Sevginar Sali

Seçim hazırlıkları...

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun bugünlerde bayramdan önce talep ettiği Başbakan Binali Yıldırım'dan randevusuna yanıt gelmesi durumunda görüşmeleri bekleniyor. Görüşmede Kılıçdaroğlu'nun, Yıldırım'a son dönemde çıkarılan kanun hükmünde kararnamelerle görevden alınanlara ilişkin partisine ulaşan mağduriyet şikayetleriyle ilgili dosya sunması bekleniyor.
***
BU ARADA; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın “At izi, it izine karıştı” değerlendirmesinin ardından Başbakan Binali Yıldırım'ın açıkladığı ve FETÖ ile mücadelede haksızlığa uğradığını iddia edenlerin ayrıştırılacağı kurul, Ankara'da Başbakanlık ve her ilde de valilik bünyesinde oluşturuldu. Başbakanlıkta oluşturulan Kurul, illerden gelen ve kendisine yapılan şikayetleri inceleyecek. İtirazda bulunan kişilerle ilgili hem istihbarat birimleri tarafından, hem de kendi kurumlarında tekrar inceleme yapılacak.
Başbakanlık Müsteşarı'nın gözetiminde, Güvenlik İşleri Genel Müdürlüğü koordinasyonunda çalışacak olan kurulda, tüm bakanlıklardan temsilciler bulunuyor. Kurban Bayramı öncesi açıklanan kurulun, Başbakanlık bünyesinde hemen oluşturulduğu, ancak bayram tatilinin sona ermesiyle daha yoğun şekilde çalışmaya başlayacağı öğrenildi. Başbakanlık'ta daha önce oluşturulan ve KHK'leri hazırlayan OHAL Koordinasyon Kurulu'nun yanında itirazları değerlendirmek üzere çalışacak. İllerde de aynı görevi, valiler başkanlığında oluşturulan 'kriz masası' yürütecek.
İllerde valilik bünyesinde oluşturulacak kurullar, kendilerine ulaştırılan itirazları, detaylı inceleme yapılmak üzere Ankara'ya gönderecek. Ancak valilikler, özerk yapılarından dolayı üniversiteler ve belediyelere ilişkin itirazları değerlendirmeyecek. Üniversitelerle ilgili itirazlar, yine buralarda oluşturulan komisyonlarda değerlendirilecek.
Başbakanlık bünyesinde oluşturulan kurul ise hem illerden gelen, hem de çeşitli kanallardan kendilerine doğrudan ulaşan itirazları inceleyecek. Haksızlığa uğradığını düşünenler, e-mail, faks veya yazılı dilekçe ile başvuruda bulunabileceği gibi, bu kurul, AK Parti Genel Merkezi'nde bulunan AKİM, Başbakanlık bünyesindeki BİMER gibi kanallara iletilen şikayetleri de incelemeye alacak.
Kurula itirazda bulunan kişilere ilişkin iddialar, detaylandırılarak tekrar incelenecek. Kişiyle ilgili bilgiler, bir yandan kurumlarına gönderilerek yeniden bir araştırma yapılması istenecek. Diğer yandan da istihbarat birimleri, kişiye ilişkin detay bilgilere ulaşarak iddiaların doğruluk derecesine bakacak. Özellikle banka kayıtlarına ilişkin itirazlarda kişinin hesap hareketleri tek tek incelenecek.
İtirazları haklı bulunan kişilerin geri dönüşleri de yine yeni bir KHK ile olacak. İtirazları incelenerek sonuca bağlananlardan haksız yere ihraç edildiği sonucuna varılanlar, çıkarılacak yeni bir KHK ile işlerine iade edilecekler.
***
CHP'DEKİ HAREKETLİLİĞE DÖNECEK OLURSAK; Kılıçadaroğlu, önümüzdeki hafta Cuma günü ise Kahramanmaraş'a geçerek partisinin il başkanları toplantısına katılacak.
