Hüseyin Kuru

Pandemi sonrası emlak sektörü

Türkiye'deki gayrimenkul sektörü ve paydaşlarını buluşturan, kamu ve özel sektör iş birliğiyle sektörü daha ileriye götürmeye, küresel ekonomiye, dijital dönüşüme, gayrimenkulde sosyal etki ve şehirlere değinilen RE360 Gayrimenkul Buluşması geçtiğimiz günlerde MIPIM Stratejik partnerliğiyle, normalleşmeyle birlikte başlayan geçiş döneminin değerlendirildiği.. ve “Pandemiden Sonra Sektörü Ne Bekliyor?” başlığı altında konuşulan RE360 toplantısı başarıyla yapıldı.

                                                        ***

Bu toplantı sonucunda katılımcıların fikir, görüş ve tekliflerini sizlere notlar halinde sunmak istiyorum.. beyan edilen fikir ve görüşler istifade edilmesi adına bu köşeye aldık.

 

  • İnsanların merkezinde bulunduğu ve her yere 15 dakikada varılabilen 15 dakikalık şehirlerin yükselişi..
  • Artık akıllı kentlerin değil, aklını kullanan kentlerin gündemde olduğu..

 

Aslında konunun en önemli 2 başlığı burası.. çünkü İstanbul 50 km x 180 km bir şehir. Eğer merkezi akıl ulaşım hatları; deniz ulaşımı, metro, toplu taşıma, otoyollar vs. ve teknoloji doğru kullanılırsa ortada mesele kalmayacaktır.. devam edelim..

 

Prof. Carlos Moreno: “15 Dakikalık Şehirler ilham veriyor”

Dünyaca ünlü araştırmacı, Fransa'nın Paris IAE Panthéon Sorbonne Üniversitesi'nde profesör ve ETI (Girişimcilik, Alan, İnovasyon) Kürsüsü kurucusu ve bilim direktörü olarak görevde bulunan Carlos Moreno, günümüzde kentsel organizasyonun çok fazla zaman kaybettirdiğine ve kişilerin yaşam kalitesini düşürdüğüne vurgu yaparak, şehir planlamasının adil bir hayat, sağlık ve iklim konularını göz önünde bulundurarak yeni bir yaklaşım koyulması gerektiğini dile getirerek; “Covid-19 krizi, sıhhi niteliğe sahip sistemsel ve kentsel bir kriz olarak, şehirlerin gücünü ortaya koydu. Virüsün yayılmasının önüne geçmek için şehirleri sessizliğe gömmenin gerekmiş olması, şehir planlamamızı yakınlığın getirdiği ekonomik, ekolojik ve toplumsal değeri öncelikli kılacak şekilde yeniden düşünmemiz gerektiğini gösteriyor” şeklinde konuşan Carlos Moreno, sözlerini şu şekilde sürdürdü:

”Kısa vadede Covid-19 ile, uzun vadede ise iklim değişikliğiyle yüzleşebilmek için kentsel yaşam tarzımızda köklü değişiklikler yapacağız. Şehrimizde yapılan uzun yolculukları ve bunlarla ilişkili yoğunlukları yeniden düşünmemiz gerekiyor. Şehirlerimizin tek ihtisaslı odak noktalarını tekrar gözden geçirip, çok merkezli şehirlere ivme kazandırmamız gerekiyor. Yüzümüzü çok kutuplu ve çok işlevli bir şehre dönmeliyiz. Bu yeni ve çok merkezli şehri ortaya çıkarmak için yürüyerek veya bisikletle en fazla 10-15 dakikalık mesafede bulunacak temel ve yerel hizmetlere kapsamlı erişimi öncelikli kılmalıyız. Bunu Paris'te yakınlıkların şehri, “15-Dakikalık Şehir” olarak adlandırdık.” 

 

 

 

Normalleşmenin Yol Haritası..

