SOSYOLOG - Aleyna Çalış

Yaşlılık ve cinsellik

Yaşlılık; Dünya Sağlık Örgütü'ne göre 65 yaş üzeri birey yaşlı olarak kabul edilmektedir. Ancak yaşlı nüfus oranı olan ülkelerde, bu sınır 60 yaş olarak kabul edilebilmektedir.

Cinsel sağlık; yaşam kalitesini etkileyen, benlik saygısını artıran önemli bir faktördür. Her iki cinsiyet içinde cinsellik, normal sağlıklı şartlarda nitelik ve nicelik olarak azalsa bile 80'li yaşlara kadar devam edebilir. Dolayısıyla ilerleyen yaş ile birlikte kadın ve erkekte fizyolojik değişiklikler olmaktadır. Bu fizyolojik değişiklikler; disparoni, cinsel ilişki esnasında kanama, uterus hacminde azalma, meme bezlerinde atrofi meydana gelmektedir. Ayrıca pelvik kasların zayıflamasına bağlı olarak posterior üretro-vezikal açının bozulması stres inkontinans sıklığını da artırmaktadır. Bununla birlikte vajina asit sekresyonunda azalmaya bağlı enfeksiyon insidansında artış, östrojen üretiminin azalmasına bağlı artmış irritabilite, labilite, uyku bozuklukları vb. duygusal değişiklikler görülebilir.

Erkeklerde; 50-70 yaş arası dönem andropoz gelişim dönemidir. Bu dönemde sıklıkla; beden imajında bozulma, cinsel fonksiyon bozukluğu ve aktivite intoleransına bağlı olarak cinsel yaşamda değişiklikler yaşanmaktadır.

Kadınlarda ise; menopoz döneminde hormonal aktivitede azalmanın klinik bulguları anlamlı derecede etkilediği bilinmektedir.

Yaşlılık döneminde cinsel statü ve güç kaybı korkusu yaşlıları etkileyen kültürel bir özelliktir. Bireyin kültürel kimliği ve özellikleri ile cinsel kimliği ve işlevleri birbirini tamamlamaktadır. Erkeklerde cinsel enerji ve roller erkeklikle eş anlamlı olabilmekte ve çoğunda erkeklik cinsel enerjiyi ifade etmektedir. Bakım evlerinde yaşayan yaşlılardaki cinsel ilişkiyi belirleyen bir çalışmada, dokunma ve öpme eylemi en çok istenen cinsel alaka olduğu, masturbasyon ya da cinsel ilişkinin gerekliliğinin ise önemsenmediği belirtilmiştir. İleri yaşlarda sağlıklı cinsellik birlikte zaman geçirme, paylaşma, rahatlama şeklinde yaşanabilir. Yaşanan hazza yönelik birbirlerini keşfetme olarak devam eden cinsel yaşam, birlikte olma gibi olumlu duygularla daha sağlıklı hale gelebilir. Ancak yaşlılıkta yalnız kalmış  bireylerde yalnızlık duygusu, sosyal izolasyon, dışa yansıyan abartılı cinsel tepkiler de görülebilmektedir.

Yaşlı kesimin cinsel çekimi ifadesi utanç verici olarak nitelenebilmekte, sosyal açıdan yaşlı kesimin cinsel imajları dikkate alınmamaktadır. Bu olumsuz tutum sebebiyle yaşlı bireylerin yeterli cinsel sağlık hizmeti almaları engellenmektedir. Yaşlılık fiziksel, psikolojik ve toplumsal boyutuyla değerlendirilmesi gereken bir süreçtir ve yaşlılıkta görülen belirtiler bu yüzden her bireyde farklıdır.

YORUM YAP