Sevginar Sali

Büyü De Gel Çocuk, Büyü De Gel Hadi O Yolları Yürü De Gel.


Türkiye kan ağlarken, dört bir yanımıza pusular kurulmuşken, yerelde sahnelenen, ‘çocuk oyunlarını’ yazmak çok yavan.
Genelin gidişatı ile ilgili kafa patlatan o kadar büyüğümüz varken, kendi sınırlarımızı koruyalım yine de… Hayat, ecel gelene kadar her şeye rağmen devam ediyor…
Allah, şehitlerimizi Cennetine kabul edecektir ondan şüphem yok, tek dileğim yaşamlarına devam eden yakınlarını yalnız bırakmasın, kayıplarının yeri tutmasa da acısını hafifletecek güzellikler, mutluluklar versin.

Kaldığımız yere dönelim: Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar, Büyükçavuşlu Mahallesi’nde basın toplantısı düzenledi. Gündem Çavuşlu’nun ihtiyaç ve yapılan hizmetleri olmalıydı ama söz döndü dolaştı Selimpaşa’da Metin Karakaş’ın iktidar talebine getirdiği “6 aylığına bize belediyeyi versinler uçuralım. Sonra utanırlar kendileri geri istemezler” versiyonuna dayandı.
Bazen düşünüyorum da kamuoyu için hizmetler mi, yoksa kim kime ne demiş mi daha önemli? Yapılanlar kadar yetiştirilen laflar da mühim korkarım ki. Sokak başlarında duran insanların, hiç “Belediye filanca yolu yapıyor” konusunu tartıştığını duymadım. Genelde, “Metin bir geçirmiş bir geçirmiş Özcan’a” şeklinde uzayıp, günün haberine göre görüş değiştiren tarzda söylemler insanların ilgisini çekiyor. Tabii yolda yürürken, ayağı takılınca, ya da arabasıyla giderken çukura girince hizmetlerin eksikliğini hissediyor, bu alana aklı jet hızıyla yöneliyordur. (Bu arada eksiklikler giderilirken, çalışma yapılmayacak alanların güzelleştirilmesi belki değil ama temizlenmesi hiç fena olmaz. Öncelik acil alanlardadır mutlaka da mevsim yaz olunca sokağa çıktığınızda daha hoş bir görüntü arıyor insan. Neyse…)
Işıklar, hazırlıklı çıktı; “Karakaş, gelsin 23 Nisan’da ancak bir süreliğine kendisine koltuğumu verebilirim” diye cevap verdi. Aldığım duyumlara göre Işıklar’ın, Karakaş’a yönelik bu teklifine epey üzülen çocuk olmuş, “Bu büyükler 23 Nisan’da bile bize yer vermeyecek” diye.
Karakaş, koltuğu Işıklar’dan istemekle pusulasının şaştığını gösteriyor zaten. O koltuk Işıklar’a emanet edildi bir süreliğine, orada oturacak kişiyi seçmen belirler. Seçimini de yaparken, 5 yıllık süreyi biliyordu. Karakaş, iktidarı ele geçirme planlarını 2014 Mart’ında yapılması beklenen yerel seçimler üzerinden halka odaklamalı. Işıklar’ın ona kendiliğinden koltuk falan vereceği yok, 23 Nisan’da bile ne yapar eder, Karakaş’ı oraya oturtmaz. Karakaş’ın da gidip oturacağı yok zaten teklif edilen koşullarda. Halk istemedikçe Karakaş değil hiç kimse o koltukta oturamaz.
Karakaş’ın sessizliğinden Işıklar’ın cevabına içerlemiş olabileceğini düşünüyorum, her ne kadar işi şakaya vurmaya çalışsa da. (Eleştiri tahammülü en yüksek siyasetçimiz kendisi. Bu açıdan takdiri hak ediyor.)
“Büyü de gel çocuk, büyü de gel. Hadi o yolları yürü de gel” in çağrışımı bana makul ve doğru geldi. Karakaş o dilinden düşürmediği koltuğu istiyorsa 4 yıl boyunca yürüyecek bir yolu ve sandıkta rüştünü ispat etmesi gereken bir sınavı var. Daha yaşayacak çok zamanımız var yeniden Silivri’yi kimin yönetmesine karar verene kadar. Metin Karakaş, hedefine ulaşmak için çok çalışıyor. Ama bazı şeyler kişinin istemesiyle, çalışmasıyla bitmiyor. Bu çalışmasının karşılığında istediği koltuğu alır mı bilinmez ama yaptığı her iyilik ile emeğinin karşılığını mutlaka görür. Şeklini şemalini kestiremesem de yaptığınız her güzelliğin size geri döndüğünü bilecek kadar hayat tecrübesine sahibim.

Siyasetin cilvesi yerelde söylenecek çok fazla şey yok, genel politika kasaba siyasetçilerine tam oturmuyormuş gibi geliyor. Ama gündemimizde genel seçim var. Dengelerin, kökleşmiş süreçlerin değişimini gerçekleştirme potansiyeli içeren bir genel seçim.
Ne kadar büyük bir dondurmanız olsa da güneşe çıktığında mutlaka erir. Yediniz yediniz yoksa su olup akar. Zamanlama ve koşullar çok önemli.

GÜNÜN SÖZÜ
“CHP’ye açılım değil, katılım gerek. Kara çarşafa rozet takmak değil mesele. Ben o bacımın ömür boyu en ucuzundan kara bir çarşafla yaşayıp, öldüğü gün de en ucuzundan beyaz bir patiskayla gömülmesinden yana değilim! Mesele laik-dindar meselesi değil, bal gibi dibine kadar fukaralık meselesi!”
CHP İl Başkanı Berhan Şimşek

YORUM YAP