“Dünyanın Farklı Şehirleri Anlatıyor: aşılamayla koronavirüs salgınının yayılma kabiliyetini sınırlandırabilmiş ve normale dönüş adımlarını belirlemiş 3 şehirden

Londra, Singapur ve Seul örneklerinin aktarıldığı oturumda;

Bu sürecin kentleri de insanları da etkilediğine dikkat çeken Londra Enfield Belediye Konsey Lideri Nesil Çalışkan, kendilerinin de belediye meclisi olarak bu çerçeve de pek çok konuyla ilgilendiklerine vurgu yaptı. Çalışkan, “Son bir yıl içerisinde yasal sorumluluklarımız altında yaşarken işimizi de devam ettirmek zorundaydık. İnsanlara uygun fiyatla konut sunmak, koruma sağlamak gibi sorumluluklarımız var. Özel yeşil alan yaratmanın önemini de bu süreçte gördük. Bu süreçte yerel yönetimlerin önemi daha iyi anlaşıldı. Merkezi yönetimden gelecek verileri bekleyemezdik. Yaşam kalitesini yükseltmek esastır ve programlar buna bağlı olarak yapılıyor. Kısıtlamaları da yavaş yavaş kaldırıyoruz. Sanat, tiyatro gibi sektörler bu süreçten çok fazla etkilendi. Bununla birlikte elbette emlak sektörü de etkilendi”.. Londra'da ev ihtiyacının çok fazla olduğuna fakat bunun için yeterli yer bulunmadığına dikkat çekilerek “Maliyetler bu süreçte çok arttı. Konut fiyat değerlemeleri sürekli güncelleniyor”.

 

Singapur bir pandemi hazırlık planına sahipti..

Singapur'dan DP Architect Direktörü Hui Min Chan, yaptığı açıklamasında “Singapur bir pandemi hazırlık planına sahipti. Pandemi duyurulmadan önce buna yönelik planlarımız mevcuttu. İnşaat sektörü üzerindeki etkiler de var, buraya giden çalışanlar ciddi oranda takip ediliyor. Yüksek miktarda bir dijitalleşme süreci de söz konusu. Sürdürülebilir yaşam ve yeşil bir vatandaşlık konsepti çerçevesinde doğal kaynakların kullanımı konusunda bireyleri bilinçlendirme hedefimiz var. 2030 yılına hedef koyduğumuz karbon azaltma hedefleri var. Enerji maliyetlerini azaltacağımız bir sistem üzerinde de çalışmalarımız var” açıklamasını yaptı.

                                              

Pandemiyle birlikte şehir merkezi kavramı ortadan kalktı.. 

Seul'den Şehir Plancısı, Şehir Fütiristi ve Mimar Edward Yang, Kovid-19 salgını sürecinde artık şehir merkezi kavramının ortadan kalktığının altını çizerek, insanların pandemide konutlarında daha fazla vakit geçirmesinin şehir kavramında da değişiklikler yarattığı belirterek; “Değişimlerden etkilenen bir kesim de genç nesil. İnsanlar artık evlerinde daha çok zaman geçiriyor. Kentsel alanlar boşalıyor. Tüm alışılmış faaliyetler etkileniyor. Güney Kore'de kentsel yaşamda evde kalmanın etkisini görmüş olduk. Biz sadece insanların sağlık verilerini değil diğer verilerini de inceliyoruz. Yaptıklarımızın insanları değil veri izlemek olduğunu düşünüyorum” dedi. Gerçek dünya ile dijital dünyanın farklı düşünülmemesi gerektiğine vurgu yapan Yang, “Şehri dijital bir ortam gibi yönetiyoruz. Hem fiziksel hem de dijital dünyamızı aynı güzellikle koruyoruz” şeklinde konuştu.

Emlak sektöründe kendilerini önemli problemlerin beklediğine dikkat çeken Yang, “Bugüne kadarki emlak sektörü planları, yüksek yoğunluklu planlardı. Bugün arazi kullanım planı ve yoğunluğu dengelemek önem kazandı” şeklinde konuştu. Yang, “Böyle bir salgında şehir merkezi kavramı kalmıyor. Pandemi sürecinde zaten şehir merkezindeki her şeyi kapatıyoruz” diye konuştu.

“Ancak bu sayede yeni kentsel planları hayata geçirebiliriz. Emlak tarafında satın alma pratikleri de değişti. Ticari alanlar ve konut alanlarının yeni bir ticari anlayışla tasarlanması lazım. Dünya nüfusunun yüzde 90'i kentlerde yaşar ve yeni bir salgın çıkarsa ne yapacağız? Bunu şimdiden düşünmek gerekiyor.” 

