Sevginar Sali

Siyasetin rengi...

Heyecan ve sürprizler; siyasetin rengi...
Dün Silivri Belediyesinin 2016 yılı faaliyet raporu mecliste oylamaya sunuldu; muhalefet ret oyu verdi, oyçokluğuyla geçti. Kısa bir süre önce Büyükçekmece Belediyesinde faaliyet raporu oylamasında Başkan Hasan Akgün'ün kesintisiz iki saat konuşma yapmasına ilişkin AK Partili muhaliflerin eleştiri ve sitemleri bölgesel medyaya yansımıştı. Bir yıllık çalışmayı anlat, sonra muhalefetin değerlendirmesini dinle ardından cevap hakkı derken, faaliyet meclislerinin süresi genelde çığırından çıkar.
Başkan Özcan Işıklar ve ekibi de faaliyet raporunu önceden meclis üyelerine dağıtarak dün de oylama öncesinde Silivri şarkısı eşliğinde bir slayt ile yaptıklarının özetini izlettirmeyi uygun bulmuşlar… Geçmiş tecrübeleri ile kıyaslandığında çok hafif bir sunum olduğu izlenimine ben de kapıldım doğrusu. Ama asıl sürprizi AK Parti İlçe Grup Sözcüsü Rıfat Kutlu yaptı ve de Başkan etkisini en güçlü hissetti anladığım kadarıyla… Referandum dolayısıyla gerilen ortamı Silivri'de hoşgörü ve karşılıklı saygı sınırlarında tutmak konusunda Işıklar kadar Kutlu'nun da gayreti var. Ancak Kutlu, dün muhalefet lideri olduğunu unutanlara ve etkisini küçümseyenlere yanlış yolda olduklarını gayet net hissettirdi. Başkan Işıklar, referandumda Hayır rüzgârının etkisinde, geçtiğimiz günler eline geçen Silivri'de belediye çalışmaları konusundaki kamuoyu anket sonuçlarının rehavetinde öyle anlaşılıyor ki hiç beklemediği bir muhalefet karşıtlığı ile yüzleşmek zorunda kaldı.
Sazlı sözlü faaliyet raporu sunumuna muhalefet sözcüsü “Bilseydik yanımıza mısır patlağı alırdık” ifadesiyle ilk salvoyu indirdi yerel iktidarın özgüvenine… Salazar'lı göndermeleri ile sıraladığı eleştiriler Işıklar'ı sendeletti, dinleyenlerin ilgisini epey cezbetti… “Eğlence kısmı siesta siesta, hizmet kısmı fiyasko” ifadeleri Işıklar'ın da diğer iktidar temsilcileri ve destekçilerin de canını yeterince sıkmıştır kanımca… Kutlu, finans üzerinden eleştirilerini sürdürdü, hizmetlerin günü kurtarmaya yönelik olduğunu iddia etti. Sürdürülebilirlik konusunda da “Bu iş böyle gitse gitse daha iki sene gider sonra biter” diyerek yerel seçimlere meseleyi dayandırarak noktayı koydu.
Işıklar diyor ya “Bir insana verilebilecek en iyi özellik kendisine dışarıdan bakabilmesidir” diye… Bu konudaki yeteneğinden kuşkulu olduğum için dünkü mecliste nasıl göründüğünü ifade etmek isterim; karşılaşma öncesi rakibini küçümseyen, üç beş yumruk yedikten sonra kendine gelip maçı kazanmasını bilen bir boksöre benziyordu…
Haçlı Seferler'den girdi, Rönesans'tan devam etti, endüstriyel devrimlerin tarihçesi ve dünya uygulamalarını anlattığı esnada tam bende film kopmak üzereyken Halim Uluşahin'e bağladı… Ve toparlayabilir mi, toparlayamaz mı arasında gelip giderken dinleyenler maçın seyrini döndüren vuruşu yaptı; “İnsanı insan yapan değerleri yaşatmak esas amacımız ve önceliğimiz” diyerek… Sarsılan özgüven yerine geldi “Mısırın yanına üç boyutlu gözlük vereceğim” dedi ve “Hizmetin sonu yok”tan girdi esas tesis etmek istediği ve kabul edelim ki başardığı toplumsal huzur ve barışa bağlandı. “İnsanların küçük şeylerden memnun, mutlu olmasını sağlamak başarıdır” dedi. Bunun Türkçesi bence; halinden memnun insanlar! Bu da yönetenlerin başarısıdır.
Siyasi paylaşım nedeniyle işten uzaklaştırdığı bir çalışan ile ilgili muhalefetin eleştirisine katılmaya çok istekliydim doğrusu… Neden bir kişinin işine bu nedenle son verilmiş yüzlercesi varken? Bu herhalde diğerleri kadar becerikli olamadı siyasi tercihini gizleme konusunda diye düşündüm açıkça… Şu bir gerçek ki Işıklar ve CHP'ye muhalif çok sayıda çalışan var belediyede. Işıklar'ın da olmaması ile ilgili bir gayreti yok zaten. Ama Başkan Bey'in izah ettiği üzere Kemal Kılıçdaroğlu hakkında ağıza alınmayacak hakaretleri sosyal medya hesabından paylaştıysa iş aktine son verilmesini ben eleştiremem. Işıklar'ın şu ilaveyi yapmış olmasını da önemsiyorum “Cumhurbaşkanı veya AK Parti veya başka bir siyasimiz hakkında bu denli ağza alınmayacak belediye çalışanı paylaşımı olursa onun da işine son vermezsem istifa etmeye hazırım”. Benim için yeterli…
Başkan Bey'in muhalefetin finans konusundaki eleştirilerine de son derece tatmin edici yanıtlar verdiğini söyleyebilirim…
Velhasıl Işıklar'ın öyle iki yıl sonra gitmeye falan niyeti olmadığını, aksine kalıcı olma yönündeki kararlılık ve bunun Silivri nazarındaki karşılığını muhalifleri iyi düşünsün… Işıklar kusursuz değil ama seçenekler arasında en iyisi olduğunu onu seven de sevmeyen de kabul etmek durumunda. Ondan sonra bu gerçeği değiştirme konusunda yaptıkları ve düşündükleri daha yerinde olacaktır.
Kutlu'nun şaşırtıcı faaliyet raporu çıkışını sevdim yalnız! Tam birileri bitti derken iddialı bir pozisyonla oyunu kurması hiç fena değil. Işıklar gibi bir rakibi öne geçmesi açısından şansızlığı… Ama deneyim ve tecrübesinden öğreneceği çok şey var…

YORUM YAP