Seçim kazandıran kampanyalarda en önemli konulardan biri vaat meselesidir… Hazır bizim aday adayları da ufaktan ufaktan bu konuya girmeye başlamışken, peşinen bununla ilgili gözetilmesi gereken kıstaslara değinmek yerinde olur.
***
"Yerel seçimler, adaylar arası bir vaat yarışıdır aynı zamanda. Vaat dediğiniz de bol keseden atılabilen bir şeydir. Belediye başkan adaylarının vaatleri arasında, üniversite açmak, il merkezi dışındaki askeri birliğin il sınırları içine taşınması ile ticaretin canlandırılması gibi merkezi hükümetin yetkileri içerisindeki konulara dahi rastlanır.
Her türlü, "İyi de kardeşim parayı nereden bulacaksın” sorusunun cevabı olduğu varsayılan "Yap-işlet-devret modeli” de aday vaatlerinin "gerçekçilik” subabı olarak sunulur. Öyle vaatler vardır ki projelendirilmesi için yıllar ve belediye bütçesini kat kat aşan finansman kaynağı gerekmektedir. Ne gam! "Biz vaadimizi yapalım da… Hem yap-işlet-devret modeliyle her şey mümkün!”
Vaatlerin en kötü tarafı, sahiplerini seçmenlerden daha çok etkileyebilmesidir. Bir adayın vaat denizinde boğulmaması önemlidir. Bu nedenle adayın vaatlerine eleştirel gözle bakılmalı ve seçmen ilgisini vaatler kadar, adayın bu vaatleri gerçekleştirebilme potansiyeline çevirmeyi gayret etmelidir. Çünkü asıl soru: ne yapılacağı değil, bunu kimin yapabileceğidir. Seçmen birbirine benzeyen vaatlere değil, adaylar arasında bu gibi vaatleri hayata geçirme potansiyeline en çok kimin sahip olduğuna bakmaktadır.”
Seçim Kazandıran
Kampanyalar/ Necati Özkan
SOKAK KÖPEKLERİ ŞİKÂYETİ
Her ne kadar onlarla birlikte yaşamanın imkânını bulmamız gerektiğini düşünsem de okul dönüşü çocukların peşine toplu halde havlayarak takılmaları durumunda yarattıkları korkuyu gördükten sonra müdahale gerektiğini söyleyebilirim. Belediye hamamı bölgesi ve cıvar sokaklarda korku salan grup halinde gezen sokak köpekleriyle ilgili Veteriner Müdürlüğünün ilgilenmesinde yarar var.
