Hüseyin Kuru

Konut fiyatları 1 yılda yüzde 145,5 arttı! İstanbul zirveye koşuyor..!

Habertürk Gazetesinde yayınlanan bir makale ye göre; Abdullah Yıldırım konuyla ilgili yazısına "Konut fiyatları aylık çift haneli rakamlarda artmaya devam ediyor. Mayıs ayında yüzde 12.4 yükselen konut fiyatlarının son bir yıllık artışı yüzde 145.5'e ulaştı" ifadelerini kullanarak başladı.
Aynı dönemdeki enflasyondan arındırılmasıyla bulunan reel konut fiyat artışının yüzde 41,1 ile rekor seviyelere ulaştığının altını çizen Yıldırım, "Mayıstan mayısa bir yılda 120 metrekarelik ortalama bir konutun Türkiye fiyatı 530 bin TL'den 1 milyon 433 bin TL'ye, İstanbul fiyatı 801 bin TL'den 2 milyon 354 bin TL'ye yükseldi" açıklamasında bulundu.
Habertürk Gazetesi köşe yazarı Abdurrahman Yıldırım, ev fiyatlarının çok arttığı ilin Antalya olduğunun altını çizerek, 1 senede yüzde 180'i gören yükselişte yabancıların etkisinin yüksek olduğunu belirtti. "Antalya'da haziranda satılan her üç konuttan birini (yüzde 31.5) yabancılar aldı" diyen Abdurrahman Yıldırım, senenin ilk yarısının toplamında ise satılan konutların yüzde 26'sının ya da her dört konuttan birinin yabancıya satıldığını” aktardı.
Konut fiyatlarında ikinci en yüksek artışın yüzde 165,4 ile megakent İstanbul'da gerçekleştiğini dile getiren Yıldırım, "İstanbul da konut satışlarının oran bakımından yabancıya en çok yapıldığı ikinci il. İstanbul'da haziran ayında satışların yüzde 14'ü veya 7 konuttan biri yabancılara gitti" şeklinde konuştu ve senenin ilk yarısında İstanbul'da 14.895 adet konutun yabancıya satıldığını, 6 ayın ortalama yabancıya konut satışının da yüzde 11 olduğunu” ifade etti.
"Oranın haziranda yüzde 14'e çıkması, yükselen fiyatlardan satışların giderek yabancıya yapıldığını, yerlilerin piyasadan çekilmekte olduğunu gösteriyor" açıklamasında bulunan Yıldırım, fiyat artışlarında yüzde 161 ile üçüncü sırada yer alan bölgenin Mersin-Adana olduğunu vurguladı.

