Sevginar Sali

Siz iyiliğe bir adım atın o size koşarak gelsin : )

Medyanın okunurluğu ve takibini arttıran unsurdur sansasyonel haberler… O kadar olmasa bile entrikalar, kışkırtmalar mesleki hile olarak klişelerimiz arasında yerini almış. Dikkat ediyorum da ortalık sakinken üstte saydığım hususlarda yangına odunla giden sevgili meslektaşlarım, durumlar karışıklıkta seviye atlayınca süt liman pozisyonu alıyor.
İçten saldırıların parçaladığı, itibarsızlaştırmaya açık hedef haline getirdiği her yapı gibi biz de dış tehditler karşısında ne zamandır beceremediğimiz biraradalığı oluşturabildik… Birlikte olunca saldıranların cesareti de kırıldı demek ki…
“Bir insanın karakteri kaybederken belli olur” diye bir söz var… Bence kazanırken de nasıl davrandığı önemli. Daha doğrusu dengeden çıkan her durum insan için tehlikeleri de beraberinde getiriyor.
Risksiz bir hayat var mı?
Olabilir; iddiasız, büyük hedefsiz, küçük çapta yaşamayı tercih ederseniz çok da ütopik bir şey değil. Ama kanaat ve toplum önderliğine soyunan kimseler sinirlerini çelik ile kaplatmayı ihmal etmemeli…
Topluma hizmet etme iddiasındaki insanlara herkes ağzına geleni söyleyecek diye bir şey de yok da; sıradan kimselerin işittiğinden daha çok yorum ve değerlendirmeye tabi tutulacakları aşikar… Tartışılmak, konuşulmak, eleştirilmek istemiyorsanız evinizde oturacak büyük misyonların mimarlığına soyunmayacaksınız.
Övgüde de yergide de özellikle sosyal medyanın icadından sonra epey sınırları aştık milletçe… Bir silahın icadında mertlik bu kadar yara aldı, bir ikincisi de sosyal medya!
Enteresan bir şekilde birbirimize en ağır kelamları ettikten sonra yüz yüze bakabiliyoruz. Düğün ve cenazelerde bir araya geliyoruz… Düşman değiliz tabi ki olması gereken bir yerde bu ama niye ve neden bu kadar öfkelendiğimiz de yanıt bulunması gereken bir soru olarak ikili ilişki düzlemimizde duruyor…
Bir kişi birine karşı dünya iyisiyken bir başkasına karşı nasıl kötü olabiliyor!?
“Herkese hak ettiği gibi davranmak” deyip adına içinizden geçenleri yapabilirsiniz… Bunun bir yararı olduğunu asla düşünmüyorum… Size nasıl davranılmasını istiyorsanız başkalarına öyle davranın; her koşulda… Onlar iyiyken onlara karşı iyi olmak güzel bir mesele de… Onlar kötüyken kötü olmamak bence bir insanın gerçek değerini ortaya koyuyor… Tamam koşulları zorlamayacağım; size tokat atana gül uzatın demiyorum, diğer yanağınızı dönün de… Ama siz de ona tokat atarsanız ondan ne farkınız kalır? Eleştirdiğiniz veya beğenmediğiniz insana dönüşmenize müsaade etmeyin!
Kısa kesiyorum; gündemimizde yeterince sevimsiz gelişmeler var, dünyamızı iyileştirmek ve güzelleştirmek, yükümüzü az biraz hafifletmek için kendinizce yapabileceklerinize bir göz atın diliyorum…

YORUM YAP