların hiçbirini üzerime almıyorum ve almadığım için de bir anlamları yok."
Buda devam etti... “Birisi yanan bir meşaleyi nehre atabilir, nehre ulaşana kadar meşale yanık kalır, nehre düştüğü anda ateş söner, nehir onu soğutur.
Ben nehir oldum. Bana küfür edersiniz onlar ateştir, bana ulaştıkları anda benim serinliğimde içinde ateş kaybolur, artık acıtmazlar.
Siz dikenleri atarsınız sessizliğime düşünce onlar çiçeğe dönüşür. Ben kendi yaradılışımın doğasından hareket ediyorum” der.

Kendiliğindenlik budur.
İki zıtlığın ortasında kalmak zihnin doğasıdır.
Zihinden uzaklaşıp zihnin tüm oyunlarına tanık olmadığın müddetçe, hiçbir zaman kararlı olamazsın.
Zihnin farkında ol, parlak tarafı, karanlık tarafı, doğru tarafı; hangi kutbu olursa olsun sadece farkında.
Bu farkındalıktan iki şey çıkacak: ilki zihin olmadığın ikincisi de farkındalığın -zihnin hiçbir zaman sahip olmadığı- bir kararlılığa sahip olduğu.
Zihin temelinde kararsızdır ve farkındalık da temelinde kararlılıktır. O halde farkındalıktan kaynaklanan her eylem tamdır, bütündür onda pişmanlık yoktur.
Sorumluluğu üstlen ve bunun da farkında ol.
Sorumlu ol çünkü, o zaman bir şey yapılabilir.
Sadece kendinle bir şey yapabilirsin yani kendinde gelişme yaşatabilirsin.
Dünyadaki başka kimseyi değiştiremezsin, sadece kendini değiştirebilirsin. Mümkün olan tek devrim budur.
Mümkün olan tek dönüşüm kişinin kendisinin olandır. Ama bu da yalnızca "sorumlu olduğumuzu" hissettiğimiz zaman düşünülebilir bir olgudur.”
* Alıntı

YORUM YAP