İhsan Özkes

Başbakana Dua

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Makedonya ziyaretinde Kalkandelen'de: "Anadolu'daki kardeşlerimiz kadar Rumeli'de, Balkanlar’da ve Kalkandelen'deki kardeşlerimin hayır duaları ile AK Parti’yi kurduk. Sizlerin hayır duaları ile 2002'de iktidarı devraldık" dedi. (30.09.2011)
AKP'den istifa eden Amasya milletvekili Hamza Albayrak "Dua ile iktidara geldik, şimdi beddualar başladı, bizimkiler çeşmeleri kuruttu, ırmaklar bile kurumaya başladı"demişti. (3 Mayıs 2007 Tempo Dergisi, 4 Mayıs 2007 Milliyet)
Bir şeyhin müritlerini Tayyip Erdoğan'a karşı kışkırttığı, günlerce "Kahhar Halkaları ve Tespihleri oluşturarak Tayyip Erdoğan'ın kahrı için beddua edildiği, bu cemaatin Başbakan Tayyip Erdoğan'a sürekli beddua ettikleri köşe yazıları ile tartışılmıştı. (02 Şubat 2005, Nuh Gönültaş, Dünden Bugüne Tercüman)
Türk Büro Sen Genel Başkanı Fahrettin Yokuş Zonguldak'ta 01 Eylül 2009'da verdiği iftar yemeğinde "Artık Başbakan Recep Tayyip Erdoğan iyice yoldan çıktı. Kendisine bol bol dua edin. Dua yetmezse beddua edin. Artık korku cumhuriyeti dönemi sona erecek"demişti.
MHP den istifa eden kaset mağduru MHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili adayı Bülent Didinmez'in emekli öğretmen eşi Yasemin Didinmez "Allah'ın kamerası her zaman açık. Eşime bu tuzağı kuranların da bu dünyada ve öbür dünyada kasetlerinin ortaya çıkması için gece-gündüz dua ediyorum. Başbakan Tayyip Erdoğan'ın makamına saygı duyuyorum. Ancak, bize yaşatılanların, bin katının Başbakan'a da yaşatılmasını diliyorum. Başbakan'a 24 saat beddua ediyorum" dedi. (17 / Mayıs / 2011)
Sayın Başbakan'a 09 Mart 2009'da Aydın Mitinginde "Allah cezanızı verecek" diye bağıran 14 yaşındaki ilköğretim okulu öğrencisi M.S.Ö. hakkında 14 - 28 ay hapis cezası ile dava açıldığı, M.S.Ö.'nün de "Başbakan ensemi sıktı" diye hastaneden rapor alıp dava açtığı haberlerini izlemiştik.
Kadıköy meydanında kurulan halk kürsüsünde mikrofonu alıp "Tüpümüz bitti. Banyo yapmaya arkadaşıma gidiyorum. Bu halde yaşıyoruz. Söylemek istediğim bir şey var: Tayyip, Allah belanı versin!" diye beddua eden vatandaşa hakaretten iki yıla kadar hapis istemiyle dava açıldığını öğrendik. (06 Kasım 2009, Radikal Gazetesi)
Derseniz ki: Bedevinin birisi Hazreti Muhammed'in gömleğini öyle çekti ki Peygamberimizin boynunda morluklar oluştu. "Ey Muhammed! Hakkımı ver, şu iki, devemi yükle. Çünkü ne kendi malından ne de babanın malından vermiyorsun" dedi. Hazreti Muhammed de: "Bu adama istediğini veriniz" buyurdu. (Ebu Davud, Edeb, 1; Nesei, Kasame, 24) Sakın ola ki, Başbakan İmam Hatip mezunudur. Peygamberi örnek alır, hoşgörülü davranır diye düşünerek özgür davranmaymız. Sonra iki yıla razı olursunuz da iki yılınız olur mu bilemem.
Ülkemizde her gün ortalama 8 kişi intihar ediyor. Evlere iş yerlerine hacizler geliyor. Boşanmalar artıyor. Şehit cenazeleri yürekleri yakıyor. Cinnet geçirenler, ailesinin ve kendisinin canına kıyanlar... Sayın Başbakan'ın haklarında dava açmasından kurtuluyorlar. Sayın Başbakan bunlardan davacı değil, kendisini eleştirenlerden davacı.
Kış mevsimine yaklaştığımız bu günlerde elektriğe ve doğalgaza zam yolda olduğuna göre vatandaşın tüpü daha çok bitecektir. Siz siz olun Sayın Başbakan'a tazminat ödeyecek sözler söylemeyiniz. Aksi halde varınızı yoğunuzu tazminat olarak Sayın Başbakan'a ödemek zorunda kalırsınız da tüpü hayal bile edemezsiniz. Ama "cezaevine girer, hiç değilse tüp derdinde olmam, devlet baba beni ısıtır" diyerek devletin şefkat ve merhametini cezaevinde bulmak isteyebilirsiniz.
Sayın Başbakan'ın "Toprağımızı satıyor" diyen Sayın Bahçeli'ye "Eline, diline dursun" diye beddua etmesine (21 Temmuz 2007) dava açıldı mı?
Eski Tarım Bakanı Sami Güçlü'nün 15 Kasım 2004'de Adana çiftçiler birliğindeki toplantıda çiftçilere "Gözünüzü toprak doyursun" diye beddua etmesine çiftçiler dava açtılar mı?
Yoksa başbakanlar ve bakanlar beddua etme yetkisine sahipler de halkın beddua etmesi mi suçtur? Dokunulmazlık zırhında olanlar isteği gibi dua ve beddua hakkına sahipler de, dokunulan halkın mı dua ve beddua etme özgürlüğü mü yoktur?

Haberin devamı 05.10.2011 tarihli Hürhaber Gazetesi’nde…


YORUM YAP