Empati israfı ve umut gemileri

Dünyanın bir köşesinde lüks içinde yaşayan ve ihtiyacından fazlasını ‘israf' edenler, diğer köşesindeyse bombaların gölgesinde açlıkla sınanan, umut gemilerinin gelmesi içi dua eden Filistin halkı. Bu tablo küresel eşitsizliğin ve adaletsizliğin en acı ve en çıplak göstergesi.
Peki, bu dünyada en acı ‘israf' nedir?
İsraf edip çöpe attığımız gıda mı yoksa empati israfı mı?
ASIL İSRAF: EMPATİNİN KAYBI
Bana soracak olursanız; empati israfı, israf edilip çöpe atılan gıdadan çok daha tehlikeli. Nitekim empati, insan topluluklarını bir arada tutan, adaleti sağlayan ve çatışmaları önleyen manevi çimentodur. Keza, empatisini kaybeden bir toplum, sadece adalet duygusunu değil, insanlığını da yitirir.
UMUT GEMİLERİ
Tam da bu noktada, İsrail tarafından yıllardır zulme uğrayan, yaşama hakkı elinden alınan ve son yıllarda da soykırım boyutuna ulaşan Filistin halkının yanında olarak onlara ‘umut' olmak adına dünyanın çeşitli ülkelerinden yüzlerce gönüllü, gemilerle İsrail ablukasını delmek için yola çıktılar. Zorlu hava koşullarında günlerce yol katettikten sonra ulaşmak istedikleri abluka hattına ulaştılar. Devletlerin yapamadığını/yapmak istemediğini yaptılar. Geçilemez diye korkulan İsrail'in denizdeki ablukasını da delmeyi başardılar. Gemilerdeki yardım malzemeleriyse ne yazık ki Filistin halkına ulaşamadı. Yardım malzemelerine İsrail tarafından el konuldu. Tüm gönüllüler İsrail askerleri tarafından tutuklandı. Tutuklananların büyük bir kısmı sınır dışı edildi. Sınır dışı edilmek istemeyenlerse İsrail hapishanelerinde tutsak edilmeye devam ediliyor.
Aslına bakarsanız bu umut gemilerinin yardım malzemeleri dışında taşıdığı başka bir şey daha vardı. O da ‘iflas etmeyen vicdanları, empati sahibi yürekleri' taşıdılar. Bu cesur yürekler, dünyanın sessizliğine karşı atılan en gür vicdan çığlığı oldu. Başta Filistin halkı olmak üzere tüm insanlığa da ‘umut ışığı' yaktılar. Gemilerin insanlığa yaktığı bu ışıkla birlikte, İsrail'in yaptığı soykırıma karşı dünyadaki vicdan sahibi insanlar sessizliğini bozmaya başladı. Bu empati sahibi insanlar dünyanın çoğu ülkesinde Filistin halkının sesi olarak Filistin halkı ve tüm insanlık için seslerini yükseltmeye başladılar. Bu açıdan da, empati duygusunun israf edilmemesinin önemini bizlere yeniden hatırlatmış oldular.
Umut gemileri umut ışığı olmasının dışında; dünya üzerindeki en büyük iki ahlaki çelişkinin; israfın ve adaletsizliğin, suyun yüzeyine çıkmış sembolleri de olmayı başardılar. Uluslararası dayanışmanın ve evrensel insanlık onurunun ne kadar değerli ve vazgeçilmez olduğunu tüm dünyaya hatırlatmış oldular.