Hissetmeye izin ver

Hissetmeye izin ver

19.12.2025 16:04:00

Herkes iyi hissetmek istiyor.

Hatta çoğu zaman iyi hissetmek bir zorunluluk gibi sunuluyor.
Mutlu ol, güçlü ol, pozitif kal…
Hal böyle olunca, kötü hissediyorsan bir şeyleri yanlış yaptığını sanıyorsun.

Oysa insan olmak, her duyguyu hakkıyla yaşayabilmektir.
Hayat tek bir renkten ibaret değildir.
Hakikat de yalnızca hoş duyguların içinde bulunmaz.

Kötü hissettiğimizde refleksimiz bellidir.
Üzerini örtmek, kaçmak, hızla geçmek, dikkati başka bir yere çekmek…
Ama bastırılan duygu kaybolmaz, sadece yer değiştirir.

Duygular, iç dünyamızın dilidir.
Korku güven ihtiyacını,
öfke ihlal edilen bir sınırı,
hüzün ise bırakılması gereken bir bağı fısıldar.
Dinlenilmeyen duygu da susmaz.

Bugün bedenler bu yüzden yorgun,
zihinler bu yüzden kalabalık ve
duygular bu yüzden karmakarışık.

Bugün çoğu insan duygularına izin vermediği için, ne hissettiğini bile tanımlamakta zorlanıyor.
Belli başlı bir kaç duyguya sıkıştırıyor ne hissettiğini. Öfke diyor geçiyor.
Oysa her duygu biriciktir ve öğretisi kişiye özeldir.

Görülmesine izin verilmeyen,
hissedilmeyen her duygu
bedende bir yük olarak taşınır. Hatta ilerledikçe hasta eder insanı.

Duyguyu dönüştüren şey onu susturmak değil, ona alan açmaktır.
Ağlamak geliyorsa ağlamak,
durmak geliyorsa durmak gerekir.
Çünkü duygu, yaşandığında akar;
dirençle karşılaştığında düğümlenir.

Denge, yalnızca iyi hissettiğimiz anlarda kurulmaz.
Denge, zor olanı da taşıyabildiğimiz yerde oluşur.
Genişlemek, neşeyi çoğaltmak değil,
tüm duygulara alan açabilmektir.

Duygu bir misafir gibidir.
Kapıyı çalar, içeri girer, bir şey bırakır ve gider.
Ama kapıyı açmazsan, gitmez.
Gürültü yapmaya devam eder.

Şifa seanslarından sonra neden bu kadar iyi hissederiz?
Ya da ağladıktan sonra neden derin bir rahatlama gelir?

Çünkü orada “iyi hissetmek zorunda” değiliz.
Orada hissetmeye izin vardır.
Kötü hissetmeye, ağlamaya, dağılmaya, susmaya izin vardır.

Günlük hayatta hep toparlanmamız beklenir.
Güçlü durmamız, devam etmemiz…
Ama şifa alanında kimseden güçlü olması istenmez.
Sadece dürüst olması istenir.

O zaman anlıyoruz ki şifa, güzel duygular üretmek değildir.
Şifa, bastırdıklarımızın görünmesine izin vermektir.
Çünkü hissedilmeyen hiçbir şey çözülmez.

İnsan en çok, kendine izin verdiğinde iyileşir.
Kendinle savaşmayı bırakıp,
kendine alan açtığında…
Belki de şifa tam olarak budur.

Niyet:
Duygularımın mesajını anlamaya,
onları yaşamak için kendime izin vermeye niyet ediyorum.

YORUM YAP