Gelecek için umudunun çok olduğuna, sosyal konutların önemli hale geldiğine, dijital dönüşüm ile ekosistemin beraber beslendiği günlere gelindiğine dikkat çekti.

                                                        ***

“Türkiye'nin yurtdışında tanıtımını yapma hedefiyle yol alıyoruz” 

Filippo Rean, Reed MIDEM, Gayrimenkul Bölüm Direktörü: “Avrupa'da büyük yatırımcılar gayrimenkule döndü”.. aşılamanın hızlanmasıyla kıta Avrupası'ndaki işlerin olumlu olarak değiştiğini söyledi. “Bu dönüşümde mega şehirlerin nasıl değişeceği tartışılırken, kurumsal yatırımcı tarafında inanılmaz yükseliş var. Büyük gruplar yatırım yapmaya başladı. Özellikle Avrupa kıtasında büyük yatırımcılar gayrimenkule yatırım yapıyor ve bunu yeni kuşağın beklentileri konusunda gerçekleştiriyor” dedi.

                                                        ***

“Basit tutmak” yerine “karmaşık tutmak” 

“Geleceği Hızlandıran Pandemi, Sektörde Nasıl Bir Dijital Dönüşüme Neden Oldu” isimli oturumda Alvise Simondetti (Global Lider, ARUP Explores) dünya salgının sağlık, sosyal yaşam ve ekonomi alanlarında verdiği hasarları atlatmak için çalışırken; sektörümüzün toplumu ve bireyleri iyileştirecek mekanları yaratmadaki hayati rolünün altını çizdi. Alvise Simondetti binaların dijital şekilde inşa edilmesinden, insan becerilerinin yerine geçen gelişmelere, 1954 yılında yapılan Llyod's of London'ın restorasyonundan, üretim için tasarımdan ve “basit tutmak” yerine “karmaşık tutmaktan” bahsetti ve geleceğe yolculuğa çıkardı.

“Mimarlık, Mühendislik ve İnşaat sektörlerinde dijital dönüşüm 2019 yılında halihazırda devam ediyordu ve bu sürecin tamamlanmasının coğrafya ve sektöre bağlı olarak on yıldan uzun süreceği tahmin ediliyordu. Pandemi başlayınca ve toplum kapanmak zorunda kalınca bu dönüşüm de hız kazandı. Alışveriş online ortama kayınca ve dünyanın dört bir yanındaki devletler kararlarını “veriyi takip ederek” almaya başlayınca, Mimarlık, Mühendislik ve İnşaat sektörünün de dönüşümünü hızlandırması zorunluluk haline geldi. Bu dönüşümün üç unsurunu, bir tasarımcının perspektifinden sunmak istiyorum: Veriyle, dijital fabrikasyonla ve dijital operasyonlarla tasarlamak ve karar almak. Bu unsurların her biri, kapanma sebebiyle hız kazanan en iyi uygulamaların yakın dönemden örnekleriyle zenginleşecek ve topluma pandemi sonrasında da faydalar sağlayacaktır.” 

 

Finans kaynağına ulaştıran yeni anahtarlar:

Çevreye etki-Sosyal etki-Yönetişim ESG (Environmental-Social- Governance) (Türkçe açılımı; Çevreye etki-Sosyal etki-Yönetişim) gelişmiş ülkelerde son zamanlarda hayata geçirilen bir değerleme kriteri oldu. Artık kuruluşların performansları bu üç unsurda ne durumda olduklarına bakılarak derecelendiriliyor ve kredi alabilmeleri, yatırım alabilmeleri bu derecelendirmenin neticesindeki notlarına bağlı olarak olumlu veya olumsuz şekilde oluyor. ULI tarafından ESG'nin Sosyal Etki konusuna nasıl yaklaşımda bulunulması ve değerlendirilmesiyle ilgili geniş bir çalışma gerçekleştirdi ve bu çalışmaya ait neticeleri raporladı. 

