İbrahim Çeşmecioğlu

Turna fırtınası

Zaman böyle insafsız işte..

Hulusi Üstün'ün söyleşisine gideli tam bir yıl olmuş. Zaten gidilesi de bir adam. Ne sağa ne sola yaranmaya ve yamanmaya çalışmayan, bütün derdi doğruya yaklaşma gayreti olan.. bir de insan kalmanın çok önemli olduğunu bas bas bağıran namuslu bir aydın.

Büyüsünü bozmamak için bahsetmeyeceğim ama Turna Fırtınası adlı kitabını hemen edinip okumaya başlayın derim. Eminim adını ajandanıza yazıp yeni kitaplarını bekler olacaksınız..

Aşağıda yazdıklarım ise geçen yıl söyleşisinden sonra düşündüklerimdir kıymetli okurlar:

“Desek ki o bir garip Çerkez

Eksik olur..

Bence tepeden tırnağa ses ve söz olmuş

Bir garip serkeş!

Ayırıp yalıtıp kendimi, uzaklaşıp içinde bulunduğum kalabalıktan, pür dikkat ve hayranlıkla dinlediğim bir derya adam Hulusi Üstün. Akan bir nehir gibi kesintisiz, ıpıslak, coşkulu..

İnsan, doğa, tarih etimoloji dağarından; kimi koyu, kimi halisinden koygun döküldü yatağından çıkıp taa en derinimize.. Hüzün, umut, coşku iç içe!

Şimdiye kadar tanımamış olmak kayıp mı yoksa pek çok ayıp mı desem bilemedim dinlerken.

Homeros'un ruhu gezindi sesinde, Cahit Irgat'ın şiiri.. Sait Faik'in “Yazmazsam deli olacağım” dediği onulmaz edebi yara göründü bendesinde!

Sen iyi olma kardeşim, iyi olma..

Hem zaten fazla şiirden ölmedi mi Edip Cansever! Sende öyle öl yarasına yandığım..

 

2020'YE..

Biz yetişkinler canevimizden,

çocuklarımız umutlarından vuruldu!

Bulanık, puslu ve kriminal bir yıl olarak hüzünlerimizin rafında dosyası hep açık kalacak.”

 

İSMAİL CEM'E

İnsan yokluğunu derinden hissettiğine zaman zaman varlığından yakınır. Aramızdan ayrılalı çok oldu ama sizin inceliğinizde aydınlar çok yetişmiyor sevgili İsmail Cem. Bizi layıkıyla anlayacağınızı bildiğimiz için içimizi size dökmek istiyoruz haliyle.

Artık hiç bir şey bıraktığınız gibi değil emin olun. Düşüncelerinde hastalandığını en iyi bilenlerdensiniz.! Gerçek bir aydın sorumluluğuyla yaygın düşünsel salgın ile yıllarca sizde mücadele ettiniz çünkü.

Bugünlerde de iki tür virüsle boğuşuyor insanımız: 1.Fikrimize musallat olanlar 2.Bedenimizi yiyip tüketenler olmak üzere.

Covit 19 ismini verdiğimiz bela birçok yurttaşımızı hayattan koparırken, diğer yandan biz kalanlar da kendisi gibi olmayan fikirleri boğazlamakla meşgulüz! Anlayacağınız sayın Cem sizden sonra büyük bir çılgınlık içerisinde fikri ve fiziki ölümleri normal saymaya başladık.!

Tarihi bir sınavdan geçiyoruz yani. Bıraktığınız saygı, sevgi ve uygarlık özlemlerini sürdürmek isteyenlerle, kollektif ölümleri kanıksayanlar arasında süren bir gerilim bu! Bilim fiziki varlığımızın teminatı olan aşıya ulaştı sayılır ancak fikri hastalığımız henüz aşılanmadı sevgili bakanım. Fikren ve ruhen sizin gibi zarif entellektüellerin düşünsel bağışıklığımızı güçlendirmesine çok ihtiyacımız olduğunu hissediyoruz. Dünya yüzünde Covit 19'a karşı en iyi aşılardan birini iki Türk bilim insanı buldu. Yaygın fikri salgına çareyi de toplumuz için yine bizim bulacağımızdan şüphe duymuyorum. Ama tarihin bu döneminde birbirimizi anlamadığımız, değerlerimize yabancılaştığımız çok belli değil mi, ne dersiniz?

Kime anlatalım ahvalimizi.. insan yokluğunu derinden hissettiğine zaman zaman varlığından yakınır efendim..

Bizde en başta dediğim üzere kıymetli şahsınıza içimizi dökmek ve aramızdan ayrılışınızın yıldönümünde sizi anmak istedik Sayın Cem.

Dünyadayken insancıllığınızdan büyüyen aydınlığınız yine sonsuza kadar zatınızla olsun, toprağınıza yıldızlar ağsın. Huzurla kalın…

YORUM YAP