Toplantının 2 gün süreceği ve 81 il başkanının da katılması bekleniyor. Programda ifade edilene göre, seçim hazırlıkları için düğmeye basılacak ve CHP'nin uzun süredir üzerinde çalıştığı ‘andık çevresi örgütlenme modeli' masaya yatırılacak.
Olası erken seçime yönelik hazırlıkların yapılacağı modele göre, CHP her sandık için en az 2 kişiden oluşan sandık sorumlularını şimdiden belirleyecek. Sandıklarda görevlendirilen parti üyeleri, seçimlere kadar geçecek sürede tüm örgütlenme çalışmalarından sorumlu olacak. Parti içi eğitime alınacak olan sorumlular, kendi sandığında oy kullanacak seçmenlere ilişkin çalışmalar yürütecek. Gerekirse ev ziyaretleri yapılarak yarın seçim olacakmış gibi seçmenle yüz yüze temas kurulacak. Ayrıca, seçim günü sandıklarda ‘müşahit' olarak görev almak isteyenler belirlenecek.
***
Bu ara sohbet ettiğim kimi CHP'li meclis üyelerinin laf arasında “Önümüzdeki dönem aday değilim” cümlesini sıkıştırmaya özen gösterdiği dikkatimi çekti. İkinci dönemi devam edenlerde durum üç aşağı beş yukarı böyleyken, birinci dönemin sonunda hedef büyütenler beni şaşırttı. Meclis üyeleri arasında bu hava hakimken ve ben bunu anlamlandırmaya çalışırken Başkan Özcan Işıklar da aynısını söylemez mi? “2018 veya 2019 neyse kurtuluyorsunuz benden işte”, “Bu görevimin geçici olduğunun farkında olmadığımı mı sanıyorsunuz”, “Bakalım benden sonra kiminle uğraşacaksınız” vesaire, vesaire…
Silivri kendisini yönetmeye talip yeni bir ‘Deli' bulmakta (‘Deli' diyorum çünkü bana göre akıllı insan işi değil belediye başkanlığı, hatta siyaset…) zorlanmaz… Her şeye rağmen birileri bulunur da önemli olan bunların doğru ve vicdanlı insanlar olması.
Şahsi fikrimi de söyleyeyim; Özcan Işıklar'ın, en azından üçüncü dönemi tamamlamadan, Silivri'yi yönetmekten vazgeçeceğine inanmıyorum. Ama Silivri'nin ona “Bizden vazgeçme” demesine, bu noktada olduğunu görmeye ihtiyacı var ya da ‘Ben koltuk sevdalısı değilim, halk beni istiyor' gibi çok eski, hatta klişe ama her daim inanmak isteyenler üzerinde işe yarayan yönteme başvuruyor. 2018 veya 2019, belki bu tarihlerden de daha erken yerel seçim tarihi fark etmez de tıpkı ülkemiz gibi Işıklar'ın da acilen normalleşmeye ihtiyacı var… Çok şey biriktirdi, hatta iki dönem için fazlasını… Yeni dönem için yer açması, verdiği sözlere odaklanması lazım. Kendisine eziyet etmesinin bize bir faydası yok, Silivri'ye hizmet ettiği noktasında buluşmalıyız, görüşmeliyiz, geleceğe dair umutlarımızı yenilemeliyiz…
Bugün erken yerel seçim olsa Özcan Işıklar'ın ‘ölüsü' bile bu yarıştan galip çıkar. Kaldı ki hayat belirtisi var; çok şükür. Sadece rakipsiz oluşu ve alternatiflerinin kendisinden daha az tercih edilir olmasına güvenmeyi, sırtını yaslamayı bırakmalı. Böyle devam ettiği taktirde siyasetini körelttiği gibi, Silivri'ye de zaman kaybettirir. Kendisine eziyetlerin en büyüklerini hak görür bilinen bir gerçek de Silivri gözünde çok kıymetli, ona kıyamaz. Ha bir de başarısızlığı kendisine yediremez : ))
İyi haftalar...

YORUM YAP