Başbakan Derhal Bop Eşbaşkanlığını Bırakmalı

Dış güçler adalet, eşitlik ve özgürlük getirmek iddiasıyla Irak’ı işgal etmişler ve orada kimyasal silahlar olduğunu söylemişlerdi. Kimyasal silah yalanı gün gibi ortaya çıktı. Irak’ta bugün adalet, eşitlik ve özgürlük sağlanamadığı gibi milyonlarca insan canından oldu. Kadınlar dul kaldı ve çoğu işgal ordularının tecavüzüne maruz kaldı. Irak fiilen üçe bölündü.
Şimdi ise Sayın Başbakan’ın Suriye ile savaş çıkarma çabaları, Türk ordusunu Suriye üzerine saldırtma tavırları gözlenmektedir. Gerekçe olarak, zulümlerin, haksızlıkların ve kanların dökülmesinin durdurulması gösterilmektedir.
İslam ülkelerinin her biri ayrı bir ülkedir. Sayın Başbakan da İslam dünyasının halifesi değildir. Sayın Başbakan önce ülkemizde barışı, adaleti, eşitliği, özgürlüğü ve hakça paylaşımı sağlamalıdır. Sayın Başbakan önce, şiddet ve terörün kol gezdiği, insan haklarının yerlerde süründüğü Türkiye’de akan kanı, adaletsizliği, yolsuzluğu, hırsızlığı ve yoksulluğu gidermelidir.
Kuran’daki savaş ve barış ayetleri incelendiğinde Suriye ile savaşın asla caiz olmadığı görülecektir.
Adı “barış” anlamındaki “İslam” olan dinimiz, sulhun (barışın) daima hayırlı olduğunu vurgular (4/Nisa, 128), “Ey iman edenler! Hep birden barışa giriniz” (2 / Bakara, 208), “Birbirinizle dövüşüp çekişmeyiniz, aksi halde felç olursunuz, gücünüz, kuvvetiniz yok olur” (8 / Enfal, 46), “Müminler ancak kardeştir, kardeşlerinizin arasını düzeltiniz” (49 / Hucurat, 10) buyurur.

Haberin devamı 29.12.2011 tarihli Hürhaber Gazetesi’nde…