ESG'ye uyumun genel standart olacağına dikkat çeken Didem Erendil, yeşil mutabakatın önemli olduğunu da vurguladı ve “Pek çok kurum ve kuruluş sinerji içinde olmalı. Hedef 2030'da doğayı kirletmeyen, bütün toplum için nitelikli kentsel alanlar yaratmak olmalıdır. Kamusal alanı yaratılarak belli sosyal faydalar yaratılıyor. Site tarzı gettolaşma yerine bu tarz çalışma yoluna gidiliyor. Dolayısıyla artık ESG ve sosyal fayda planlanarak kullanılacak, yeşil kredilere ve finansmana daha kolay ve ucuza erişim sağlayacak.”  

 

“Yaşam alanları yaratmada gelişmeliyiz”

Urbanalytic Limited Kurucu Ortağı Bilge Turcan ise, yalnızca projenin tamamlanma zamanına değil, 5 sene sonraki durumunun dikkat alınmasının gerekli olduğunu vurguladı. “10-15 yıl sonra kullanıcılar hala bizim düşündüğümüz gibi mi kullanacak belediyeye nasıl bir yük bindirecek.. ESG son 10 yıldır hayatımızda. Sürekli konuyla ilgili mevzuatları ekleniyor ve her geçen yıl katılaşıyor. Dolayısıyla bütün toplum için yaşam alanları yaratma konusunda geliştiricilerin kendini geliştirmesi gerekiyor” dedi.

 

Sektörün Pandemi Performansı ve Geleceği 

  • Alkaş/Han Spaces Yönetim Kurulu Başkanı Avi Alkaş, “Pandeminin ardından normalleşmeye girdiğimiz dönemdeyiz. Dijital platformlar iyice hayatımıza girdi. Dijital platformların sektörü canlandırmak için katkılarını, gayrimenkulde teknolojinin geleceğini masaya yatırıyoruz” diye konuştu.
  • Hepsiemlak CEO'su Zeynep Tandoğan, koronavirüs salgınıyla beraber konutlara çekildiğimizi, konutlardan çalışmaya alıştığımızı, başlardaki dengeyi koruma çabasının artık yerleştiğini; bu sürece de sonuna gelmek üzere olunduğuna vurgu yaptı ve şunları söyledi:

“Hız, kolaylık ve deneyim yaratmak bizim için anahtar kelimeler. Pandemi dijitalleşmeyi çok hızlandırdı. Biz de işimizi büyüttük, yeni teknolojiler ekledik. Teknolojik dönüşümümüzü pandemiyle iyice hızlandırdık.”

                                                        ***

“Dijitalleşmenin geleceğini planlamalıyız…”

Gelecekte teknoloji ve inovasyonun iş dünyasının ana gündem maddesi haline geleceğine dikkat çeken FİBA CP CEO'su ve Yönetim Kurulu Üyesi Yurdaer Kahraman, teknolojinin geçen her günde ivmesini yükselterek hayatımızın vazgeçilmezi olduğunavurgu yapıyor. Kahraman, "Hayatımız teknoloji ile kolaylaştı, hızlandı ve tahmin edemeyeceğimiz kadar esnek bir hale geldi. Şimdi içinde bulunduğumuz normalleşme döneminde dijitalleşmenin geleceğini planlamamız, teknoloji ile barışık yeni iş dünyasının kurallarını netleştirmemiz gerekiyor. Sektörümüzün bu konuda alacağı uzun bir yol var. FİBA CP olarak Türkiye'nin önde gelen ticari gayrimenkul yatırımcılarından biriyiz ve dijital ekonomiye teknolojik dönüşüme büyük önem veriyoruz. Bu anlamda geçtiğimiz günlerde sektörümüzde bir ilki gerçekleştirdik. FİBA CP'nin bütün departmanlarına Robotik Süreç Optimizasyonu'nu entegre ederek süreçlerimizi 7/24 yönetilebilir hale getirdik. Bu teknolojik atılımın, hizmetlerimizi en yüksek verimlilik seviyesine yaklaştırmada önemli bir adım olduğunu düşünüyorum" açıklamasında bulundu. 

                                                        ***

İyi haftalar..

YORUM YAP