Konut fiyatlarında son son durum ne?
"Fiyatlarda büyük hızlanmanın görüldüğü tarih Kasım.2021 ve sonrası.
Kasımda yüzde 9'a çıkan aylık konut fiyatları Şubat.2022'de yüzde 13.6'ya kadar yükseldi" ifadelerini kullanan Yıldırım, Kasım'dan Mayıs ayına kadar geçen 7 aylık dönemde ev fiyatlarındaki artışın yüzde 104,8'i bulduğunu ve ikiye katlandığını belirtti.
Eylül'de başlayan faiz indirimlerinin ardından, Ekim ayında ev fiyatları yüzde 5.7 yükseldi. "Sonrasında ise 7 ayda çift haneli artışlar sonucu yüzde 105 toplam artışa ulaşıldı. Her ay aritmetik ortalama yüzde 14 artış demek" diyen Yıldırım, konut fiyatlarının artışının tüketici enflasyonun yüzde 56 üzerinde olduğunu vurguladı.
İstanbul da 120 metrekarelik ortalama bile evin fiyatının 2 milyon 354 bin TL'ye yükseldiğine dikkat çeken Yıldırım, "Şu anda 5.500 lira olan asgari ücretin yüzde 50 fazlasını alan (8.250 lira) bir kişi ancak ömür boyu (24 yıl) çalışır ve tüm maaşını bu işe ayırırsa konutun fiyatını ödeyebilir" açıklamasında bulundu.
Yıldırım, megakent İstanbul'da bile evin ancak ortalama bir maaşın 24 yıl boyunca biriktirilmesiyle alınabildiğinin de altını çizdi.
***
Kurumsal gayrimenkulün artan stratejik önemi..
Geçtiğimiz günlerde basında bir rapor yayınlandı. Bu rapor KPMG'nin gayrimenkul sektöründe değişimi tetikleyen başlıca faktörlerin neler olduğunu derinlemesine incelediği rapor belli oldu.
KPMG'nin gayrimenkul piyasasında değişimi tetikleyen başlıca faktörlerin neler olduğunu derinlemesine incelediği “Kurumsal Gayrimenkulün Artan Stratejik Önemi” raporundaki verilere göre dijitalleşme, net sıfır yarışı ve geleceğin çalışma düzeni konuları sektördeki dönüşümün temel sebepleri arasında bulunuyor.
Yeni bir dijital çağın meydana geldiği günümüzde gayrimenkul sektörü de önemli bir dönüşüm sürecinden geçiyor.
Gayrimenkul sektörü artık daha sürdürülebilir, insan merkezli ve çevik bir sektör halini alıyor. Sektördeki bu dönüşüm bir tercih olmaktan çok bir zorunluluk oldu. Bu sebeple kurumsal stratejiler de yeniden belirleniyor, iş süreçleri ve operasyonlar bu stratejilere göre yeniden tasarlanıyor.
Net sıfır karbondioksit emisyonu hedeflerine ulaşmak için karbon ayak izlerini azaltmak ve daha sürdürülebilir olmak için çalışıyorlar.
Şirketler, pandeminin bir sonucu olarak dijitalleşmenin hızlı temposuna yanıt veriyor. Yeni iş gücü eğilimlerini yakından takip ederek yeni çalışma yöntemleri uyguluyorlar ve gelecekteki işlere şimdiden yanıt veriyorlar.
KPMG'nin “Kurumsal Gayrimenkulün Artan Stratejik Önemi” başlıklı raporu gayrimenkul sektöründe bu değişime neden olan başlıca faktörlerin neler olduğunu derinlemesine araştırıyor.
Ayrıca rapor, önde gelen kuruluşların bu yeni gerçekliğe nasıl yanıt verdiklerine yönelik bilgiler de sağlıyor. Kurumsal gayrimenkul sektöründeki yöneticilerle yapılan yüz yüze görüşmelerden elde edilen içgörüler ve görüşler, bu stratejik dönüşümün tablosunu ortaya çıkarıyor. Böylece sektörde oyunun kurallarını değiştiren üç ana faktör bulunuyor. İşte o faktörler...
Dijitalleşme daha da önem kazanıyor
Şirketler senelerdir dijitalleşmek için çabalıyor. Pandemi bu yöndeki çalışmaları daha da acil hale getirdi. Görüşme yapılan tüm yöneticiler raporda, yeni dijital ürünler geliştirdiklerini ya da mevcut süreçlerini dijitalleştirdiklerini söylüyor. Bazı kuruluşların dijital dönüşüm yolculuğunun ortasında olduğunu gösteren rapor, bir kısım kuruluşun ise dijital ve yeni teknolojilerden faydalanma konusunda zaten oldukça ileri düzeyde olduklarını ortaya çıkarıyor.
Net sıfır yarışı kritik gündem maddesi
Sürdürülebilirlik, dünya çapındaki şirketler için en önemli öncelik halini aldı. Raporda görüşülen kurumsal gayrimenkul yöneticilerinin yüzde 93'ü çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) faktörlerinin, sürdürülebilirliğin ve net sıfır emisyon yarışının artık kuruluşları için kritik gündem maddeleri olduğunu söylüyor. Yöneticiler bu alandaki ilerlemeyi büyümelerini sağlayacak bir yol olarak görüyor. Bu nedenle çevre üzerinde daha az etkiyle daha temiz ve daha sürdürülebilir hale gelerek şirketlerinin değer zincirlerindeki karbon ayak izini azaltmak istiyorlar. Katılımcıların birçoğu, gayrimenkullerini ve araba filolarını karbondan arındırmalarının önemli öncelikleri arasında olduğunu aktarıyor.
Geleceğin çalışma düzeni tasarlanıyor
İnsanların “çalışma” şekli de günümüzde dönüşüyor. Robotik ve yapay zekâ (AI) gibi gelişmiş otomasyon teknolojileri işleri, işin doğasını ve yetenek gereksinimlerini değiştiriyor.
Pandeminin tetiklediği hızlandırılmış dijitalleşme süreci, insanların her yerden çalışmasına olanak vererek daha fazla çalışma esnekliğine yol açtı.
Bu değişimin kurumsal stratejinin neredeyse her yönü üzerinde geniş etkileri oluyor.
KPMG'nin raporunda yöneticiler, geleceğin çalışma düzeninin şirketlerinin yetenek ihtiyaçlarını ve stratejilerini yeniden tanımladığını ve şekillendirdiğini söylüyor ve buna göre yeni kurumsal stratejilerini uyarlıyorlar.
Görüşülen kişilerin çoğu markanın, sürdürülebilirliğin ve çekici bir iş yerinin yetenek stratejileri üzerindeki etkisinden bahsederek yeni iş modellerinin yatırım kararlarını etkilediğini belirtiyor.
İyi haftalar..

YORUM YAP